HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

İmralı'dan Türkiye'ye 2 protokol önerisi

Abdullah Öcalan, “Gelişecek süreç, bir devlet projesidir sadece Hükümetin değildir. Önümüzdeki sekiz ay çok önemlidir" dedi.

İmralı'dan Türkiye'ye 2 protokol önerisi

İmralı’da hükümlü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan, Kürtlerin kendi anayasa taslaklarını oluşturabileceğini, bu çerçevede CHP ile görüşülebileceğini dile getirerek “Gelişecek süreç, bir devlet projesidir sadece Hükümetin değildir. Önümüzdeki sekiz ay çok önemlidir. ‘AKP dışında bir alternatif de yok’ diyenlere geliyorum. Bir süredir CHP’yi izliyorum. Baykal etkisi hala var ancak Kılıçdaroğlu’yla birlikte CHP’de bir değişim işaretleri de var, bu gerçekleşir mi bilemiyorum. Bu nedenle CHP ile görüşülmeli. Türkiye-Devlet AKP’den ibaret değildir. Evet AKP devlette örgütlenmiş ama devletin tamamı AKP değildir. Burada yapılan görüşmeler devlet adınadır. Kimsenin korkmasına gerek yok, bu bir devlet projesidir” diye konuştu. Öcalan, kendisiyle yapılan görüşmelerin sonucunda “güvenlik” ile “demokratik haklar ve anayasa” başlıklı protokollerin seçimden sonra Meclis’e sunulabileceğini dile getirdi.

“SORUN ANCAK BURADA ÇÖZÜLÜR”

Öcalan’ın avukatlarıyla yaptığı görüşmede yaptığı değerlendirmeler Fırat Haber Ajansı’nda yayımlandı. Kendisiyle yapılan görüşmelerden büyük beklenti olduğunun belirtildiğini ifade eden Öcalan, “Gördüğünüz gibi işler geldi bana düğümlendi. Ben böyle olacağını aslında çok önceden söylemiştim. Ben 99’da durumumu ‘çarmıhtaki adam’ olarak değerlendirmiştim. Aslında bu hala devam ediyor. Buna rağmen büyük bir çaba içerisindeyim. Dünyada en az bilgilendirilen kişi benim ama en küçük bir bilgi kırıntısıyla en detayına kadar yorumlayabiliyorum. Zor koşullardayım ama hala ilk günkü gibi canlıyım, diriyim, sorumluluğumun farkındayım, bu nedenle öyle çok şikayetçi de değilim. Başbakan ne yapmaya çalışıyor? Bu kadar dış seferler neyin nesi? Dışarıda ne var, sorun ancak burada çözülür” diye konuştu.

“TÜRKİYE’NİN BÜTÜNLÜĞÜ İÇİNDE ÇÖZÜM ARIYORUZ”

Türkiye’nin bütünlüğü içinde soruna çözüm aradıklarını ve “bölücü” olmadıklarını söyleyen Öcalan, “Kardeşlik anlayışımız, birlik anlayışımız stratejiktir. Bu topraklar üzerindeki medeniyetler bizim katkılarımızla inşa edilmiştir, atalarımızın bunda çok emeği var” dedi.

Kendisiyle yapılan görüşmelerin sonucunda “güvenlik boyutu-protokolü” ve “demokratik haklar ve anayasa boyutu-protokolü” olarak ele aldığını kaydeden Öcalan, şöyle konuştu:

“Bunun içinde yasal zemindeki durum var. Bu şekilde protokollerin, seçimlerden sonra oluşacak parlamentoya sunulabilir. İki komisyon oluşturulabilir: biri Anayasa Hazırlık Komisyonu olabilir, şimdi mecliste bulunan komisyonu kast etmiyorum. Onun rolü ve görevi ayrıdır. Bahsettiğim komisyonu yeni anayasa ile ilgili tartışmalardan sonra çıkacak sonuca göre oluşan taslağı seçimden sonra oluşacak yeni parlamentoya sunulabilir.

İkincisi ise Hakikatleri araştırma komisyonu olabilir. Bu komisyon ise işte bu Hakkari gibi bütün faili meçhul olayları, Ergenekon’u araştıracak, inceleyecek sorumlularını ortaya çıkarabilir. Süreç böyle işleyebilir. Önümüzde sekiz ay var. Bu sekiz ayı heba etmeyelim.”

“KİMSENİN KORKMASINA GEREK YOK, BU BİR DEVLET PROJESİDİR”

Öcalan, Kürtlerin kendi anayasa taslaklarını oluşturabileceğini dile getirirken bu çerçevede CHP ile görüşülebileceğini söyledi. Kılıçdaroğlu’nun “seçimi beklemeden yeni anayasa yapalım” yaklaşımını anlamlı gördüğünü belirten Öcalan, “Gelişecek süreç, bir devlet projesidir sadece Hükümetin değildir. Önümüzdeki sekiz ay çok önemlidir. ‘AKP dışında bir alternatif de yok’ diyenlere geliyorum. Bir süredir CHP’yi izliyorum. Baykal etkisi hala var ancak Kılıçdaroğlu’yla birlikte CHP’de bir değişim işaretleri de var, bu gerçekleşir mi bilemiyorum. Bu nedenle CHP ile görüşülmeli. Türkiye-Devlet AKP’den ibaret değildir. Evet AKP devlette örgütlenmiş ama devletin tamamı AKP değildir. Burada yapılan görüşmeler devlet adınadır. Kimsenin korkmasına gerek yok, bu bir devlet projesidir” diye konuştu.

“KÜRTLER DEMOKRATİK ÖZYÖNETİMLERİNİ İNŞA EDECEKLER”

Şu an bir “geçiş süreci” yaşandığını öne süren Öcalan, “Ben demokratik özerkliği Kürtlerin özgürlük alanı olarak ele alıyorum. Demokratik özerklik daha önce de belirttiğim gibi etnisiteye ve coğrafi sınırlara dayanmaz. Bu bir özyönetimini oluşturmadır. Demokratik Özerklikle Kürtler kendi demokratik özyönetimlerini inşa edecekler. Bu bir savaş ilanı falan da değildir, demokratik bir inşa, demokratik örgütlenme faaliyetidir. Bu her alanda yaygınlaştırılır, spor kulüplerinden tutalım kooperatiflere kadar, toplumun her alanı örgütlenir” dedi.

“TÜM KÜRTLERİ KAPSAYAN ORTAK SAVUNMAYI OLUŞTURMAK GEREKİR”

Türkiye’de Kürt sorunu çözülmeden Kuzey Irak’taki sorunun da çözülmeyeceğini söyleyen Öcalan, “Kuzey’deki sorun çözümlenmeden Güney’deki sorun çözümlenemez, hiç kimse güvende olamaz. Güneydekilerin bunu anlamaları iyi. Tehlikenin tüm Kürtleri kapsadığını, büyük olduğunu görmeleri lazım. Bunun için Ulusal Konferans diyorum. Tüm Kürtleri kapsayan ortak temsiliyet, ortak savunmayı oluşturmak gerekir” diye konuştu.(ANKA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler