Halk arasında bilinen adı ile grip (influenza) hastalığının genellikle yüksek ateş, halsizlik, baş ağrısı ve vücutta kas ağrıları ile kendisini gösterdiğini belirten Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cihangir Özkınay, "Grip virüsünün genetik yapısı çok kolay bir şekilde değişebildiğinden, her yıl dünyada değişik virüslerin yaptığı salgınlar meydana gelmektedir. Kişi hangi tip virüs ile hastalanmışsa, vücuda o tipe karşı kalıcı koruyuculuk kalır. Gribe karşı korunmada kullanılan aşılar daha önce salgın yapan tiplere göre hazırlanmış aşılardır ve aşıdaki mikrop tipi salgın yapar ise koruyucudur. Aşının içinde olmayan virüs tipi ile oluşan salgınlarda koruyuculuk ya hiç olmaz yada çok zayıftır" dedi.
Grip virüsünün her yıl değişebilen özelliği ve aşının korumadaki yetersizliğini dikkate alındığında, grip aşısı uygulamalarında dikkatli olunması gerektiğini açıklayan Prof. Dr. Özkınay, "Grip aşısının yüksek risk gruplarına yapılması önerilir. Yüksek risk grubu ise 65 yaşın üzerindekiler, çocuklar, sağlık çalışanları, riskli hasta grubu ile teması olabilen kişiler, bakımevlerinde çalışanlar sayılabilir" diye konuştu.
Sağlıklı ve normal çocuklara özel durumlar dışında tek veya grup halinde aşı yapılmasının gerekli olmadığını belirten Prof. Dr. Özkınay, "Bir uzmana danışmadan aşı yapılmamalı ve yaptırılmamalıdır. Sağlıklı çocukları aşılamadan daha önemlisi, hastalıktan korunmayı hem çocukların hem de yetişkinlerin öğrenmesidir" dedi.