Van'da meydana gelen deprem konusunda AKP'li parti üyelerine seslenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, devlet yardımının aksadığı yönündeki eleştirilerin asılsız olduğunu belirtti.
Devletin deprem sonrası ilk 24 saatte başarısız olduğunu kabul ettiklerini belirten Erdoğan, sonrasında Kızılay tarafından bölgeye 17.836 çadır ve 26 bin battaniye ulaştırıldığının altını çizdi.
"Bu rakam yeterlidir ancak olay kontrol dışına çıkınca bu çadırlar yetmez oluyor" diyen Başbakan Erdoğan depremin ilk anından itibaren hükümete yöneltilen eleştirileri "kötü niyetli" olarak değerlendirdi.
Bu kesimleri "fitne ocağı" olarak değerlendirenl Başbakan, amacın "siyasi rant kavgası" olduğunu savundu.
Durumun birkaç günde kontrol altına alındığını belirten Erdoğan, hükümetin ilk andan itibaren deprem bölgesinde bulunduğuna dikkat çekti.
Erdoğan basın açıklaması sırasında depremde ölenlerin sayısının 461'e yükseldiğini de duyurdu. Yaralananların sayısı ise 1352.
Başbakan Erdoğan ayrıca basından yayınları konusunda hassas olmasını isterken, birlik çağrısı yaptı; internet üzerinde ve medyada yer alan ayrımcı söylemleri "lanetli" olarak tanımlayarak, "gün Türkiye'nin bir bütün olduğunu gösterme günüdür" dedi.
PKK'nın Van’ın ilçelerinde halen mayın saldırılarını sürdürdüğünü belirten Başbakan, “teröre karşı en iyi cevap dayanışma olacaktır” dedi.
Türkiye, dün akşam Van'daki depremde bölgenin yeniden inşa safhası için kendisine daha önce yardım teklifinde bulunan tüm ülkelerden dış yardım kabul etmeye hazır olduğunu bildirmişti.
Söz konusu ülkeler arasında İsrail ve Ermenistan'ın da olduğu belirtiliyor.
Hükümetin ihtiyaç listesini dışişleri bakanlığına ilettiği, listede prefabrik ev, çadır ve konteyner gibi acil durum malzemeleri bulunduğu öğrenildi.
Ajanslarda yer alan haberlere göre İsrail, Çarşamba gününden itibaren prefabrik ev nakliyatına başlanacağını ifade etti.
Mart ayında deprem ve tsunami felaketi yaşayan Japonya da yardım gönderecek ülkeler arasında.
Japonya'nın Ankara Büyükelçiliği'nden yapılan açıklamada, Japonya'nın Uluslararası İşbirliği Ajansı aracılığıyla depremden zarar gören Türkiye'ye 30 milyon Japon yeni (yaklaşık 400 bin ABD doları) ile çadır gibi acil yardım malzemeleri sağlamaya karar verdiği bildirildi.
Hükümet yetkilileri deprem sonrasındaki ilk 48 saatte faaliyetlerin yeterli olduğunu, her yere yardım ulaştığını söylemişlerdi.
Bölgedeki muhabirler ise çadır ve yardım malzemelerinin hala yetersiz olduğunu kaydediyor.
Başta Erciş olmak üzere Van'da binlerce kişi üçüncü geceyi de sokakta geçirdi.
Bugünden itibaren kar yağışı beklenen bölgede, sahra hastaneleri ve aşevleri kuruldu. 10 okulda daha sıcak yemek dağıtımına başlanacak.
Başbakanlık tarafından başlatılan yardım kampanyasının yanı sıra, bölgeye yardım gönderilmesi için başlatılan pek çok özel kampanya da bulunuyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri de internet sitesinde yaptığı açıklamada Türk Silahlı Kuvvetlerinin deprem bölgesindeki çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.
