Mersin'e şehit ateşi düştü
Hakkari’de Yüksekova'da 23 Ekim'de PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada ağır yaralanan, tedavi gördüğü hastanede kurtarılmayarak şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Mustafa Korkmaz'ın Mersin'deki babaevine ateş düştü.
Hakkari'nin Yüksekova ilçesi Dağlıca bölgesinde 23 Ekim'de PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada ağır yaralanan Piyade Sözleşmeli Er Mustafa Korkmaz, Ankara GATA Hastanesi'nde tedaviye alındı. Korkmaz, burada yapılan tüm mühaleye rağmen dün gece kurtarılamayarak şehit oldu.
Şehidin Mersin'in merkez Akdeniz ilçesindeki babaevine acı haber, askeri yetkililer tarafından ulaştırıldı. Korkmaz'ın şehadet haberini alan ailesi gözyaşlarına boğuldu. Eve Türk bayrağı asılırken, şehit ailesinin yakınları taziye için eve akın etti. Akdeniz Kaymakamı Muhittin Pamuk da aileyi ziyaret ederek başsağlığı dileklerinde bulundu.
GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
Haber-Kamera: Mustafa ERCAN/MERSİN, (DHA)-
====================
Prof. Dr. Hasan Sözbilir: İzmir'de doğrudan kent merkezinden geçen 17 fay var
Birinci derecede deprem bölgesindeki İzmir'de 17 aktif fay bulunuyor. Deprem üretme potansiyeline sahip olan bu faylar, kent merkezinden geçiyor. Tüm bu riskleri göz önünde bulunduran Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma Merkezi Müdürlüğü (DAUM), olası deprem tehlikesine karşı 10 farklı senaryo üzerinden deprem master planı hazırlamak için çalışma başlattı. Yapılacak çalışmalarla, 6 ve 7.2 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip olan fayların oluşturacağı zararların en aza indirilmesi hedefleniyor. DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, herkesin olası İstanbul depremini konuştuğunu ancak İzmir'deki 17 fayın geçmişlerinin çok az bilindiğini belirterek, çalışmaların hızlı bir şekilde başlaması gerektiğini söyledi.
Çok sayıda aktif fayın bulunduğu, birinci derecede deprem bölgesinde yer alan İzmir'de deprem risklinin yüksek olduğu kentlerden. İzmir'de bazıları 6 ile 7.2 büyüklüğünde deprem üretme potansiyele sahip 17 aktif fay bulunuyor. DEÜ DAUM, olası deprem tehlikesine karşı 10 farklı senaryo üzerinden deprem master planı hazırlamak için çalışma başlattı. DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir'de gelecekte deprem üretmesi beklenen 17 fayın, 10 farklı bölgede yer aldığını, fayların bulunduğu kimi havzaların belli yerlerinde çürük zeminlerin bulunduğunu aktardı. Fayların haritalandırılması ve imar haritalarına işlenmesi için bir çalışma başlatacaklarını ifade eden Prof. Dr. Sözbilir, "Bu faylar 10 bölge içerisindeki farklı yerlerde bulunduğundan hepsi için tek tek deprem senaryosu oluşturacağız. Deprem senaryoları oluşturmadan önce İzmir'de yapı stoğunun ortaya çıkarılması gerekiyor. 20 yıl içerisinde çok ciddi bilimsel gelişmeler yaşandı. O bilimsel gelişmeleri master planına yansıtmak ve o planı il ölçeğinde yapabilmek için böyle bir çalışma başlattık" dedi. Prof. Dr. Sözbilir, "Örneğin Tire fayı deprem ürettiğinde burada nasıl bir yıkıma neden olacak, onu önceden bilmek, buna göre afeti yönetmek için gerekli çalışmaları yapacağız" diye konuştu.
