ANKARA (İHA) - Devlet Bakanı Ali Babacan ile Dünya Bankası Türkiye Direktörü Andrew Vorking arasında 303.1 milyon dolarlık 2. İhracaat Finansmanı Aracılık Kredisi imzalandı.
Bakanlık Uğur Ercan Toplantı Salonu'nda düzenlenen törende konuşan Babacan, Dünya Bankası ile 2004-2006 döneminde yürütülecek ve 4.5 milyar dolar tutarındaki ülke destek stratejisi çerçevesinde ilk projenin hayata geçirildiğini söyledi. İhracat Finansmanı Aracılık Kredisi olarak adlandırılan projenin 303.1 milyon tutarında olduğunu ifade eden Babacan, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'nın krediyi özel ticari bankalar ve leasing firmaları aracılığıyla ihracatçı firma ve KOBİ'lere dağıtacağını ve bu kredi ile ihracaat odaklı firmaların orta ve uzun vadeli kaynak ihtiyaçlarına uygun koşullar sağlanacağını söyledi. Kredinin 200 milyon dolarlık bölümnünün, özel ticari bankalar aracılığıyla, ihracata yönelik özel sektör firmalarının yatırım ve işletme sermayesi ihtiyaçlarının karşılanması için, kalan 100 milyon dolarlık bölümünün ise bankacılık sektörünün finansal aracılık kapasitesinin güçlendirilmesi amacıyla, finansal kiralama, diğer adıyla leasin kredisi olarak ihracatçı firma ve KOBİ'lere kullandırılacağını kaydeden Babacan, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'na sağlanan bu kredinin, 6 yılı geri ödemesiz olmak üzere toplam 16 yıl vadeli olup, faiz oranının Libor+ yüzde 0.50 olduğunu ve ihracatçı firma ve KOBİ'lere yatırım ve işletme sermayesi sağlayacak olan kredinin reel sektörün ekonomik büyümeye katkısının arttırılmasının amaçlandığını belirtti.
Hükümetlerinin ekonomik programda özel sektör odaklı büyümeyi hedeflediğini ve bu noktada özellikle reel ve mali sektörlerin ekonomik büyüme stratejimizin gövdesini oluşturduğunu vurgulayan Babacan, "2003 yılı reel ve mali sektörler için umut ışığının yakalandığı bir yıl olmuştur. 2004 yılında bu umut ışığı daha da canlandırılacak ve güçlendirilecektir. Hükümetimizin bu anlamda gerekli her türlü düzenlemeyi yapma konusundaki kararlılığını göstermiştir ve göstermeye devam edecektir. Söz konusu kredi, gerek reel, gerekse mali sektörün güçlenmesine, yeni yatırımların gerçekleşmesine, üretim, ihracat ve istihdamın artmasına büyük katkı sağlayacaktır" dedi.
Törende konuşan Dünya Bankası Türkiye Direktörü Andrew Vorking, kredinin Türkiye'nin dışarıya yaptığı ihracatını arttıracağını, leasing firmaların kapasite arttırımlarına yardım sağlayacağını ve istihdamın oluşmasına yardımcı olacağını söyledi. Vorking, kredi anlaşmasının 5 aylık bir sürede tamamlanmasının bir rekor olduğunu ifade etti.
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası Genel Müdürü Halil Eroğlu ise kredinin 8 veya 10 ticari banka ile leasing firmalarının aracılığıyla ihracatçılara kullandırılacağını ve küçük rakamlarla çok sayıda müşteriye dağıtılacağını belirtti. Kredi de KOBİ'lerin hedeflendiğini kayededen Eroğlu, "Türkiye genelinde yaygın olarak kullandırılacaktır. Geniş bir dağılım olacaktır. Krediler firmalara maksimun 5 milyon dolar olarak verilecektir. Gruplara ise 10 milyon dolar olarak kullandırılacaktır. Bu arada kredi kullanan firmaların yaptığı yatırımlarla ilgili faturaların kontrol edilecektir. Böyleci kredinin başka şekilde kullanılmasının önlenecektir" dedi. Daha sonra bir gazetecinin kamu bankaları ile ilgili sorusunu cevaplandıran Babacan, "Kamu bankalar son yıllarda popülist politikalar için kullanıldığı bilinmektedir. Yılların biriken sıkıntıları ortaya çıkmıştır. Bunun için bu bankaların yeniden yapılandırılması süreci başlatılmıştır. Alınan tedbirlerle 2003 yılında kamu bankaları kar açıklamıştır. Çünkü bu bankalara görev zararı verilmemektedir. Yapılan her harcamanın bütçede ödeneği konulmuştur. Artık bu bankalarda eski dönemde olanlar bitti" dedi. Başka bir soru üzerine Babacan, kredide sektör sınırlandırılmasının olmadığını söyledi.
Dünya Bankası'nın Türkiye'ye yapacağı yatırımlarla ilgili bir soruyu cevaplandıran Vorking ise, "Mart ayında tamamlanacak çalışmalarla enerjide 200 milyon dolarlık yenilenebilir enerji kullanılması ve rüzgar enerjine yönelik kredi sağlanabilicek. Ayrıca, sağlık yatırımlarıyla ilgili önemli krediler kullanılacak" dedi.