BİZE ULAŞIN
YEŞİM SERT KARAASLAN - Kanseri dört kez yenen 42 yaşındaki Canan Perdahlı, yaşadığı tecrübeleri Metastatik Meme Kanseri Derneğinde hastalarla paylaşıyor.
Meme, akciğer, kemik ve yumurtalık kanserine yakalanan Canan Perdahlı, AA muhabirine, hastalıkla savaş sürecini anlattı.
Üniversite eğitimini bitirdikten sonra Yeni Zelanda'ya giderek otel yöneticiliği eğitimi aldığını ve 6 yıl sonra orada kendi otelini açtığını anlatan Perdahlı, 2010'da kendisine meme kanseri tanısı konulduğunu söyledi.
Ailesinde birçok kişide metastatik meme kanseri bulunduğunu belirten Perdahlı, o dönemde sırt ağrısı şikayeti olduğunu, bir gün memesinin alt kısmında kitle hissettiğini, hekime başvurduğunda kendisine evre 1 tanısı konulduğunu ifade etti.
Ailesinin ısrarı üzerine Türkiye'ye gelerek bir kez daha hekime başvurduğunu ve inceleme sonucunda 4. evre hastası olduğunu öğrendiğini bildiren Perdahlı, "Tetkikler sonucunda, memenin yanı sıra akciğer ve kemikte metastaz olduğu belirlendi. Ameliyat öncesi 8 kür kemoterapi aldım, tümörde gerileme oldu. Ameliyat oldum, sol meme alındı, sonrasında radyoterapi, kemoterapi ve ardından tekrar radyoterapi aldım." dedi.
Tedavisinin tamamlanmasının ardından hekiminden gelen talep üzerine bir klinikte beraber çalışmaya başladıklarını anlatan Perdahlı, şunları kaydetti:
"Hastalarla birlikte olmaya başladıktan sonra bu konuda eğitim almaya karar verdim. Avrupa ve Amerika'da hak savunuculuğu eğitimi aldım, sonrasında da Avrupa bazlı Meme Hastalıkları Koalisyon Derneğinde aktif çalıştım. Konferans ve seminerler vererek, benimle benzer süreçleri yaşayan hastalarla bir araya gelerek, sosyal hizmet uzmanlığı yaptım. Bu süreçte hastalığım devam ediyordu çünkü diğer memede kireçlenme odağı görüldü ve ameliyatla alındı. Bir süre sonra akciğerimde tümör çıktı ve akciğerimin orta lobu alındı, kemoterapi ve radyoterapi gördüm. Birkaç yıl sonra kaburgamda metastaz çıktı. Yine kemoterapi ve radyoterapi süreci başladı. Bugüne kadar kanser çeşitli şekillerde 4 kez nüksetti. Şu anda kontrol altındayım, durumum stabil. Tanı konulduğundan itibaren 10. yılıma girdim."
- "Yaşam enerjisini yitirmedikten sonra hayat her şeyiyle harika"
Bugüne kadar 4 kez kansere kafa tuttuğunu belirten Perdahlı, iki ay önce yumurtalık (over) kanserine yakalandığını söyledi.
Perdahlı, ameliyat olduğunu ve kısa süre içinde kemoterapi almaya başlayacağını belirterek, "Beşinci kez kanserle mücadele ediyorum, şimdi de yumurtalık kanseri oldum. Maalesef, meme kanseri tanısı alanlarda over kanseri olma riski de oluyor. Bu nedenle taramaları yaptırmak gerekiyor. Yılmak yok, mücadeleye tam gaz devam. Yaşam enerjisini yitirmedikten sonra hayat her şeyiyle harika." ifadelerini kullandı.
Bu sürecin hem hasta hem de yakınları için çok zor olduğuna işaret eden Perdahlı, bu nedenle hastaların yanında olarak onlara rehberlik yapmak istediğini belirtti.
Perdahlı, bu süreçte hastaların sosyal yaşam kalitelerinin bozulduğunu, yaşama dair motivasyonlarının azalabildiğini, iş hayatından kopabildiklerini ve aile hayatlarında sıkıntı yaşayabildiklerini dile getirdi.
Hastaların moral ve motivasyonlarının korunması kadar sosyal haklarına ilişkin de bilgi sahibi olmalarının önem taşıdığını vurgulayan Perdahlı, şöyle devam etti:
"Hastaların çoğu sosyal haklarından habersizler ve sosyal hayatın içinde yer almıyorlar. Oysa bu kişiler, engelli raporu alabiliyorlar, engelli statüsünden çalışmaya devam edebiliyorlar. Ayrıca ilaçlara erişimde sıkıntı yaşanabiliyor. Çünkü özellikle metastatik meme kanserinde bir süre sonra standart tedavinin dışına çıkılabiliyor. Onları ilacın temin edilebilmesine ilişkin sürece yönelik bilgilendiriyorum. Bu hakları bazen bireysel bazen de eğitim programı çerçevesinde veriyoruz."
- "Şu anda 300'ün üzerinde danışmanlık alan hasta var"
Konuyla ilgili Metastatik Meme Kanseri Derneğini (METAMAZON) kurduğunu ve başkanlığını yürüttüğünü ifade eden Perdahlı, şu bilgileri verdi:
"Bu amaçla hizmet veren dernek, Türkiye'de ve Avrupa'da ilk. Bu kapsamda Amerika'da iki dernek var. Biz dernekte sadece metastatik meme kanseriyle ilgileniyoruz. Hastaların ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlıyoruz. Hem toplu halk eğitimleri hem de hastalara yönelik grup çalışmalarını ücretsiz yapıyoruz. İsteyen hastalar bize ulaşabiliyor ya da biz hastanelere giderek kendilerine ulaşabiliyoruz. Şu anda 300'ün üzerinde danışmanlık alan hasta var."
Hasta yakınlarıyla da bir araya geldiklerini belirten Perdahlı, tedavi sürecinin hasta kadar yakınlarıyla da birlikte yürütülen bir ekip çalışması olduğunu kaydetti.
Perdahlı, tanıdan tedaviye kadar geçen süreçte hastaların öncelikle "metastatik meme kanseri, eşittir ölüm" olmadığını bilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Sadece bu süreç uzun ve zor. Bu yolculukta ihtiyaçların doğru tespit edilmesi ve ihtiyaçlara doğru yollardan ulaşılması çok önemli. Bu açıdan da bilgi kirliliğinin ortadan kaldırılması gerekiyor." diye konuştu.