TSK'nın dün itibariyle deprem bölgesinde, 2 bin 445 personel ve 201 muhtelif tip araç ile arama, kurtarma, yıkıntıları kaldırma, ilk yardım, çadır kurma ve güvenlik konularında faaliyet gösterdiği bildirildi.
Bu arada Van'da meydana gelen depremden yaklaşık 61 saat sonra bir üniversite öğrencisi çöken binanın enkazından yaralı olarak kurtarıldı.
Erciş merkezi Seylan Caddesinde bulunan Aydınlar Apartmanının enkazında süren arama kurtarma çalışmaları sonucunda 18 yaşındaki Eyüp Erdem'e ulaşıldı.
Van merkezde yürütülen arama kurtarma çalışmalarında, 50 saat sonra sağ ulaşılan 11 yaşındaki Serhat Gür, dün gece hastanede yaşamını yitirdi.
Erciş ilçesinde dün bir binanın altından iki haftalık bir bebekle annesinin sağ olarak çıkarılması sevinç yaratmıştı.
Azra adlı bebeğin oturdukları beş katlı binanın enkazından kurtarılmasından üç saat sonra annesi Semiha Karaduman'a da ulaşıldı.
Anne ve bebeğinin kurtarılması büyük sevinç yarattı. Bebeğin babaannesi de kurtarılırken, baba Sinan Karaduman'a ulaşılamadı.
Kuvöze alınan ve serum verilen bebek, hava yoluyla Ankara'ya nakledildi.
Binlerce Vanlı ise evlerindeki hasar ve artçı sarsıntılar nedeniyle bir geceyi daha dışarıda geçirdi.
Yetkililer dün akşam itibariyle artçı sarsıntıların 700'e yaklaştığını, her saat 15 kadar yeni artçı sarsıntı kaydedildiğini söylüyor.
Dün akşam yaşanan 5,5 büyüklüğündeki sarsıntı da bunların en büyüklerinden biriydi ve paniğe yol açtı.
Bu durum, Van'daki M Tipi Cezaevi'nde de gerilime yol açtı.
Anadolu Ajansı yangının 'henüz belirlenemeyen bir nedenle' çıktığını kaydetmekle yetinirken, cezaevindeki hükümlülerin isyan ettiği bildiriliyor.
Cezaevine ambulans, çevik kuvvet ve itfaiye ekipleri gönderilmesi ardından, iki koğuşta çıkan yangın söndürüldü. Gerilim ise dindi.
NTV, buradaki hükümlü ve tutukluların güvenlikleri dolayısıyla bugünden itibaren başka cezaevlerine nakledileceğini duyurdu.
Van Cezaevi'nden Pazar günü de deprem sonrası bir grup mahkumun firar ettiği bildirilmişti. Ancak yönetim, kesin sayı vermemekle birlikte bu kişilerden büyük bölümünün sonradan döndüğünü duyurdu.
Bu arada Başbakanlık Afet Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) depremin büyüklüğüne ilişkin açıklamayı ise yeniden düzeltti.
AFAD Deprem Dairesi Başkanı Dr. Murat Nurlu, depremin büyüklüğünü 6,7 olarak tespit ettiklerini söyledi.
Kandilli Rasathanesi'nden yapılan açıklamada büyüklüğün 7,2 olarak verildiğinin hatırlatılması üzerine Nurlu, bu konudaki resmi kurumun kendileri olduğunu söyledi.
Basın toplantısına katılan MTA Genel Genel Müdürlüğü Diri Fay Araştırmaları Proje Başkanı Dr. Ömer Emre ise depremin kuzey ve Doğu Anadolu fay hatlarıyla bir bağlantısının olmadığını; bu fayın bağımsız olduğunu belirtti.
Bir milyon nüfuslu Van, son olarak bundan 35 yıl önce bu büyüklükte bir depremle sarsılmıştı. Muradiye-Çaldıran merkezli depremde 3.840 kişi yaşamını yitirdi.