Film gibi çocuk kaçırma olayı
Tayland'da yaşayan bir iş kadını, Türk erkek arkadaşından olan oğlunun, babası tarafından İstanbul'da kaçırıldığı iddiasıyla polise başvurdu. Olayla ilgili her iki ülkenin dışişleri bakanlıkları devreye girerken, Türk baba ise sırra kadem bastı.
Film senaryosunu aratmayacak olay, geçen hafta İstanbul'da yaşandı. Alınan bilgiye göre, Bangkok şehrinde bir seyahat acentesi sahibi olan ve çok sayıda çalışanı bulunan iş kadını Phıtsınee Settheethavorn, 5 yıl önce Tayland'da Türkiye'den gelen turizmci ve dağcı Yalçın Ö. ile tanıştı. Yaklaşık 2 yıl önce hamile kalan iş kadını, hamileliğinin üçüncü ayında durumu Türk sevgilisine açıkladı. Çocuğun aldırılması isteğine, Budistliğe göre günah olduğu için olumsuz yanıt veren kadın, bir erkek çocuğu dünyaya getirdi.
Çocuğun doğumundan sonra birkaç kez Tayland'a giden Türk dağcı baba ise geçtiğimiz günlerde sevgilisini arayarak moralinin çok bozuk olduğunu belirtti ve kendisinden Türkiye'ye gelmesini istedi. Phıtsınee Settheethavorn'un, İstanbul'a geldikten birkaç gün sonra ev temizliği yaptığı sırada çocuğu, sevgilisi ve sevgilisinin kız kardeşi bir anda ortadan kayboldu. Çaresiz kadın, yan komşudan yardım isteyerek ülkesinin büyükelçiliğine durumu bildirdi. Büyükelçilik tarafından görevlendirilen Tayland asıllı yeminli tercüman bir kadın ve Türk eşi, anneye sahip çıktı. Vizesi yarın bitecek olan kadın ise, oğlunu kaybetmenin acısıyla gözyaşı dökerek Türk makamlarından gelecek haberi beklemeye başladı.
Doğurduğu ilk çocuğu Thanaset Settheethavorn'u Türkiye'de kaybeden 37 yaşındaki Phıtsınee Settheethavorn, "Yalçın ile 5 yıl önce tanıştım. Ben de turizm işiyle uğraşıyorum. O da hem turizm işi ile uğraşıyor hem de Uzak Doğu'yu geziyordu. Tayland'da tanıştık. Bir ilişkimiz oldu. 5 yıl boyunca Tayland'a geldiği zamanlarda görüştük. İlişki sonrasında 2 yıl önce hamile kaldım. İlk başta hamile kaldığımı söylemedim. Üçüncü aya geldiğimde kendisini arayıp hamile olduğumu söyledim. Çocuğumu hemen aldırmamı istedi. Ben de kendisine Budist olduğumu ve bize göre bunun çok günah olduğunu söyledim. O da beni sürekli arayarak, çocuğu aldırmam gerektiğini söyledi ama ben bunu kabul etmedim. Daha sonra oğlum dünyaya geldi. Yalçın, bir kaç kez oğlumuzu görmeye Tayland'a geldi" dedi.
"KIZ KARDEŞİ BANA KÖTÜ DAVRANDI"
Oğlunun babasının, Türkiye'ye döndükten sonra çok mutsuz olduğunu ve kız kardeşinin de hasta olduğunu söyleyerek çocukla birlikte İstanbul'a gelmesini istediğini anlatan acılı anne, "Hem ona moral vermek hem de çocuğu görmesi için buraya geldim. Evine gittim. 2 gün kaldıktan sonra kız kardeşi bana kötü davranmaya başladı. Evde oturduğum sırada kız kardeşi, odayı temizlememi emretti. Ben de temizliğe başladığım sırada çocuğumun sesini duymayınca diğer odaya gittim. Kız kardeşine, çocuğumun nerede olduğunu sordum. Ağabeyinin çocuğunu götürdüğünü söyledi ve kendisi de kaçıp gitti. Evde yalnız kaldım. Hemen Yalçın'ı aradım. O da, 'Şaka mı yapıyorsun? Çocuk seninle birlikte değil mi?' dedi. Kız kardeşi ile havalimanına gittiğini ancak yanında çocuk olmadığını söyledikten sonra telefonu kapattı ve sonra hiç açmadı. Mesajlarıma da yanıt vermedi. Ben de yandaki komşuya durumu anlatarak birlikte Tayland Büyükelçiliği'ne gittik. Vizem doluyor ancak çocuğumu bulmadan buradan gitmek istemiyorum. Çocuğumu çok özledim. Kıyafetlerini hep yanımda saklıyorum. Kokluyorum" dedi. İHA'ya verdiği röportaj sırasında çocuğunun kıyafetlerini okşayarak gözyaşlarına boğulan Taylandlı kadın, sevgilisinin evde unuttuğu pasaportuna el koyduğunu da söyledi.
TAYLANDLI ANNEYE TÜRK AİLE SAHİP ÇIKTI
Büyükelçilik, çocuğunun kaçırıldığı iddiasıyla polise başvuran kadını Tayland asıllı bir tercümana yönlendirdi. Yeminli mali müşavir olan Türk eşi ile birlikte çaresiz anneye destek olan tercüman bayan, karakola giderek ifade verdi. Ankara Büyükelçiliği'nin isteği üzerine polis merkezinde ifade verdiklerini belirten mali müşavir, "Büyükelçilik eşimin yardım etmesini istedi. Biz de kadının isteği üzerine gerekli işlemleri başlattık. Bir otelde kalıyordu ancak yalnız olduğu için krize girdi. Vize süresi de dolmak üzere. Gayri meşru bir çocukları olmuş. Bir anne olarak çok üzgün elbette. Polis tarafından araştırma başlatıldı. Dosyası savcılığa sevk edilecek. Tayland Dışişleri Bakanlığı ile görüştü. Onlar da Türkiye Dışişleri ile görüşüyorlar" diye konuştu.
ABD'de 14 yıl önce Türk eşi ile tanıştıktan sonra 1998 yılında evlenen Tayland asıllı Türk bayan tercüman, çocukları 4 yaşındaki Toros ve 6 yaşındaki Teoman ile birlikte iş kadınına evini açtı. Bu duruma çok üzüldüğünü dile getiren tercüman bayan, "10 yıldır Türkiye'de yaşıyorum. İşim gereği böyle olaylarla çok karşılaşıyorum. Ancak bir anne olarak bu olaya çok üzüldüm. Sürekli ağlıyor. Otelde kalamıyor. Her bir saatte bir beni arıyor. Ben de dayanamayarak evime aldım. Kadın, maddi imkanı iyi olan biri. Medeni yollardan çözmek istiyor. Erkek arkadaşı ile konuşarak çocuğunu alıp buradan gitmek istiyor. Kaç defa aradı, mesaj gönderdi ama cevap gelmedi" şeklinde konuştu.
