Akşam üzeri, güneşin batmak üzere olduğu saatlerdi. Duhok'tan Erbil'e kadar yollarda gördüğümüz onlarca kamyondan beşi yol kenarında duruyordu. Plakaları Türkiye'nin çeşitli şehirlerinden geldiklerini gösteriyordu. Şöförleri araçlardan inmiş sohbet ederken gördük. Bir yandan sıcak, diğer yandan bütün gün direksiyon sallamanın verdiği yorgunlukla, birinin boynunda artık terden ıslanmış bir havlu, üzerlerinde yol yorgunu bir tişört ya da gömlek, iki gün boyunca yollarda yaşadıklarını konuşuyorlardı.
IŞİD tehdidi yolu açtırdı
Burası Akra - Berderaş yoluydu; Irak'ta Süleymaniye veya Erbil'e yük indiren kamyoncuların Zaho'ya, oradan da Türkiye'ye geçmelerini sağlayan yol. Olağan günlerde kamyonların saat geceyarısını göstermeden bu yolda gitmeleri yasak. Ancak gece yarısından sonra ağır vasıtaların bu yolu kullanmasına izin veriliyor. Gündüz saatlerinde bu yolu kullanamayan kamyoncular bu nedenle Musul üzerinden giden yolu kullanıyorlardı. Fakat bu sefer durum farklıydı. Bölgesel Kürt yönetimi, IŞİD'in silahlı militanlarının bölgede neden olduğu riskler nedeniyle kamyoncuların gece yarısından önce Akra-Berderaş yolunu kullanmalarına izin verdi.Kamyoncu Ali Çevik, 2003'teki savaşta bile bu kadar büyük bir endişe duymadığını anlattı.[Fotoğraf: Güray Ervin/Al Jazeera Türk]
Musul'dan geçmek tehlikeli
Bu beş kamyonun şöförü sadece yol kenarında değil, yolda da birbirlerinden ayrılmadıklarını, konvoy halinde ilerlediklerini anlatıyordu. 44 yaşındaki Silopili şoför Ali Çevik, 1994'ten beri Irak güzergahında şöförlük yaptığını, bölgenin hep belli oranda riskleri barındırdığını, fakat bu kez durumun herkes için çok daha korkutucu olduğunu söyledi. Çevik, "2003'te Irak'ın işgali sırasında da buralardan geçtik ama hiç böyle bir durumla karşılaşmamıştık. Şu anda Musul bölgesinden geçmek çok tehlikeli" diyerek bölgedeki durumu, Musul ve civarında süren çatışmaların seyrini özetledi. Ondan sözü yine Silopili olan hemşehrisi 24 yaşındaki Mehmet Kocamaz aldı:
Geçen sabah her zaman geçtiğimiz yolu peşmerge kapattı. Biz de mecburen Musul yoluna saptık. Çok korktuk geçerken, silahlı militanları görmedik ama yüzlerce kişinin kentten göç etmek için yollara düştüğünü, çektikleri zorlukları gördük. Artık buralardan geçerken çok endişe ediyoruz.
İçlerinden biri, "19 yıldır kamyon şöförüyüm ben" diye girdi lafa. 50 yaşındaki Gaziantepli Hayri Yıldırım, tam 30 yıldır kamyonculuk yaptığını, ailesinin artık kendisine bu işi yapmamasını telkin ettiğini anlattı. Ardından sözü bölgedeki akaryakıt sorununa getirdi:
Eskiden buraya gelip hiç değilse ucuza mazot alarak bir miktar kar elde ediyorduk. Ama IŞİD'in Beyci Rafinerisi'ni ele geçirmesinden sonra burada fiyatlar neredeyse üçe katlandı. Üç kat parayı verseniz bile alacak mazot bulamıyorsunuz.
'Değer mi?'24 yaşındaki Mehmet Kocamaz 2 gün önce Musul yolundan geçmek zorunda kalınca yaşadığı tedirginliği unutamıyor.
Kürt Yönetimi'nin denetimindeki bölgede şu an için yol güvenliği Musul ve civarına göre daha iyi. Ancak bütün bu olup bitenlerden kamyoncu esnafı büyük zarar gördüğünü söylüyor. 27 yaşındaki şöför Mesut Kocamaz, son bir haftadır taşıma ücretinin düştüğünü, her bir seferde 2 bin kilometre yol katetmesine rağmen 18 ton yük için 700 ila 800 dolar para kazandığını söyleyip ekliyor: Bu para için kaçırılma hatta öldürülme tehlikesi yaşıyoruz, değer mi?
Mesut Kocamaz, bir süre düşündü ve kısa sessizliğinin ardından az önceki sözünü inkar eder gibi bir cümle daha kurdu:
İnsanlar madenlerde ölüyor ama sağ kalanlar orada çalışmaya devam ediyor. Bizimkisi de o hesap, bu yolları tepmeye devam...
Konuştuğumuz beş kamyoncudan biri telaşla "Haydi arkadaşlar, haydi" dedi ve daha fazla vakit kaybetmeden direksiyon başına geçti. Maksat hava iyice kararmadan Musul ve çevresinden mümkün olduğunca kuzeye, Zaho'ya doğru yol almaktı. Beş kamyon geldikleri gibi yine konvoy halinde Türkiye'ye doğru yola koyuldular; tehlikeden mümkün olduğunca uzağa, kamyonculuk yaptıkları sürece Irak'taki olumsuz gelişmelerden her zaman etkileneceklerini bilerek...