HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Hedef, şeffaf bankacılık sistemi

İSTANBUL (İHA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, hazırlanan yeni bankacılık kanun tasarısının etkin ve şeffaf bir bankacılık sistemini oluşturmayı hedeflediğini söyledi.

Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) 47. Olağan Genel Kurulu Toplantısı Sabancı Center'in Hacı Ömer Konferans Salonu'nda yapıldı. Toplantıya Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, TBB Başkanı Ersin Özince ve diğer üyeler katıldı.

Genel kurulun açılış konuşmasını yapan Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, geçmiş yıllara kıyasla bankacılık sektörünün daha güçlü sermaye yapısıyla güven verdiğini, ancak tüm olumlu gelişmelere rağmen bankacılık sektörünün menkul kıymet portföyü ağırlığını koruduğunu söyledi. Şener, finansal sisteme olan güvenin giderek arttığına değinerek, "Güvenin artması uluslararası kuruluşların Türkiye'deki bankalara yönelmesini sağlamıştır. Bunun da örnekleri mevcuttur. TSMF'ye devredilen bankaların alacaklarını tahsil edecek düzenlemeler getirilmiş ve bu düzenlemeler ilk olarak İmar Bankası ile başlamıştır. TMSF ile BDDK idari olarak birbirinden ayrılmıştır" dedi.

Mevcut Bankalar Kanunu'nu yürürlükten kaldırarak yepyeni bir kanunu TBMM'ye sunmayı planladıklarını ifade eden Abdüllatif Şener, "Bu kanun hükümetin programında belirtildiği üzere etkin ve şeffaf bir bankacılık sistemini oluşturmayı hedefliyor. Bu kanunun tasarısının oluşturulmasında; Avrupa Birliği direktifleri, ulusal program, hükümetin plan ve programları, AB üyesi ülkelerin kanunları, uluslararası standartlar, uluslararası otoritelerce kabul edilen kriterlerden yararlanılmış, şeffaflık ilkesi içerisinde kaleme alınmıştır" diye konuştu.

"BANKACILIK SEKTÖRÜ TOPARLANIYOR" Olağan genel kurulda konuşan TBB Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince de, Türkiye ekonomisinin 2003 yılındaki gelişmelerini değerlendirdi. Özince, "Türkiye ekonomisi 2003 yılında yüzde 5.9 oranında büyümüştür. Sabit fiyatlarla GSMH ve dolar bazında kişi başına gelir tarihsel olarak en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bankacılık sistemi 2003 yılında da toparlanmaya devam etmiş, toplam aktiflerde küçülme durmuş, son çeyrekte yavaş da olsa büyüme olmuştur. Türkiye'de faaliyet gösteren banka sayısı 2004 Mayıs itibariyle 49'dur. Özkaynaklar 25 milyar doları aşmış, özkaynakların toplam aktiflere oranı 2.1 puan artarak yüzde 14.2'ye yükselmiştir. Serbest özkaynakların toplam aktiflere oranı ise yüzde 1.7'den yüzde 6'ya yükselmiştir. Uzun yıllar süren yüksek ve kronik enflasyon ortamı finansal kaynakların sağlıklı olarak büyümesini, verimli olarak kullanılmasını, özel sektör yatırımlarının artmasını, piyasa mekanizmasının çalışmasını ve uluslararası rekabet gücümüzü olumsuz yönde etkilemiştir" dedi.

"YASALARA UYMAYANLAR CEZALANDIRILMALI" Türkiye'de finansal hizmetlere olan talebi olumsuz etkileyen faktörler arasında uzun soluklu istikrarın sağlanamaması, yüksek enflasyon, işlemler, finansal araçların vergilendirilmesinde tercihleri etkileyen ciddi farklılıklar olduğuna işaret eden Özince, "TBB banka sahipliği veya bankacılık mesleği ile asla bağdaşmayan Bankalar Kanunu'na diğer yasa ve bankacılık ilke ve teamüllere aykırı hareket eden, ülkeyi büyük zararlara uğratan bankaların hakim ortaklarının ve yöneticileri, bunların yanısıra bu bankaların lisansların verilmesinde işlemlerinin izlenmesinde denetlenmesinde ve denetimler doğrultusunda disipline edilmesinde ihmali görülen tüm sorumluların yasalara göre cezalandırılmalarını, yasalara aykırı olarak kullandıkları banka kaynaklarını ve zararlarını tazmin etmelerini, bunun için yasalarda eksiklikler ve boşluklar varsa bunların giderilmesini istiyoruz" diye konuştu.

En önemli görevlerinin TL ve Türk bankacılık sistemine olan güvenin korunması olduğuna değinen Özince, tasarrufların büyütülerek finansal araçlara olan talebin arttırılması, para piyasaları yanında, sermaye piyasanın büyütülmesi, kaynakların etkin ve verimli olarak kullanılması, temel bankacılık ilke ve kurallarına uyulması, risklerin doğru tespit edilmesi gerektiğini söyledi.

"BANKACILIK KANUN TASARISI" Özince konuşmasında, "Tasarruflarımızı arttırmak zorundayız. Bütçe açığını daha düşük seviyeye çekmek zorundayız. Mali disipline dayalı olarak enflasyonla mücadeleyi kararlılıkla sürdürmeliyiz. Yaptığımız bunca fedakarlık ve çektiğimiz bunca sıkıntıya rağmen henüz iyileşmenin başındayız, bunu unutmayalım. Mümkün olan en kısa sürede kredi notumuzu yatırım yapılabilir ülke konumuna getirmeliyiz. Avrupa Birliği'ne ekonomik anlamda uyum sağlamanın iki temel koşulu olan; işleyen bir piyasa ve bu piyasalarda rekabete dayanıklı kurumların oluşturulmasına çaba sarfetmeye devam etmeliyiz" dedi.

Bankalar kanununda değişiklik yapan taslağa da değinen Özince, "Bankalar Kanununun serbest piyasa kurallarıyla uyumlu liberal bir yaklaşımla ve gelişmiş finansal sektöre sahip ülkeleri örnek alan bir yapıda olmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

SEÇİMLER Yapılan konuşmaların ardından sosyal ve sektörel katkı projeleri üyelere aktarıldı. 2004 ve 2005 bütçe raporu ve faaliyet raporunun okunmasının ardından yönetim kurulu ve denetçi üyelerin seçimine geçildi. TBB 2002 yılında yapılan değişikliğe göre yönetim kuruluna ticari bankalardan yıl sonu bilançolarına gumıştır. Bankacılık öre aktif toplamları en büyük ilk 10 bankadan oluşan toplam 8 üye, aktif toplamları itibariyle ilk 10 bankadan sonra gelen ticari bankalardan oluşan gruptan 3 üye, mevduat kabul etmeyen bankalar grubundan 1 üye, sermayelerinin yüzde 51'inin fazlası yabancılara ait olan bankalar ile Türkiye'de şubesi bulunan yabancı bankalar grubundan 1 üye seçiliyor. Denetçi üyeler ise ilk 10 banka arasından 1 üye, bu bankaların dışında kalan ticari bankalardan 1 üye ile, mevduat kabul etmeyen bankalardan grubundan 1 üyenin seçimiyle belirleniyor. Statü gereği yönetim kurulu başkanının genel kurul yerine yönetim kurulu tarafından yönetim kurulu üyesi bankaların genel müdürleri arasından seçim yapılıyor. Bu da yönetim kurulu başkanı genel kurulu takiben yönetim kurulunun yapacağı ilk toplantıda belirleniyor.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler