Fransa seçimleri: Le Pen yandaşları ne düşünüyor?

David Chazan

BBC, Flixecourt (Fransa)

Aşırı sağcı Ulusal Cephe'nin yerel yetkilisi Yvon Flahaut, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunda Nicolas Sarkozy'ye mi, yoksa François Hollande'a mı oy vereceğini sorduğumda, tiksinti duygusuyla sallıyor başını.

"Ne o, ne ötekisinin seçilecek tarafı yok. Görev olduğu için gidip kullanacağım oyumu ama boş pusula atacağım." diyor.

İlk tur seçimlerde oyların yüzde 18'ini alan Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen de, dün binlerce yandaşına, ikinci turda ne Sarkozy'yi, ne de Hollande'ı destekleyeceğini duyurmuştu.

Pazar günü yapılacak ikinci turda Sarkozy ve Hollande'ın yazgısını Le Pen'in arkasındaki 6,4 milyon seçmen belirleyecek.

Kamuoyu yoklamalarına göre, Sarkozy, kendisinden önde giden Hollande'ı geçebilmek ve ikinci kez seçilebilmek için bu oyların yüzde 80 kadarını toplamak zorunda.

Ama Yvon Flahaut ve partisindeki yandaşlarının tepkisine bakılırsa Nicolas Sarkozy, çetin bir mücadele vermek zorunda.

İhmal edilmişlik duygusu

Fransa'nın kuzeyindeki Picardie bölgesinde yer alan ve giderek köhneleşen Flixecourt yöresinin dışındaki hareketsiz dokuma tesisleri, halkın durumunu simgeliyor bir bakıma.

Flahaut, "20 yıldır burada insanlar sürekli olarak işlerini kaybetti. Politikacıların hiçbiri, yardım için en ufak bir çaba göstermedi." diyor.

İşçi yöresi olan Flixecourt'ta yaşayanlar genellikle sol eğilimli olmuş; belediye başkanı da Komünist Parti'den. Ancak yüksek işsizlik ve ihmal edilmişlik duygusu, bu komünde yaşayanları, ilginç bir şekilde aşırı sağa yöneltmiş.

Flixecourt'da, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda Marine Le Pen diğer adayların hepsinden daha fazla oy topladı. Le Pen'in Picardie bölgesinde aldığı sonuçlar, diğer tüm bölgelerde elde ettiği sonuçlardan daha üstün geldi.

Ulusal Cephe gençlik örgütünde görevli 20 yaşındaki Kevin Masse, kısa saçları ve güçlü bakışlarıyla, partinin genç yandaşlarının tipik bir örneği.

İşsiz olan Kevin, okuldan inşaat alanında mesleki diploma almış. Ama üniversiteye gidebilmesi için gereken lise bitirme sınavlarını verememiş.

"Makinist veya vinç operatörü olmak istiyorum. Ama iş bulabilmek çok zor. Para almadan staj yapılacak yer bulmak bile zor." diyor.

Flixecourt'da yaşayanların yüzde 15 kadarı işsiz. Gençler arasındaki işsizlik ise çok daha yüksek. Burada oturan birçokları gibi Kevin de, iktidardakiler tarafından terkedildiği duygusu içinde. Politikacıların seçimlerden önce gelip konuştuklarını ama geri kalan zamanlarda halkı unuttuklarını söylüyor.

Kevin, Sarkozy'nin Ulusal Cephe yandaşlarına kur yapmasından etkilenmiş görünmüyor; "yüzümüze tükürür o..." diyor.

Kaybolan değerler

Beş yıl önce Sarkozy'ye oy vermiş olanlar, şimdi ihanete uğramış hissediyorlar kendilerini. Özellikle de göçmen politikası konusunda.

Yakındaki, buğday ve arpa tarlalarıyla çevrili Conde-Folie köyündeki yerel kafede, çeşitli avcılık ve balıkçılık ödüllerinin yanı sıra, Marine Le Pen'in fotoğrafı gururla sergileniyor.

Bardaki bir adam, "Sarkozy'den nefret ediyoruz. Verdiği sözler ne olursa olsun, ona oy vermeyeceğiz." diyor.

Barın sahibi Jean-Francois Wogtysiak da aynı görüşte. Dede ve büyükanneleri Polonya'dan göç eden ve eskiden orduda asker olan Wogtysiak, bir numaralı sorunun, göçmenler olduğunu söylüyor.

"Daha fazla göçmen alacak paramız yok. Şirketlerimiz yurt dışına taşınıyor. Fransızlar için iş kalmadı." diyor.

