Sakarya'da boşandığı eşinin kardeşi tarafından darp edildiğini, eski eşi tarafından da ölüm tehdidi aldığını söyleyen Levent Kuvat, olayı yargıya taşıdığını söyleyerek açıklamalarda bulundu. Eski eşinin ailesini ve oğlunun kendisine karşı kışkırtıldığını söyleyen Kuvat, ''Bir nafaka meselesinden bu kadar işlerin uzaması çok acı. Oğlum bana, “Baba sen benim sayemde yaşıyorsun yoksa dedemler seni öldürecek” dedi. Bu olaylar sonrasında durumu yargıya taşıdık ve davalarımız devam ediyor'' dedi.
Sakarya’da yaşayan 42 yaşındaki Levent Kuvat, 2006 yılında evlendiği E.D. ile 2017 yılında boşandı. Bu evliliğinden bir çocuğu olan Kuvat, 2021 yılında başka bir evlilik yaptı. Boşanma kararından sonra mahkeme Kuvat’a, eski eşine bin 250 lira nafaka ödeme kararı verdi. İddiaya göre, eski eşinin hesaplarında bloke olduğunu söylemesi üzerine Kuvat, mahkemenin verdiği nafaka miktarını elden vermeye başladı. Daha sonrasında eski eş E.D., nafakanın ödenmediğini ileri sürerek Levent Kuvat hakkında yasal işlem başlattı. E.D.’nin banka hesabında bloke olduğu gerekçesiyle nafakayı elden ödediğini söyleyerek karara itiraz eden Kuvat ile taraflar arasında husumet başladı. Aralarında bulunan husumet sonrasında eski eş ve ailesi Kuvat’ı ölüm tehditleri ile hakarete maruz bıraktı.
Durumu tekrardan yargıya taşıyan Kuvat, 5 Haziran günü eşiyle birlikte Kandıra'daki Pembe Kayalar bölgesindeyken eski eşinin erkek kardeşi N.D. ve bir kişi tarafından öldüresiye darp edildi. Darp raporu alan Kuvat, avukatı aracılığıyla suç duyurusunda bulundu. Kendisi gibi birçok nafaka mağduru kişinin olduğunu ve ölüm korkusuyla yaşadığını aktaran Kuvat, yetkililerden yardım istedi.
“ESKİ EŞİMİN KARDEŞİ SAÇIMDAN TUTTU, ARKADAŞI DA SURATIMA TEKME ATTI”
Boşandığı eşinin erkek kardeşi tarafından darp edildiğini iddia eden Levent Kuvat, “2006 yılında evlendim, 2017 yılında boşandım ve o yıldan bu yıla kadar elden nafaka verdim. Elden nafaka vermemin sebebi de bana banka hesaplarının blokeli ve hesap numarasının olmadığının söylenmesiydi. Bende iyi niyet adına elden verdim. Daha sonrasında eski eşim başka hesaplara yatırmamı söyledi ve bende bunu kabul etmedim. Banka hesapları üzerinden yatırmaya başlayınca bana, “Bu parayı bana vereceksin, vermek zorundasın” gibi ağza alınmayacak laflara ve tehditlere maruz kaldım. Bunun akabinde işin içinden çıkamayınca kendisi de bana karşı ailesini ve oğlumu kışkırttı. Hatta oğlum bana, “Baba sen benim sayemde yaşıyorsun yoksa dedemler seni öldürecek” dedi. Bu olaylar sonrasında durumu yargıya taşıdık ve davalarımız devam ediyor. En sonunda 2021 yılında evlendiğim eşimle birlikte Cebeci sahilde otururken eski eşimin kardeşi saçımdan tuttu, arkadaşı da suratıma tekme attı ve ben şoka girdim. Ben hareketsiz kaldım bunlarda bunu fırsat bilerek beni gereğinden fazla darp edip burun kırıklarım olmak kaydıyla iki tane ameliyata yol açacak hasar meydana sebep oldular. Ş uan bir operasyon geçirdim, 6 ay sonrada bir tane daha olacağım. İlk yapılan ameliyat nefes almamı idare edecek bir ameliyattı” dedi.