'İZMİR İSTANBUL'A GÖRE BİRAZ DAHA TEHLİKELİ'
Bilim insanlarının olası İstanbul depremi üzerinde yoğunlaştığını ancak İzmir'in İstanbul'a göre biraz daha tehlikeli sayılabileceğini anlatan Prof. Dr. Sözbilir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İstanbul'un içerisinden diri bir fay geçmiyor. Orada Marmara Denizi'nde Kuzey Anadolu fayından dolayı bir deprem oluşursa İstanbul'un nasıl etkileneceği değerlendiriliyor. Ama İzmir'de doğrudan kent merkezinden geçen 17 fay var. Bunların geçmişlerini çok çok az biliyoruz. Yaptığımız çalışmalarla öncelikle bu fayları tanımaya çalışıyoruz. Bu fayları tanımak için hendek tabanlı paleosismoloji çalışmaları, haritalandırma çalışmaları gibi çok sayıda çalışma yapılıyor. İzmir'de yaklaşık 330 yıldır yıkıcı deprem olmuyor. Son deprem 1688 yılında üretildi ve ciddi anlamda can ve mal kaybı yaşandı. Ancak o zamandan beri deprem olmadığı için İzmir'de deprem riski çok daha fazla. Çünkü 17 fay var ve bunların hangisinin ne zaman deprem üreteceğini bilmiyoruz. Bunları belli tahminler yaparak, belli çalışmalar yaparak anlayabiliriz."
'ÇALIŞMALAR HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR'
İzmir'de yıkım derecesi yüksek olabilecek faylar bulunduğunu, fayların üzerinde yerleşimlerin olduğunu, yapı stoğunun bilinmediğini aktaran Prof. Dr. Sözbilir, şöyle dedi:
"7.2 büyüklüğüne varan deprem demek şiddeti 10'a ulaşan deprem demektir. İzmir'de yıkım derecesi yüksek olabilecek faylar var. Bu faylar kentlerin içerisinden geçiyor. Örneğin Seferihisar fayı 7 büyüklüğünde bir deprem üretme potansiyeline yakın. Bu fay ilçenin içerisinden geçiyor. İzmir fayı Güzelbahçe'den başlıyor, Narlıdere, Balçova, Konak, Pınarbaşı, Altındağ'dan devam ediyor. Bu fayın üstünde yerleşimler var. Fakat bu yerleşimlerin yapı stoğu konusunda çok az fikrimiz var. Fay zonu üzerinde kalan yapı stoğumuz nedir? Fay zonu üzerinde hastane, okul var mı? Yoğun nüfuslu yerleri var mı? Bir an önce böyle yerlerin deprem master planı kapsamında performans analizlerinin yapılması gerekiyor. Bu binaların depreme dayanıklı olup olmadığı araştırılmalı. Bu fayları tanımlamamız ve geçmişlerini öğrenmemiz gerekiyor. Ona göre de gelecekle ilgili kısa ve uzun vadeli ne yapılması gerektiğini ortaya koymamız şart."
PROTOKOL İMZALANMASI GEREKİYOR
Deprem master planının hazırlanması için İzmir Valiliği ile DEÜ arasında protokol imzalanması gerekiyor. Protokolün imzalanması halinde yapılacak çalışmalarla, 6 ve 7.2 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip olan fayların oluşturacağı zararların en aza indirilmesi hedefleniyor. Yürütülecek çalışmalara İzmir Büyükşehir Belediyesi, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları da destek verecek. Yaklaşık 100'e yakın bilim insanı ile 3 yıl sürecek çalışmalarda, kentteki riskli yapılar yeniden belirlenecek.
Görüntü Dökümü
------------
-İzmir'den görüntü
-Konak Meydanı ve Kordon'dan görüntü
-DAUM Müdürü Hasan Sözbilir ile röp.
-Anonslar
-Genel ve detay görüntü
Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Mücahit BEKTAŞ-Tekin GÜRBULAK/ İZMİR, (DHA)
========================
2 bin lira değerindeki paletleri çalıp, 'Evde yakacaktık' dediler
Konya'da, fabrikanın dışında bulunan, 2 bin lira değerindeki tahta paletlerden yaklaşık 100'ünü çalan 4 kişi, gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 4 kişi, çıkarıldığı mahkemede tutuklandı. Hırsızların, ifadelerinde, paletleri atıl olduğunu düşünüp, evde yakmak için aldıklarını söylediği öğrenildi.
