1.Bir yıl kuralını uygulayın.

Kıyafetlerinizi tek tek inceleyin. Eğer o kıyafeti bir yıldır giymediyseniz büyük ihtimalle ilerleyen zamanlarda da kullanmayacaksınız... Basit ama etkili kural ile dolabınızdaki fazlalıkları fark edebilirsiniz. Belki bazı kıyafetleriniz duygusal bir değere sahiptir. Onlar için zamana bakmanıza gerek yok. Ama geri kalanlar sadece yer kaplar! Giymediğiniz parçalar dolabınızdan ayrıldığı zaman dolabınızda bir hafiflik olur. Burada önemli olan dürüst olmanız. “Bu kıyafeti giymedim ve giymeyeceğim!”
2.Kıyafetleri kategorilere ayırın.

Şimdi fazlalıklardan kurtulduğumuza göre sıra onları kategorilere ayırmaya geldi. Dolaptaki kıyafetlerin tümünü çıkartıp onları türlerine göre gruplandırın. Pantolonlar, kazaklar, tişörtler, etekler... Hepsini ayrı ayrı yığınlar olarak tutun. Böylece kategorilerde nelere ihtiyacınız olduğunu ya da olmadığını görebilirsiniz. Ayrıca böyle bir düzenleme sayesinde kombin oluşturmak daha kolay olur.
3.Kıyafetleri yenileyerek dolaba yerleştirin.

Kategorilere ayırdığınız kıyafetleri kırışık bir şekilde dolaba geri koymamalısınız! Dolaba baktığınız zaman düzen ve nizam görmek istiyorsanız Philips 5000 Serisi Buharlı Düzleştirici ile kıyafetlere harika dokunuşu yapabilirsiniz. Hızlı ısınma ve güçlü buhar özelliği sayesinde birkaç dakika içinde kırışıklıkları açabilir ve kumaşın doğal dokusuna zarar vermeden kıyafetinizin düzgün görünmesini sağlar. Ayarlanabilir başlığı ile pratik bir kullanımı olan Philips 5000 Serisi Buharlı Düzleştirici sayesinde dolabınız sadeleşirken, geride kalan kıyafetlerinizi özenle tutmalısınız!
4.Tarzınızı gözden geçirin.

Sıra geldi dolaba geri yerleştirmeye! Artık nasıl bir tarzınız olduğuna bakmalısınız. Geçmişte sizi yansıtan bir parça, bugün enerjinize uymayabilir. Bu yüzden tarzınızı ve kıyafetlerinizi gözden geçirerek birbiri ile uyumlu olup olmadığına bakmalısınız. “Artık bu ben değilim.” dediğiniz kıyafetleri kenara ayırabilirsiniz. Bu durum geçmişten bir kopuş değil. Kendini yenileme ve güncelleme! Dolabının sizin enerjinizi yansıtmasını istiyorsanız tarzınızı belirlemelisiniz.
5.Ayırdıklarınızın iyi durumda olanlarını paylaşın ya da bağışlayın.

Giymediğiniz ama hala iyi durumda olan kıyafetlerinizi başkaları ile paylaşmak ya da bağışlamak dolabınızı hafifletmek için harika bir yöntem. Eşyalarının ikinci bir yaşam bulması sizi hem fiziksel hem de duygusal olarak rahatlatır. Paylaşım sadeleşmenin en tatlı adımlarından biridir.
6.Sevdiğiniz parçaları koruma altına alın.

Ayıklama sadece gereksizleri eleme değildir. Aynı zamanda sevdiğiniz parçaları da öne çıkarır. Gerçekten sevdiğiniz kıyafetleri seçerek dolabınızda görünür olan kısma yerleştirebilirsiniz. Böylece sabahları hazırlanmak kolay olur. Ayrıca dolabınıza bakan bir kişi direkt sizin tarzınızı gösteren bir parça ile karşılaşır!
7.“Belki” tuzağına düşmeyin.

Sıra geldi minik tüyolara ve uyarılara! “Belki bir gün giyerim.” cümlesi en büyük düşmanlarımızdan biridir. Dolabın karışmasının en büyük nedeni olabilir. Eğer o kıyafeti uzun süredir giymediyseniz büyük ihtimalle giymemeye devam edeceksiniz. Bu düşünceyi fark etmek sadeleşmenin en zor adımı olabilir. Ama bu adımı attıktan sonra özgürleşeceksiniz ve sizi yansıtmayan parçalara elveda diyeceksiniz!
8.Kapsül dolap mantığını deneyin.

Kapsül dolap ne demek? Az sayıda ama çok yönlü parçaları kullanmaktır. Bu parçalarla hem sade hem şık kombinler yapabilirsiniz. Her sabah ne giyeceğinizi düşünme derdinden de sizi kurtarır. Renkler ve kumaş seçeneklerini klasik tutarak etkili bir dolap oluşturabilirsiniz. Burada nicelikten çok nitelik önemli! Ayrıca alışveriş yaparken daha bilinçli olmaya yöneltir. Tabi, tarzınız kapsül dolap mantığına uymayabilir. Bu öneriyi sadece dolap karmaşasından kurtulmanıza yardımcı olur diye paylaştık.
9.Dolap düzenlemeyi alışkanlık haline getirin.

Ayıklama işlemini sadece bir defalık görev olarak görmemelisiniz. Süreklilik isteyen bir alışkanlık olduğunu unutmayın! Yeni aldığınız parçaları bir süre giydikten sonra gerçekten sevip sevmediğinize karar verin. Dolabınıza girecek her eşyanın bilinçli bir şekilde seçilmesi gerekir. Tekrardan karmaşaya düşmek istemiyorsanız düzenlemeyi alışkanlık haline getirmelisiniz.
10.Süreci keyifli hale getirin.

Alışkanlık edinmek zordur. Bu yüzden acı çektiğiniz bir süreç olarak görmemelisiniz. Dolabınızı ayıklamak bir tür farkındalık yolculuğudur. Her bir çekmece ya da askı geçmişten minik hikayeler taşır. Parçaları ayırırken görevdeymiş gibi hissetmek yerine zamanda yolculuğa çıkabilir ya da tarzınız hakkında analiz yapabilirsiniz. Arkada hafif bir müzik, bir fincan kahve ile süreci keyifli bir hale getirebilirsiniz!