“BENİM GİBİ OLAN VE SESİNİN DUYURAMAYAN BİRÇOK İNSAN VAR”
Kendisi gibi bir çok insanın olduğunu belirten Kuvat, “Bir nafaka meselesinden bu kadar işlerin uzaması çok acı. Benim gibi olan ve sesinin duyuramayan birçok insan var erkek olup bu şekilde şiddete, tehdit ve hakaretlere maruz kalan. Bunları hep birlikte sesimizi yükseltirsek belki daha iyi yerlere gelebiliriz ve tabi ki bunlar kanun ve kurallar çerçevesinde bizim de bunun için bir uğraşımız var. Bunlar kendi başımıza olmuyor, avukatlarımızla, kanunu iyi bilen kişilerle bunları yapmamız lazım ki haklı haksız yerini bulsun” diye konuştu.
“O TEHDİTLER YAVAŞ YAVAŞ GERÇEK OLMAYA BAŞLADI”
Eşiyle nafaka sürecini bilerek evlendiğini ve yaşanan olay sonrasında psikolojisinin bozulduğunu aktaran Bilge Kuvat, “Nafaka sürecini bile bile eşimle evlendiğim sürekli hakaret, tehditler ve davalarla bu şekilde evliliğimiz devam ediyordu. Bu sürecin sonunda hakaret ve tehditlerin gerçeğe dönüştüğü 5 Haziran gününde Cebeci sahilde tatil yaparken bir anda sağ taraftan gelip saçını çekip, diğeri de tekmelerle yüzüne, vücuduna defalarca darp edildi. Bundan dolayı eşimim şoka girmesi, kendini savunamaması, etraftaki insanların koşması yani tarif edilecek bir şey değil o anda yaşanılanlar çok kötüydü. Hastane süreci, günlerce evden çıkamamış olması yani 1 ay boyunca evden çıkamadık çünkü o tehditler yavaş yavaş gerçek olmaya başladı ve bunun daha kötü bir olayla neticelenmesinden korkuyoruz. Şimdi sürekli devam eden adli süreçlerimiz vardı ve bunlara bir yenisi daha eklendi. Bu sürecin inşallah hakkaniyetli bir şekilde neticelenmesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.
“MÜVEKKİLİM ÖLÜM KORKUSUYLA YAŞIYOR”
Nafakayla ilgili yeni çözümlerin getirilmesi gerektiğini ve bununla ilgili çalışmaların olduğunu aktaran Avukat Şeyma Baltalıçam, “Müvekkilim ölüm korkusuyla yaşıyor. Eşi çok mağdur ve 2021 yılında evlendi. Burada mağdur edilen kişi de aslında bir kadın o da ikinci eş, toplumsal ve sosyolojik olayların önüne geçmek açısından nafakanın daha adaletli bir şekilde düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum bir hukukçu ve kadın olarak. 1 ay, 1 yıl, 5 yıl evli olanlar 30 yıl nafaka alıyor ve nafaka, ödeyenin ömrü kadar ya da nafaka alan kişinin evlilik yapana kadar devam ediyor. Hiçbir borç sonsuz değil nafaka dışında ve hiçbir borcun ön görülen bir hapis cezası yok ama nafakanın hapis cezası var. Bu sebeple nafakanın hakkaniyetli bir şekilde düzenlenmesi gerekiyor. Mağdurlar müvekkilim gibi şiddet gören ya da nafaka yüzünden adli süreçler yaşayan insanlar değil. Bu insanların yaşadıklarını görüp evlilikten uzaklaşan, evlenmek istemeyen ya da nikahsız birliktelik yaşayan çok fazla bu da toplumsal ve sosyolojik pek çok sorun haline geliyor. Bu sebeple eğer Türk aile yapısı sistemini önemsiyorsak bir an önce nafakayla ilgili adil bir düzenleme gerçekleşmesi gerekiyor ve bu konuda da çalışmalar olduğunu biliyoruz” ifadelerini kullandı.
(İHA)
