HABER

DHA YURT BÜLTENİ-8

1)TIR'LA ÇARPIŞAN MİNİBÜSTEKİ ASKER VE KORUCULAR YARALANDI MANİSA'nın Kırkağaç ilçesinde, çarşı iznine çıkan uzman erbaş ve korucuları taşıyan minibüs ile bir TIR kavşakta çarpıştı.

1)TIR'LA ÇARPIŞAN MİNİBÜSTEKİ ASKER VE KORUCULAR YARALANDI

MANİSA'nın Kırkağaç ilçesinde, çarşı iznine çıkan uzman erbaş ve korucuları taşıyan minibüs ile bir TIR kavşakta çarpıştı. Saat 12.00 sıralarında meydana gelen kazada, uzman erbaş ve eğitim verilen korucular yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla hastanelere taşındı.

Erdinç ALKAN / KIRKAĞAÇ (Manisa), (DHA)

====================================================

Başbakan Binali Yıldırım'dan İzmir'de köy ziyareti (EK)
2)ÇOCUKLARININ YAPTIRDIĞI OKULU AÇTI

Başbakan Binali Yıldırım, Menderes'in Küner Köyü'ne yaptığı ziyaretten sonra Karabağlar Selvili Mahallesi'ne geçti. Çocukları Bahar Büşra Köklübay, Erkam Yıldırım ve Bülent Yıldırım'ın bağışlarıyla yapılan Havva Yıldırım Ana Okulu ile 32 derslikli Bahar Yıldırım İlkokulu'nun açılış törenine katıldı. Eşi Semiha Yıldırım'ın da hazır bulunduğu açılış törenine ayrıca milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Orman ve Su İşleri bakanı Veysel Eroğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan da katıldı. Törende İzmir Valisi Erol Ayyıldız'ın ardından Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz konuştu. Bakan Yılmaz, "İzmir'de en çok ihtiyaç duyulan alanda bu okul açıldı. Bu okul Yıldırım Ailesinin eğitime kazandırdığı ilk okul da değildir. Ancak bu okulu tacın incisi konumundadır. Okulumuz cuma günü öğrencileriyle buluştu" dedi.
BAŞBAKAN KÜRSÜYE ÇIKTI
Daha sonra Başbakan Binali Yıldırım, açılış törenine katılan kalabalığın "Her yer Binali her yer Yıldırım" sloganı arasında kürsüye çıktı. Başbakan Binali Yıldırım, "Benim için, ailem için çok anlamlı gurur verici bir gün. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın arifesinde Türkiye Cumhuriyeti'nin İzmir'den çıkan bir milletvekili, son başbakanı olarak size hitap ederken pek çok heyecanı birlikte yaşıyorum. Rahmetli anamın ve Allah uzun ömürler versin, sevgili kayınvalidemin adlarını taşıyan okulları güzel ilçemiz İzmir'in en vefakar ilçelerinden birisi Karabağlar'da okuyan yavrularımıza armağan ediyoruz. Benim anam Bahar Yıldırım'ı ömrünün baharında kaybettiğimde kendisi henüz 38 yaşındaydı. Kaybettiğimiz bütün annelerle birlikte sevgili annemin de ruhu şad olsun, mekanı cennet olsun. Okulun tabelasında Bahar Yıldırım yazdığını görünce güzel annemin şevkatli kollarıyla bana sarıldığını hissettim. Beni ve kardeşlerimizi ömrünün baharında öksüz bıraktığında bizim çok ama çok okumazı isterdi. Biliyorum ki şu anda onun ruhu bizi görüyor ve bu manzaradan mutlu oluyor. Analarımız için ne yapsak azdır. Eğer bu gün anam hayatta olsaydı, sırtımda hacca bile götürürdüm. Kayınvalidem Havva anam da bana anamın yokluğunu hiç hissettirmedi. Ailemize kol kanat geren bir hanımefendi. Sağlık nedenleriyle aramızda değil, kendisinin de ellerinden öpüyorum" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, konuymasını şöyle sürdürdü:
"Erzincan'ın Refahiye ilçesinden Topal Dursun'un evladı olarak Bahar Hanımın evladı olarak doğan Binali Yıldırım, şu anda Türkiye Cumhuriyeti başbakanı olarak sizlerle beraberse, bunu ülkemize, güçlü cumhuriyetimize ve aziz milletimize borçluyuz. Kimsesizlerin kimsesi olan cumhuriyetimiz, çocukluk çağında yetim kalan bu kardeşinize, ülkesine hizmet etme imkanı verecek ve ona imkanlar hazırlayacak büyük bir yönetim şeklidir. Bugün bütün yavrularımız da köylerde, şehirlerde ülkemizin teminatı, yarınlarımızın umududur. Bütün yavrularımızın Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramını tebrik ediyorum."

