Eski emniyet müdürlerinin eşleri Bylock davasından hakim karşısına çıktı

FETÖ kapsamında tutuklu yargılanan Yakup Saygılı, Ömer Köse, Kazım Aksoy, Gaffur Ataç gibi eski emniyet müdürlerinin eşlerinin Bylock iddiasıyla yargılanmalarına başlandı. Hakim karşısında ifade veren polis eşleri suçlamaları reddederek tahliyelerini istedi.
FETÖ kapsamında yargılanan ve 17-25 Aralık gibi kumpas soruşturmalarında görev alan Yakup Saygılı, Ömer Köse, Kazım Aksoy, Gaffur Ataç gibi eski emniyet müdürleri ve polislerin, eşleri ve kardeşlerinin ByLock programını kullandıkları iddiasıyla haklarında açılan davanın görülmesine başlandı. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya 12 tutuklu sanık ve avukatları hazır bulundu.
Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan eski polis müdürü Yakup Saygılı’nın eşi Esra Filiz Saygılı, bir şüphe üzerine tutuklu olduğunu kaydetti.
İddia edildiği gibi Bylock programını indirmediğini kaydeden Saygılı, “Bu programı televizyondan duydum. Programı indirmedim. Programın eşimin üzerine kayıtlı olan fiber internetten indirildiği kaydediliyor. Eşim tutuklandıktan doğum yaptım. Hem eşim için hem benim için geçmiş olsun ziyaretine gelen çok kişi oldu. İnternetimiz açıktı. Eşimin tutuklanmasından sonra gördüm ki dostumuz kadar düşmanımız olduğunu da gördük. Bu nedenle Bursa’ya ailemin yanına taşındım. Eğer bu hat üzerinden bir indirme söz konusuysa bu ziyaretler sırasında gelen kötü niyetli biri indirmiş olabilir. Bildiğim tek şey indirmedim kullanmadım. 3,10 ve 13 yaşlarında olan 3 çocuğum var. Mağdur durumdular tahliyemi istiyorum” dedi.
“Örgütün kötü yüzü olduğunu düşünüyorum, örgütün içinde değilim”
Mahkeme başkanın iddianameye göre programın kullanıcı adı çocuklarınız geçmesi hakkında bir şey diyecek misiniz demesi üzerine Saygılı, “Eşim tutuklandıktan sonra gerek benim adım gerekse çocuklarımın adı herkesçe öğrenildi. Kötü niyetli biri tarafından Bu şekilde yapılmış olabilir" diye konuştu.
Saygılı, mahkeme başkanının FETÖ terör örgütü hakkındaki düşünceleriniz nedir şeklindeki sorusu üzerine ise, “Örgütün kötü yüzü olduğunu düşünüyorum. Örgütün içinde değilim” dedi.
Duruşmada daha sonra savunmasını yapması için söz verilen eski polis müdürü Kazım Aksoy’un eşi Sümeyye Aksoy, savunmasını hazırlayamadığını ve sadece tahliyeye ilişkin beyanda bulunacağını kaydetti. Eşinin tutuklandıktan sonra kayınpederi ve kayınvalidesinin felç geçirdiğini anlatan Sümeyye Aksoy, “Kayınvalidem benim de tutuklandığımı öğrendikten kısa süre sonra hayatını kaybetti. Aynı şekilde kayınpederim de rahatsız. 10 yaşındaki kızımla ikamet ettiğim evde gözaltına alındım. Çocuğumu komşuya emanet etmek zorunda kaldım. Nezarette ve cezaevinde kaldığım sürede kendi rahatsızlıklarım da arttı. Tahliyemi istiyorum” diye konuştu.
“Mahrem ablalarla görüştüğüm iddialarını kabul etmiyorum”
Savunmasını yapan eski polis amiri Ayhan Arıkanoğlu’nun eşi Hatice Arıkanoğlu ise “Eşimin üzerine kayıtlı telefonda ByLock kullandığım iddia ediliyor. Ben bu hattı 10-12 yıldır kullanıyorum. Eşim de aynı numarayla alakalı ByLock iddiasından tutuklanmış. Aynı eylemden iki kişi tutuklanmış. ByLock’u kullanmayı gerektirecek bir hayatım yok. En küçüğü 2,5 yaşındaki 3 çocuğumdan mahrumum. Babası tutukluyken doğum yaptım. Eşim tutukluyken birçok meslektaşının eşi beni hayırlı olsun diye aradı. Bu kişilerle yaptığım görüşmelerde örgütsel bağ yoktur. Mahrem ablalarla görüştüğüm iddialarını kabul etmiyorum. Bu kişilerle aynı baz istasyonunda bulunmam kendileriyle görüştüğüm anlamına gelmez. Bunlarla evvelden beri tanışıyor ve buluşuyor olsam, HTS kayıtlarında irtibat görünürdü. 12 yıldır Ziraat Bankasın’da çalıştım. Gözaltına alınan kadar görevime devam ediyordum ancak tutukluluk süremin uzaması nedeniyle banka haklı fesih gerekçesiyle beni çıkardı. 2003’ten bu yana kanser tedavisi gören annemle yaşıyorum, yüzde 60 engeli var, bakımıma muhtaçtır. 9, 7 ve 2,5 yaşındaki çocuklarım 5 aydır annelerinden mahrum, babaları da 3 yıldır tutuklu." dedi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca, hazırlanan iddianamede Bylock kullandıkları belirtilen dönemin İstanbul Mali Suçlarla Şube Müdürü Yakub Saygılı’nın eşi Esra Filiz Saygılı, dönemin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Teknik Büro Amiri Ayhan Arıkanoğlu’nun eşi Hatice Arıkanoğlu, eski Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Kazım Aksoy’un eşi Sümeyye Aksoy, eski Terörle Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Gaffur Ataç’ın eşi Rabia Ataç’ın da aralarında bulunduğu 12 şüphelinin ’’silahlı terör örgütüne üye olmak’’ suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep ediliyor.