SOFYA (İHA) - 13 Şubat 2004 tarihinde Karadeniz'de kötü hava şartları nedeniyle batan Kamboçya bandıralı kuru yük gemisi Hera ile ilgili Bulgar basınında ilginç iddialar öne sürülüyor.
Bugünkü sayısında manşetten "Türkiye, Hera'yı çıkarmamıza izin vermiyor" başlığı altında bir haber yayınlayan Monitor gazetesi, Başsavcı Boris Velçev'in sözlerini aktararak Türk yetkililerinin soruşturmanın devamı için geminin çıkartılması gerekmediği görüşünde olduğunu belirtiyor. Ancak batan geminin Karadeniz'den çıkarılmak istenmemesinin başka nedenlere dayandığını yazan Monitor, çıkarma işleminin pahalıya mal olacak olması ve de geminin çıkarılma sırasında Boğaz'da deniz trafiğini ciddi şekilde engelleyeceğinden Türk yetkililerin gemiyi çıkarmak istemediğini kaydediyor. Kazada ölen denizcilerin yakınlarının Cumhurbaşkanına, Başbakana ve Parlamentoya daha önce gönderdikleri bir mektupta Hera gemisinin batma sebebinin Türk denizaltısıyla çarpmasını gösterdiklerini hatırlatan gazete, iki Avrupa Parlamentosu milletvekilinin de bu yönde iddiaları olduğunu yazıyor. Monitor gazetesi, Ekim 2004 yılında Elen Flotr ve Monica Frasoni adlı AP milletvekillerinin Avrupa Komisyonu'na bir mektup sunarak, geminin batma anında aynı yerde 2 Türk 1 de Rus denizaltısının bulunduğunu gösteren uydu fotoğraflarının ellerinde olduğunu iddia ettiklerini yazıyor.
UKRAYNA"DAN YOLA ÇIKTI
Hera kuru yük gemisi, Ukrayna'nın Yujniy Limanı'ndan yüklediği 11 bin 750 ton kömürü Diliskelesi'ne getirmek için yola çıktığında; meteoroloji yetkilileri Karadeniz"de fırtına uyarısında bulunuyordu. Uyarıdan sonra yoğun kar yağışı ile birlikte kar fırtınası başladı. 12 Şubat günü İstanbul trafiğini felç eden kar fırtınası Boğaz'daki görüş mesafesini de yarım mile kadar düşürdü. Yoğun akıntıyı da göz önüne alan yetkililer, saat 14.00'te Boğaz'ı her iki yönden geçişe kapattı. Ancak bu defa da Boğaz girişinin yakınındaki küçük gemiler güç durumda kaldı. Bunun üzerine yetkililer, zor durumdaki 80-110 metre arasında 45 gemiyi Boğaz'dan geçirmeye karar verdi. Kılavuz kaptanlar küçük motorlarıyla denize açılarak gece boyunca gemileri Kumkapı'ya ulaştırmaya başladı.
NASIL BATTI
13 Şubat sabahı saat 08.00'de Hera'dan telsiz mesajı geldi. Mesajda kaptan, Boğaz girişine 20 mil mesafede olduğunu bildiriyordu. Hera'ya gemilerin sırayla girdiği, sıra beklemesi söylendi. Zira Hera 140 metre boyuyla Boğaz'dan içeriye alınacak öncelikli gemiler arasında değildi. Ancak kaptan geri dönemediğini bildirerek tehlike sinyali verdi. Ardından da saat 12.23'te gemiden "baş taraftan su aldığı" mesajı geldi. Kaptan kurtarma talebinde bulunmadı, sadece römorkör istedi. Buna rağmen arama-kurtarma ekipleri Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı bir römorkörle hemen yola çıktı. Ancak olayı yakından izleyen Bulgar gemisi Vejen'in Kaptanı Yavor Milanov, Hera'nın baş taraftan su aldığı mesajından sadece 9 dakika sonra 140 metrelik geminin alabora olarak battığını rapor etti. Boğaz girişinin 7.5 mil açığında, Eşek Adası'nın 5 mil kuzeyinde, Türkeli Feneri açıklarında 73.5 metreye gömülen Hera ile birlikte hepsi 24 yaşının altında olan 17'si Bulgar, 2'si ise Ukraynalı 19 mürettebatını da karanlık sular yuttu. Eşek Adası'nın 5 mil kuzeyi. Mevkisi enlem ve boylam olarak: 41 19.4 Kuzey; 029 13 27 Doğu. Burada Hera 73,5
Metre derinlikte, sancağına yatık vaziyette duruyor.
ÇIKARILMASI PAHALIYA MAL OLACAK
Kazanın ardından yapılan hesaplamalarda batığın çıkarılma masrafının 1.5 milyon dolar olduğu belirlendi. Hemen harekete geçen Türk makamları da gemiyi 5 milyon dolara sigortalayan İngiliz Terra Nova Protectionk Şirketi'ne çağrıda bulunarak 1.5 milyon doları üstlenmesini istedi. Ancak şirket bu talebe duyarsız kaldı. Bunun üzerine İstanbul Çevre İl Müdürlüğü İngiliz sigorta şirketine ilk etapta 145 milyar lira ceza kesti. Sigorta şirketi yine herhangi bir adım atmadı. Bu durum üzerine İstanbul Çevre İl Müdürlüğü 290 milyar lira daha ceza kesmek için harekete geçti.
KAZADAN SONRA İKİ ÜLKE BASINI Hera'nın batmasından sonra Bulgar basınında yaşanan tartışmalarda daha çok geminin teknik olarak iyi durumda olmadığı ve tamirinin defalarca ertelenmiş olduğu öne çıkarılırken Türk basınında "Geminin Boğaza alınmadığı için zor durumda kaldığı" şeklinde görüşler ortaya atıldı. Kazada 17 denizcisini kaybeden Bulgaristan basını şu ana kadar geminin Boğaz'a alınmadığı için zor durumda kaldığı yönünde iddialar yer almadı, ancak ölen denizcilerin yakınları Hera gemisinin bir Türk denizaltısıyla çarpışması sonucu battığını savunmaya devam ediyor.