Ecevit'ten "vahdettin" savunması

ANKARA (İHA) - Eski Başbakan ve DSP eski Genel Başkanı Bülent Ecevit, Atatürk'ün Sultan Vahdettin ve Sadrazam Talat Paşa'nın haberi olmadan Samsun'a çıkmasının mümkün olmadığını söyledi.

"Sultan Vahdettin hain değil" dediği için başta 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve tarihçiler tarafından eleştirilen Ecevit, Or-An'daki kütüphanesinde düzenlediği basın toplantısıyla kendini savundu. İddiasını yineleyen Ecevit, Sevr Antlaşması'nın altında Sultan Vahdettin ve Talat Paşa'nın imzasının bulunmadığını belirtti. Söz konusu antlaşmanın kim tarafından nasıl imzalandığının açığa çıkarılmasını isteyen Ecevit, bunun bir gereklilik olduğunu söyledi. Mustafa Kemal'in çok başarılı bir asker olduğunu ve İngilizler tarafından tanındığını ifade eden Ecevit, "Padişahın gözü önünde olacak ama onun haberi olmadan gizli bir hareket başlatmak üzere Samsun'a gidecek. Bu mümkün değil. O, hareket etmeden önceki gece ne olmuşsa olmuş. Padişah da Talat Paşa da Mustafa Kemal'in ne zaman ne için gittiğini biliyordu.

İstihbaratın yaygın olduğu bir ortamda ünlü bir komutan İstanbul'a gelecek; bunu padişah ve sadrazam bilmeyecek. Bu yapılacak şey değil" diye konuştu.

Padişah Vahdettin'in Mustafa Kemal'i yakından tanıdığını kaydeden Ecevit, 2'sinin beraber seyahat ettiğini ve bunun 2 ay sürdüğünü anlattı. Bu derece fevkalade ortamda Sevr'in imzalandığını, kimin imzaladığının bilinmediğini ve bunu imzalayanlar arasında Vahdettin'in bulunmadığı iddiasını tekrar eden Ecevit, padişahın Mustafa Kemal'in Samsun'a gitmesine göz yumduğunu iddia etti. Bu konuda kendisini eleştirenlere tepki gösteren Ecevit, "Kimse benden daha Atatürkçü ve Cumhuriyetçi değildir. Gerçekler, zamanı ve sırası geldiğinde açıklanmalıdır. Bunun kimseye bir zararı yoktur" dedi.

Bunu söylemenin olsa olsa kendisine zarar vereceğini savunan Ecevit, Demirel'in bu konudaki tepkisinin sorulması üzerine, "Demirel, köşe yazarlarını aramış konuşmuş. Belli ki benim aleyhimde konuşmuş. Onun yöntemini bildiğim için yadırgamadım" açıklamasında bulundu. Ecevit, "Atatürk Nutuk'ta Vahdettin için 'soysuz' diyor. Oysa siz O'nun Vahdettin'in haberi doğrultusunda Samsun'a çıktığını söylüyorsunuz. O zaman Atatürk neden kendisine yardımcı olan biri hakkında bu şekilde konuşsun?" şeklindeki soruya ise, "Geçmişi fazla karıştırmamak lazım" cevabını verdi.

Ecevit, son günlerde ya Osmanlı ile ilgili ya da dini konularla gündeme gelmesinin sebebinin sorulması üzerine de, kendisinin DSP'li olduğunu, parti yöneticilerinin ekonomiyle ilgili değerlendirmelerde bulunduğunu kaydetti.

Kıbrıs Barış Harekatı'nın yıldönümü dolaysıyla da konuşan Ecevit, o döneme ilişkin hatıralarını anlattı. Kıbrıs Barış Harekatı'na giden süreci uzun uzadıya anlatan Ecevit, konuşmasının sonunda, "Kıbrıs meselesi çözülmüştür. Şimdi 2 ayrı devlet, 2 ayrı millet var. Sanki AB'nin başka işi yokmuş gibi bütün dikkatleri buraya yöneltiyorlar. AB'nin de kendi içinde ciddi sorunları var, hatta ülkelerin de kendi içinde sorunları var. Onları gözlerden kaçırmak için Kıbrıs'la bir oyuncak gibi oynuyorlar" şeklinde konuşmasını noktaladı.