Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun AKP genel başkanlığına aday olmayacağını açıklamasıyla ortaya çıkan yeni başbakanın kim olacağı ya da erken seçime gidilip gidilmeyeceği soruları dış basında da geniş yer buluyor.
'Erdoğan'ın hakimiyeti her zamankinden daha tehlikeli'**Guardian**gazetesi yazarlarından Simon Tisdall, gazetenin internet sitesinde yayınlanan analizinde "AB - Türkiye göçmen krizi anlaşması, Erdoğan'ın hırslarının kurbanı olabilir" diyor.
Başbakan Davutoğlu, geçen hafta Gaziantep'teki bir mülteci kampını Almanya Başbakanı Merkel'le birlikte ziyaret etmişti.
"Ahmet Davutoğlu, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile birlikte göçmen anlaşmasının mimarıydı. Anlaşma aynı zamanda Davutoğlu'nun daha yakın Türkiye - AB ilişkilerini arzuladığını da gösteriyordu" diyen Tisdall, Erdoğan'ın AB'ye karşı daha negatif bir tutum içerisinde olduğunu söylüyor:
"Belki de o anlaşmanın Türkler açısından en can alıcı ayağı vize serbestisiydi. Davutoğlu, 18 Mart'ta o tavizi almayı başarmış ve ardından da Erdoğan'a karşı pozisyonunu güçlendirdiğini düşünmüştü. Ancak iki siyasi arasındaki ilişkiler hızla kötüye gitti.
Davutoğlu: Kongre 22 Mayıs'ta, aday olmayacağımPiyasa Ankara'daki krizi 'dönüm noktası' olarak görüyorFinancial Times: Erdoğan, Davutoğlu'nu hayal kırıklığına uğrattı"Erdoğan vize serbestisinin kendi başarısı olduğunu, kendisinin Başbakanlık döneminde zaten AB'den bu sözün alındığını söyledi. Kamuoyu önünde sergilenen bu kıskançlık Erdoğan'ın iktidarı paylaşmaya ne kadar gönülsüz olduğunu da gösterdi.
"Türkiye'deki siyasi belirsizlik, Suriye için çok kötü bir zamana denk geldi. Ateşkes sallantıda ve barış görüşmeleri de çökme noktasında. Birleşmiş Milletler çatışmaların yeniden başlaması durumunda 400 bin kişinin Türkiye sınırına yürüyebileceğini söylüyor.
"Davutoğlu'nun görevi bırakmasını isteyenler ileride pişman olabilir. Erdoğan'ın hakimiyeti her zamankinden daha tehlikeli ve durdurulamaz hâlde."
FT: Erdoğan usandı**Financial Times**gazetesi de haberi internet sitesinde "Türkiye Başbakanı, Erdoğan'la anlaşmazlık sonrası görevden ayrıldı: Kudretli Cumhurbaşkanı, Davutoğlu'nun bağımsızlık çabalarından usandı" başlığıyla verdi:
"Davutoğlu'nun gidişi, Erdoğan'ın Türkiye'nin tartışmasız en güçlü siyasetçisi imajını pekiştirdi. Ancak Cumhurbaşkanı'nın otoriter eğilimlerini dengeleyici bir unsur da kalmadı.
"Ayrıca Davutoğlu'nun gidişiyle birlikte yeni bir seçim olasılığı ve Meclis'te zaten güçlü olan AKP'nin çoğunluğunu daha da artırması ihtimali gündeme geldi.
"Aberdeen Varlık Yönetimi'nden Kevin Daly yaşanan siyasi çalkantıyı 'Klasik acımasız Erdoğan'ı görüyoruz. Tüm bunlar Erdoğan'ın olabildiğince fazla gücü tekeline geçirme çabalarıyla alakalı. Sorun şu ki tüm gücün tek kişinin elinde toplanması genelde iyi sonuçlanmaz' diyerek yorumluyor.
"Davutoğlu'nun yerine kimin başbakan olabileceği konuşulmaya başlandı bile. Erdoğan'ın damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım adaylar arasında.
"Ancak siyasi risk analizi şirketi Teneo Intelligence'tan Wolfango Piccoli, 'Yeni başbakanın kim olacağı önemsiz. Sonuçta Erdoğan'ın kuklası olacak. Görevi de Cumhurbaşkanlığı Ssarayı'ndan gelen talimatları uygulamak olacak' diyor."
'AKP'deki çatlak ülkeyi zora sokabilir'**New York Times**gazetesindeyse AKP'nin iç dinamiklerinde yaşanan çalkantının tüm ülke ve hatta bölge için önemli sonuçlar doğurabileceği ifade ediliyor:
"Dünyada pek çok barış sürecine arabuluculuk yapmış olan eski İsveç Başbakanı Carl Bildt, Davutoğlu'nun açıklamalarının ardından paylaştığı Twitter mesajında 'AKP'nin içindeki çatlak, Türkiye'de toplum içinde çok daha geniş ve derin bir ayrılığa yol açabilir' uyarısını yapıyor.
New York Times, Davutoğlu'nun ardından göreve gelecek yeni başbakanın Türkiye'yi erken seçime götürebileceğini ifade etti.
"Parti yönetimindeki görev değişikliği, Türkiye pek çok zorlukla yüzleşirken yaşanıyor. Kürtlerle devam eden savaş, IŞİD savaşçılarının düzenlediği terör saldırıları ve milyonlarca Suriyeli mülteci bu sorunlar arasında. Davutoğlu'nun gidişi bir yandan da Erdoğan'ın önünü açıyor gibi gözüküyor.
"Ancak göreve gelecek yeni başbakanla dahi Erdoğan'ın işi kolay değil. AKP Meclis'te yeni anayasayı referanduma götürecek çoğunluğa sahip değil. Yapılan anketlerin büyük kısmı da hâlâ halkın çoğunluğunun başkanlık sistemini desteklemediğini gösteriyor.
"Şimdi yeni beklenti göreve başlayacak yeni başbakanın ülkeyi erken seçime götürmesi. Böylece Meclis'te gerekli çoğunluğu ele geçirmeyi hedefleyebilirler."