Kırsal bölgelerde az sayıda göçmen yaşadığından, göç konusunun bu kesimlerde niçin bu denli önem kazandığını sorduğumda, Wogtysiak şu yanıtı veriyor:

"Burada iş de yok. Fransızlar ülkelerini sever. Değerlerimiz kayboluyor. Büyük şehirlerde göçün olumsuz etkilerini görüyoruz. Burada da aynı şeylerin olmasını istemiyoruz. Sarkozy ise bunu önlemek için hiçbir şey yapmadı." diyor.

Ancak diğer kent ve köylerde, ikinci turda Sarkozy'ye oy vereceklerini söyleyen kimi Le Pen taraftarlarıyla karşılaşıyorum.

Yakınlardaki Bernaville köyünde yaşayan emekli çöp kamyonu sürücüsü Gilbert Pruvot, "Solu yenilgiye uğratmak için oy kullanacağım. Boş oy atacaklar, hata yapıyor." diyor.

Yeni sağ

Kamuoyu yoklamalarına göre, Ulusal Cephe taraftarlarının yüzde 45 kadarı Nicolas Sarkozy'yi destekleyecek ama bunun, Sarkozy'ye zafer kazandırmak için yeterli olmayacağı düşünülüyor.

Ulusal Caphe'ci seçmenin yüzde 20'sinin de Hollande'a oy vermesi bekleniyor. Hollande, son günlerdeki konuşmalarında, ekonomik zorluk döneminde alınan göçmen sayısının sınırlandırılması gerektiği görüşünü kabul etmiş görünüyor.

Hollande, Sarkozy tarafından uygulamaya sokulduğunda karşı çıkmış olduğu burka ve nikab yasağını kaldırmayacağını da söylüyor.

Flixecourt'tan bir saat bile tutmayan uzaklıktaki, daha varlıklı Eu kasabasında, antikacı ve Ulusal Cephe'nin faal üyelerinden Christian Mandrosse, kendisinin de iki adaydan hiçbirine oy vermeyeceğini söylüyor.

Mandrosse, Ulusal Cephe'nin stratejisinin, Sarkozy'ye seçimi kaybettirmek olduğunu; Halk Hareketi Birliği'nin (UMP) çökmesinin umulduğunu belirtiyor ve sürdürüyor:

"Eğer François Hollande kazanırsa, UMP tam bir kargaşa içine düşecek. Her yerde kavga kopacak ve tabii bu bizim işimize yarayacak. Zira ilerde Yeni Sağ'ın karşısında Sosyalistler bulunacak. Yeni Sağ da bundan böyle UMP değil, belki Ulusal Cephe olacak." diyor.

Ancak Marine Le Pen'in François Hollande'ı fazla destekler görülmesi de, inanılırlığını sarsabilir.

Kevin Masse, ilk turda Le Pen için oy kullanan babasının, ikinci turda Hollande'a oy verecek olmasından dehşete düşmüş görünüyor; "herhalde Sarkozy daha az zararlı olacaktır" diyor.

Ancak partinin üst kademelerinden gelen mesaj bu yönde değil...

Dün Paris'te, Jeanne d'Arc heykeli öününde düzenlenen mitingde konuşan Marine Le Pen, kendisinin adaylardan hiçbirine oy vermeyeceğini söylerken, taraftarlarına, vicdanlarının sesini dinleyerek oy kullanmalarıni tavsiye etti.

Bundan on yıl önce babası ve aşırı sağ adayı Jean-Marie Le Pen de, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda benzer bir oy oranı elde etmişti.

Gelecek neyi gösteriyor?

Ancak 2007 seçimlerinde, Sarkozy, geleneksel olarak aşırı sağın gündeminde olan göç ve göçmenler sorunu çevresinde odaklaşan bir kampanya yürüterek Ulusal Cephe'yi etkisiz hale getirdi.

Bu defaysa Marine Le Pen, partinin verdiği mesajları daha ılımlı hale getirdi, partinin görüntüsünü yumuşattı. Le Pen'in yandaşları, liderlerinin halk arasındaki desteğini artırmaya ve yeni bir siyasi güç olmaya devam edeceği inanında.

Antikacı Christian Mandrosse, "Artık geleceğe bakıyor ve Haziran'daki parlamento seçimlerinde sandalye elde etmeyi umuyoruz." diyor.

Picardie bölgesinde pek çokları, Fransa'nın ekonomik sorunlarından, göçmen politikasını, euro'yu ve uluslararası mali piyasaları sorumlu tutuyor.

Euro yüzünden fiyatların yükseldiğine inanıyor, avlanma ve balıkçılık alanlarında sınırlamalar getiren Avrupa Birliği kurallarına tepki gösteriyorlar.

Marine Le Pen, Fransa'yı euro'dan çıkaracağını söylüyor.

Le Pen'e bu bölgede destek kazandıran diğer sözleriyse, yollardaki hız kameralarını kaldırma ve hız yapma yüzünden ehliyetlerden puan düşürme uygulamasına son verme taahhütleri oldu.