Libya lideri Muammer Kaddafi, son günlerde eylemlere sahne olan Yeşil Meydan'da yandaşlarına hitap etti.
Meydanı geçmiş günlerin aksine, Kaddafi posterleri ve yeşil Libya bayrakları taşıyan binlerce kişi doldurdu.
Kaddafi, toplanan kalabalığa Libya'nın gerçeğini protestocuların değil kendilerinin yansıttığını söyledi.
Kendisinin cumhurbaşkanı olmadığını, devrim lideri sıfatıyla istifa edilmesi söz konusu olmayan bir makamda bulnduğunu vurguladı; ülkeyi savunmak için 'şehit olmaya' hazır olduğunu savundu.
Olaylardan bir grup serserinin sorumlu olduğunu öne süren Kaddafi, bu kişilere uyuşturucu ve silah verildiğini iddia etti.
Süpergüçlerin kendisini görevden ayrılmaya zorlayamayacağını bildiğini savundu; "Biz Libyalılar geçmişte ABD ve İngiltere'ye direndik, yine teslim olmayacağız" dedi.
Libya liderinin televizyondan canlı yayınlanan konuşmasını 1986'da batılı ülkelerin bombaladığı eski sarayından yaptığı bildiriliyor.
Libya lideri duruma hakim olduğunun altını çizdi.
Reuters haber ajansı Libya'nın doğusundaki Tobruk bölgesinin Kaddfi'nin kontrolü altında olmadığını bildiriyor.
Ajans, Mısır sınırından giriş yapanları, silahlı Kaddafi karşıtlarının karşıladığını haber veriyor.
Başkent Trablus'ta ise son iki günde giderek alevlenen şiddet ardından bugün durumun nispeten sakin görünüyor.
Sokaklar nispeten sakin olsa da ekmek ve benzin için kuyruklar oluşuyor. Bununla birlikte pek çok kuruluş çalışmıyor ve dükkanların çoğu da kapalı.
Sokaklarda yangın ve yağma olaylarının izleri görmek mümkün.
BM toplandı Libya'da gerginlik sürerken, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi TSİ 16.00'da kriz konusunda görüşmelere başladı.
Arap Birliği de aynı amaçla Kahire'de toplanıyor.
BM diplomatları öncelikle, toplanmaları için Libya'nın Daimi Temsilci Yardımcısı İbrahim Dabbaşi'nin yaptığı talebin meşru olup olmadığına karar verecek.
Dabbaşi ve temsilcilikteki diğer diplomatların çoğu dün artık Muammer Kaddafi hükümeti adına çalışmadıklarını, halkı temsil ettiklerini açıklamıştı.
Bu yetkililer Kaddafi'nin devrilmesi çağrısında da bulundu.
Bu koşullar altında Dabbaşi'nin toplanma çağrısı geçersizse, diplomatlar bu kez kendileri bir toplantı çağrısı yapıp yeniden bir araya gelecek.
Ülkeyi 42 yıldır yöneten Albay Muammer Kaddfi'nin muhaliflerine karşı tank, helikopter ve savaç uçaklarını kullandığı bildiriliyor.
Alman büyükelçi Peter Wittig "uygulanan şiddetin boyutlarının şok edici" olduğunu söyleyerek Güvenlik konseyi'nin net bir mesaj vermesini istedi.
Libya'nın ABD büyükelçisi Kaddafi'ye görevden ayrılma çağrısı yaparken, Hindistan ve Bangladeş büyükelçileri görevlerinden istifa etti.
İnsan Hakları İzleme örgütü son iki gündeki olaylarda en az 62 kişinin öldüğünü bildiriyor.
Soruşturma çağrısı BM İnsan Hakları Yüksek Temsilcisi Navi Pillay, Libya'da hükümet karşıtı protesto düzenleyenlere karşı saldırılarla ilgili uluslararası soruşturma açılması çağrısı yaptı.
Pillay, halka yönelik saldırıların, insanlığa karşı suç kapsamında değerlendirilebileceğini belirtti.
Birleşmiş Milletler temsilcisi ayrıca sivillere yönelik savaş uçakları, makineli tüfekler ve keskin nişancılarla saldırı haberlerini de kınadı bu saldırıların derhal durdurulmasını istedi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban-Ki Moon Libya Cumhurbaşkanı Muammer Kaddafi'yi telefonla aradığını, ülkede şiddet olaylarının artmasından duyduğu kaygıyı kendisine ilettiğini söylemişti.
Libya yönetimi ise güvenlik güçlerinin ülkeyi, 'çoğu yanlış yönlendirilmiş gençlerden oluşan terörist çeteler' olarak nitelendirilen hükümet karşıtı güçlerden temizleyeceğini belirtiyor.