"23 NİSAN TÜRKİYE'NİN İLK RESMİ BAYRAMIDIR"

Konuşmasına "23 Nisan Türkiye'nin ilk resmi bayramıdır" diyerek devam eden Başbakan Binali Yıldırım, "Bizler bu günlerde çocuklarımıza, kendilerine emanet edilen değerleri emanetin önemini ve büyüklüğünü daha çok anlatacağız. Özellikle ülkemize, devletimize, bayrağımıza yönelik bölücü, yıkıcı faaliyetler karşısında daha fazla ülkemize sahip çıkacağız. Egemenliğimizi gözümüzün nuru gibi koruyacağız. Ay yıldızlı bayrak altında yaşayan her bir vatan evladı bilsin ki, ne Kurtuluş Savaşı, ne 15 Temmuz alçak FETÖ kalkışması ne bu vatanı bölmek isteyen hainlerin girişimleri ne de şehitlerimizin kahramanlıkları asla unutulmayacak, unutturulmayacaktır. Bunun için de birbirimize daha çok kenetleneceğiz, birbirimizi daha çok seveceğiz. Ülkemizin düşmanları bellidir. Düşmanları bayrağımıza karşı çıkanlardır. Düşmanlar 780 bin metrekare vatan toprağında ayrımcılık yapamaya kalkanlardır. Kardeşi kardeşe kırdırmak isteyenlerdir. İç ve dış mihraklara, kardeşliğimizi çekemeyenler ne yaparsa yapsın Afirin'de yaptığımız gibi, El Bab'ta yaptığımız gibi, Gabar'da yaptığımız gibi, Bestler Dereler'de yaptığımız gibi, Kandil'de yaptığımız tepelerine çökeriz, derslerini de veririz, bu bayrağı indirtmeyiz, bu ezanı dindirtmeyiz" dedi.

TEKNOLOJİ UYARISI

Konuşmasında teknolojinin esiri olmamak gerektiğini vurgulayan Başbakan Binali Yıldırım, "Birinci Dünya Savaşı'nda, İstiklal Savaşı'nda 7 düvelle mücadele eden bu millet, teknoloji esiri olmamalı. Teknoloji eğitimde, bilimde hayatın her yerinde olmalı ama anamızın babamızın hatırını da, sosyal medyadan sormanın bizim hasletlerimize yakışmadığını söylüyorum. Bayram tebrikleri bile toplu mesajlarla yapılıyor. Neredeyle iletişim kurmak yok oluyor. Kendimizi bu esaretten kurtarmalıyız. Hatta geçen gün bir şeye şahit oldum. Bakıyorum birisi düğün davetiyesinin fotoğrafını çekmiş, arkadaşına göndermiş. Arkadaşını düğüne davet ediyor. Arkadaşı da geri kalır mı muzip, tutmuş bir çeyrek altının fotoğrafını çekip ona göndermiş. Hayırlı olsun diye kutlama yapıyor. Ne hale geldik. Eğitim odaklı teknolojiyi geliştirmeye yönelik sonuna kadar kullanalım ama insanlığımızı, ruhumuzu, sevgimizi birbirimize göstermekte de cimri olmayalım. Bu okulda teknolojinin geliştirdiği her türlü imkan var. Hiçbir fedakarlıktan kaçınılmadı" diye konuştu.
24 Haziran seçimleri için de vatandaşlardan destek isteyen ve değişime hazır olup olmadıklarını soran Başbakan Binali Yıldırım, "Yeni bir destan yazacak mısınız" diye de sordu. Başbakan Binali Yıldırım ayrıca, "Başbakanlık görevim son ediyor ama İzmir'e sorumluluğum devam ediyor. İzmir için daha çok çalışmaya daha çok hizmet etmeye devam edeceğiz" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım konuşmasından sonra Milli Eğitim Bakanı ile birlikte, aralarında çocuklarının da bulunduğu hayırseverlere teşekkür plaketi verdi.
Başbakan Yıldırım, eşi Semiha Yıldırım ile birlikte okulu gezdikten sonra etkinlik alanında çocuklarla buluştu.

Görüntü Dökümü
--------------------
- Okuldan ve tören alınandan görüntü
- Açılışa katılanlardan görüntü
- Plaket verilmesinden görüntü
- Genel ve detay görüntü

Haber: Taylan YILDIRIM - Mehmet CANDAN - Kamera:Tekin GÜRBULAK / İZMİR (DHA)w

======================================================

3)BAKAN BAK: BİRAZ GEÇ KALIRSA KILIÇDAROĞLU SIRAYA BİLE GİREMEYECEK

GENÇLİK ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, karşılarında aday konusunda daha karar verememiş bir muhalefet olduğunu söyleyerek, "Muhalefet adayını bile belirleyemedi ama şu anda aday sayısı artıyor. Bana kalırsa biraz geç kalırsa sayın Kılıçdaroğlu sıraya bile giremeyecek" dedi.
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu'nu makamında ziyaret etti. Bakan Bak yaptığı açıklamada 24 Haziran seçimlerine değinerek, karşılarında aday konusunda daha karar verememiş bir muhalefet olduğunu ifade ederek, "Muhalefet adayını bile belirleyemedi ama şu anda aday sayısı artıyor. Bana kalırsa biraz geç kalırsa sayın Kılıçdaroğlu sıraya bile giremeyecek. Adaylar konusunda daha karar vermemiş karşınızda bir muhalefet var. Milletimiz ülkenin bekası için doğruyu görecektir. Milletimize güveniyoruz, milletimizin değerlendirmesini onun terazisinin ne kadar hassas olduğunu biliyoruz. Biz büyüyen gelişen güçlü Türkiye istiyoruz. O yüzden de Cumhurbaşkanımızla yol yürümeye devam edeceğiz. Bu ülke üzerinde oynanan oyunlara önemli bir cevap olacaktır bu seçim" dedi.

Bakan Bak muhalefetin daha önce 'erken seçim' diyerek kudurduğunu, ancak şimdi yapılacak seçimi 'baskın seçim' olarak nitelendirdiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kararı aldık. Hayırlı uğurlu olsun. Her ne kadar muhalefet 'baskın seçim' diyorsa da diğerleri erken seçim erken seçim diye kuduruyorlardı, şimdi bahane arıyorlar. Her zaman milletin desteğini almak için uğraştık. Ak Parti her zaman seçime hazırdır. Milletin içinden gelen parti. Seçim bölgemizdeki süreç için de hayırlı olmuştur. İnanıyoruz milletimiz tekrar Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a, Ak Parti'ye ve 'Cumhur' ittifakına büyük bir destek verecektir. Yoğun bir çalışma sergiliyor teşkilatımız. Biz kongre sürecini tamamlamış bir partiyiz. Her an seçime hazır bir parti olarak inanıyoruz ki 24 Haziran seçimleri de Ak Parti ve Cumhurbaşkanımızın ve 'Cumhur' ittifakının yanında çok çalışacağız ve kapı kapı dolaşacağız. Ne kadar önemli olduğunu bu seçimin anlatacağız"

Görüntü Dökümü
-------------
-Bakanın gelişi, karşılanması
Bakanın konuşması, detaylar

Aziz GÜVENER/ADAPAZARI(Sakarya),(DHA) -

=====================================================

4)İLİŞKİ YAŞADIĞI KADINI BIÇAKLAYAN PROFESÖR TUTUKLANDI

KAYSERİ Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji bölümünde görevli, evli ve 1 çocuk babası Prof. Dr. Fuat Duygulu (42), kısa süre önce kendisinden ayrılan ilişki yaşadığı Sibel İ.'yi çıkan tartışmada bıçakla ağır yaraladı. Prof. Dr. Duygulu tutuklanırken, hastanede tedavisi süren Sibel İ.'nin durumunun ağır olduğu belirtildi. Olay, 2 gün önce merkez Kocasinan ilçesi Zümrüt Mahallesi'nde meydana geldi. Prof. Dr. Fuat Duygulu, bir süre ilişki yaşayıp ayrıldığı Sibel İ. ile konuşup yeniden bir araya gelmek için spor yaptığı salonun önüne gitti. Daha önce ilaç mümessili olarak çalışan Sibel İ., Prof. Dr. Duygulu'nun isteğine olumsuz yanıt verince tartışma çıktı. Tartışma sırasında Prof. Dr. Duygulu, yanındaki bıçağı çıkarıp Sibel İ.'yi karnından ve bileğinden bıçakladı. Sibel İ. kanlar içinde yere yığılırken, Duygulu çevredekiler tarafından etkisiz hale getirildi. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
Prof. Dr. Duygulu gözaltına alınırken, Sibel İ. ise ambulansla Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Genel Cerrahi Yoğun Bakım Servisi'nde tedaviye alınan Sibel İ.'nin sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu belirtildi.
Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgusunun ardından Prof. Dr. Duygulu, bugün adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan Prof. Dr. Duygulu, tutuklanarak Bünyan Cezaevi'ne gönderildi.

Yasin DALKILIÇ/KAYSERİ, (DHA)

==================================================

5)STADYUM OTOPARKINDAKİ CİNAYETİN NEDENİ TELEFONDAKİ AŞK YAZIŞMALARI

KONYA'da Büyükşehir Belediyesi Stadyumu açık otoparkında kardeşi Sevgi A. (23) ve baldızı Ceylan P.'yi (29) tabancayla yaralayan, baldızının birlikte yaşadığı Yaşar Telli'yi (31) de öldüren Fevzi A.. (34), Cihanbeyli ilçesinde yakalandı. Fevzi A.'nın, baldızının birlikte yaşadığı Yaşar Telli ile kız kardeşinin aşk yazışmalarını gördüğü, çıkan tartışma sonrası olayı gerçekleştirdiği öne sürüldü.
Olay, dün saat 21.00 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Parsana Mahallesi Konya Büyükşehir Belediyesi Stadyumu açık otoparkında meydana geldi. İnşaat işçisi 1 çocuk babası Fevzi A., dini nikahla evli olan kardeşi Sevgi A. ve baldızı Ceylan P.'yi yanına alıp, 06 BG 386 plakalı otomobiliyle stadyumun açık otoparkına geldi. Ardından da baldızı Ceylan P.'nin birlikte yaşadığı 3 çocuk babası meslektaşı Yaşar Telli'yi çağırdı. Bir süre sonra Yaşar Telli de geldi. Fevzi A., Telli'ye, "Baldızımla birliktesin. Üç çocuğunuz var. Kız kardeşimle de mesajlaşmalarını yakaladım. Niye böyle yaptın" diye sorunca tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerini Fevzi A., Telli'ye, baldızı ve kardeşine tabancayla ateş açtı. Vücutlarının çeşitli yerlerinden yaralanan 3 kişi, çevredekiler tarafından çağrılan ambulanslarla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı.

Vücudunun 4 kurşun isabet eden Telli, yapılan tüm müdahaleye karşın kurtarılamadı. Tedavileri süren Sevgi A. ve Ceylan P.'nin ise hayati tehlikelerinin devam ettiği belirtildi.

SOSYAL MEDYADA 'YA CAN ALACAĞIM, YA CANIMDAN OLACAĞIM'

Olayın ardından tabancasını otomobilin üzerinde bırakıp kaçan Fevzi A., bugün Cihanbeyli ilçesinde polis tarafından yakalandı. Fevzi A.'nın olaydan önce sosyal paylaşım sitesi Facebook'taki hesabından 'Ben bazılarına uyarımı yaptım. Bundan bir sene önce. Bu mesaj bu profilde kalsın. Bir dahasında ya can alacağım, ya canımdan olacağım. Sıkıntı yok. Sağlığını düşünen, sağlığından olmazdı. Bu her iki taraf için geçerli sayın bayım' mesajını paylaştığı görüldü. Cinayetin ardından ise "Çoğunuzu seviyorum Allah'a emanet olun. Ben dedim ki yapmayın" diye mesaj yayınladı.
(Görüntü Dökümü
--------------------
- Olay yerinden detay
- Şüphelinin Asayiş Şube Müdürlüğü'ne getirilmesi
(Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA DHA))

6)HAKKARİ'NİN KURTULUŞUNUN YÜZÜNCÜ YIL DÖNÜMÜ TÖRENLE KUTLANDI

HAKKARİ'nin düşman işgalinden kurtuluşunun yüzüncü yıl dönümü, valilik binasının önünde yağmur altında düzenlenen törenle kutlandı.
Törene, Vali Yardımcısı ve Belediye Başkan Vekili Cüneyt Epcim, Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Emre Tayanç, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mustafa Köçek, Hakkari Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Battal Aslan, İl Jandarma Komutan Vekili Albay Yavuz Öztürk, İl Emniyet Müdür Vekili Talat Eryılmaz, Ak Parti Hakkari İl Başkanı Emrullah Gür, kurum amirleri, askerî erkân, polis memurları, öğretmen ve öğrenciler katıldı. Tören, çelenklerin Atatürk Anıtı'na sunulmasıyla başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla devam eden törende, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın mesajları okundu. Yağmurun şiddetini artırması nedeniyle günün anlam ve önemini belirten konuşma ve halk oyunları gösterileri yapılmadı.

Görüntü Dökümü
--------------------
-Valilik binası önündeki tören
-Yağan yağmur
-Yağmur altında Atatürk anıtına çelenklerin sunulması
-Saygı duruşu ve istiklal marşının okunması
BOYUT:156 MB
SÜRE:1 DK 23 SN