Olay, merkez Karatay ilçesinde bulunan Büsan Sanayi Sitesi'nde meydana geldi. Fabrikanın yanına gelen 4 kişi, 2 bin lira değerindeki tahta paletlerden yaklaşık 100'ünü hızlıca araçlarına koyup, kaçtı. İş yeri çalışanlarının ihbarı üzerine bölgeye Asayiş Şubesi'ne bağlı Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri sevk edildi. Sanayi sitesini çeviren ekipler, kovalamaca sonucu 4 kişiyi de yakalayarak, gözaltına aldı. Hırsızlık anları ise fabrikanın güvenlik kameralarınca saniye saniye kaydedildi.
2'Sİ KARDEŞ, DİĞER 2'Sİ KARI KOCAYMIŞ
Ferhat Özgün (20) ve ağabeyi Poyraz Özgün (22) ile Muhammed Taştan (26) ve eşi Hasgül Taştan (29), sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. Hırsızların, ifadelerinde, paletleri atıl olduğunu düşünüp, kışın evde yakmak için aldıklarını söylediği öğrenildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 4 kişi, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Görüntü Dökümü
------------
- Şüphelilerin adliyeden çıkartılması
- Hırsızlık anlarını gösteren güvenlik kamera görüntüleri
Haber-Kamera: Tolga YANIK KONYA-DHA
============================
'Rapunzel Pelin' Dünya Çocuk Rekorları Kitabı'na girdi (TEKRAR)
İzmir'de yaşayan Pelin Özdemir (12), 152 santimetre uzunluğundaki saçıyla görenleri şaşırtıyor. Saçı ve boyu arasında 5 santimetre olan Özdemir, Dünya Çocuk Rekorları Kitabı'na 'en uzun saçlı kız' olarak girdi. Saçlarını görenlerin kendisiyle fotoğraf çektirmek istediğini söyleyen Özdemir, kestirmeyi düşünmediğini belirtti.
Karabağlar ilçesine bağlı Cennetoğlu Mahallesi'nde oturan, ev kadını Selma ile memur Ferhat Özdemir'in tek çocukları Pelin Özdemir, 152 santimetre uzunluğundaki saçları ile görenleri şaşırtıyor. Öğretmenler ve Şeker Mevhibe Ortaokulu'nda 6'ncı sınıf öğrencisi olan Pelin Özdemir, saçları dolayısıyla çevresindekiler tarafından masal kahramanı 'Rapunzel'e benzetiliyor. Özdemir, başvurduğu Dünya Çocuk Rekorları Kitabı'na 'en uzun saçlı kız' olarak girdi.
'BOYUMLA SAÇIM ARASINDA 5 SANTİM VAR'
Küçükken saçlarının daha sarı ve lüle lüle olduğunu, ailesinin kesmediğini, yıllar içinde uzayınca kestirmeye kıyamadıklarını anlatan Pelin Özdemir, "Saçlarım bu şekilde uzayınca ben de kesmeye kıyamadım. Böyle kaldı, uzadı. Saçlarımın bakımını genelde annem yapıyor; ama öyle çok özel bakım yapmıyoruz. Özel ürünler kullanmıyoruz" dedi.
Alıştığı için saçlarını yıkarken ve tararken zorlanmadığını belirten Özdemir, "Saçlarımın ağırlığını öğretmenim ölçü, 800 grama yakın olduğunu söyledi. Uzunluğu 152 santimetre. Boyumla saçım arasında 5 santimetre var. Benim de boyum 157 santimetre" diye konuştu.
Kardeşinin olmadığını dile getiren Özdemir, "Saçlarım, benim kardeşim gibi oldu. Tek çocuğum ama sanki ikizim var gibi hissediyorum. Sonuçta küçüklükten beri saçım benimle. Çok şaşıranlar oluyor, gelip fotoğraf çektirmek isteyenler oluyor. Kötü tepki aldığım pek olmuyor" dedi.
Saçlarına makas değmediğini söyleyen Pelin Özdemir, bundan sonra da kestirmeyi düşünmediğini kaydetti.
Görüntü Dökümü
------------
- Pelin Özdemir'den görüntü
- Pelin Özdemir'in saçlarından görüntü
- Pelin Özdemir ile röp.
- Anons
- Genel ve detay görüntü
Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR, (DHA)
====================