======================================================

7)KORE'DE ŞEHİT OLAN SUBAY ARKADAŞININ MEKTUPLARINI 67 YIL SONRA YENİDEN OKUDU

1951 yılında, Kore savaşında 26 yaşındayken şehit olan Bandırmalı Topçu Üsteğmen Mehmet Günenç'in, aynı yıl, Bandırma'daki arkadaşı eski iş adamı Edip Volkan'a gönderdiği mektuplar gün yüzüne çıktı.
Kore Savaşı'na gönüllü katılan Bandırmalı Topçu Üsteğmen Mehmet Günenç, 1951 yılında 21 Nisan'ı 22 Nisan'a bağlayan gece şehit oldu. O gece Türk birliği Çinli askerler tarafından kuşatıldı. Birliğinde 'ileri gözetleyici' olarak görev yapan Üsteğmen Günenç, Çinli askerlerin yok edilmesi uğruna kendi canını da feda etmeye karar verdi. Şehit düşen telsizcisinin telsizini alan Günenç, 9.Topçu Bölüğünün ateş idare merkezine atış yapılacak noktanın koordinatlarını geçti. Bu koordinatlar kendi bulunduğu noktanın koordinatlarıydı. Ateş idare merkezi 'Olmaz' dedi. Üsteğmen Günenç ısrar etti. Durum 25'inci Tümen topçusuna iletildi. Komutanlar Üsteğmen Günenç'le görüştü, onun kararlılığını anladı. Sonra tümen topçularına o koordinatlar verildi, namlular Üsteğmen Günenç'in bulunduğu noktaya çevrildi. Ve gökten ölüm yağdı, bölge cehenneme döndü. Çinliler imha edildi, Topçu Üsteğmen Mehmet Günenç şehit oldu. Naaşına ulaşılamayan ve adı Bandırma'da bir lisede yaşatılan kahraman subayın mezarı da bulunmuyor.
YEĞENİ MEKTUPLARI GETİRDİ
Günenç'in yeğeni emekli öğretmen Faruk Kayapalı, özenle sakladığı mektupları gazeteci-yazar Önder Balıkçı'ya ulaştırdı. Önder Balıkçı da mektuplaştıkları arkadaşı Edip Volkan'a getirdi. Günenç'le Kore'deyken karşılıklı yazıştığı mektupları 67 yıl aradan sonra bir kez daha gören 90 yaşındaki Edip Volkan 67 yıl önce okuduğu mektupları yeniden okurken duygulandı.
Mehmet Günenç'in tam bir yurtsever olduğuna dikkati çeken ve ideal bir Türk subayı olduğunu belirten 90 yaşındaki Edip Volkan, "Benden iki yaş büyük olan Mehmet Günenç ile çok iyi arkadaştık. Çok heyecanlı ve ülkesini çok seven bir gençti. Kendisini hürriyete ve demokrasiye feda etti. Sağ olsaydı sosyal hayatında bayağı atak biri olurdu. Boks, yüzme ve futbol sporlarıyla uğraşırdı. Bize de boksun inceliklerini öğretirdi. Yaklaşık 67 yıl sonra, Mehmet Günenç 'in bana, benim de ona yazdığım mektupları yeniden görüp okumak beni çok duygulandırdıö dedi.
Volkan, Mehmet Günenç'in, Kore'de savaşırken bile Bandırma'dan kopmayarak doğduğu kent ile ilgili haberleri yakından takip ettiğini belirtirken, "Onu çok severdim. Bir kez daha rahmetle anıyorumö diye konuştu. Mehmet Günenç arkadaşı Edip Volkan'a 23 Ocak 1951 tarihinde yazdığı mektubunun bir yerinde şöyle diyordu:
ö…Edip, inanmazsın insan bunları ancak vatanından uzak olduğu zaman daha iyi anlayabiliyor. Şimdi burada bulunan 4500 Türk'ün kalbi hep vatan,vatan diye çarpıyor. Çünkü herşeyimiz orada. Yanlız tek başına biz buradayız. Bütün bunlara rağmen tek tesellimiz aldığımız vazifeyi Türk evladına yakışır şekilde başarıp sizlere kavuşacağımız günleri beklemektir. O gün elbet bir gün olur gelecek fakat sağ kalanlarımız o büyük günü göreceklerdir. Bu gün birçok arkadaşım Kore dağlarında ebedi uykularına dalmış yatıyorlar. Onların hiç biri son nefeslerini verirken asla hayıflanmıyorlardı. Yalnız belki birçoğunun son sözleri 'Ah vatan' olmuştur. Sabahleyin ayni odada yataklarımızdan gülerek, şakalaşarak beraber kalktığımız arkadaşlarım akşama bir daha geri dönmediler...ö

Erdem ÖZCAN/BANDIRMA(DHA)-

===========================================================

8)İŞYERİNİN YANIŞINI GÖZYAŞLARIYLA İZLEDİ

MUĞLA'nın merkez ilçesi Menteşe'de, lokantada ocağın üzerinde unutulan yemek, yangın çıkardı. İtfaiye ekiplerinin yangını söndürme çalışmalarını gözü yaşlı bir şekilde izleyen işyeri sahibi Şükran Tilki, kısa süreli baygınlık geçirdi.

Camikebir Mahallesi Saatli Kule Caddesi üzerindeki bir lokantada, bugün sabah saatlerinde yangın çıktı. Sabah saatlerinde işyerini açan Şükran Tilki, ocağa yemek koyduktan sonra markete alışveriş yapmaya gitti. Bir süre sonra lokantadan dumanların yükseldiğini farkeden mahalle sakinleri, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. Olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Alışverişten döndüğünde itfaiyenin işyerindeki yangına müdahale ettiğini gören Şükran Tilki gözyaşlarını tutamadı, baygınlık geçirdi. çevrnedekilerin müdahalesi ile kendine gelen ve hastaneye götürülmeyi reddeden Tilki, "Burası benim ekmek teknem. İki çocuğuma bakıyorum. Keşke markete gitmeseydim" dedi.
Yangın, güçlükle söndürülürken, işyerinde yaklaşık 30 bin liralık maddi zararın oluştuğu öğrenildi. Polis ekipleri yangınla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü
--------------------
-İtfaiye ekiplerinin yangını söndürme çalışmasından görüntü
-İşyeri sahibi Şükran Tilki'nin görüntüsü
-Meraklı kalabalığın görüntüsü
-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Cavit AKGÜN / MUĞLA, (DHA)

====================================================

En Çok Aranan Haberler