Mecidiyeköy'de bulunan Koza-İpek grubuna ait binaya sabah saatlerinde gelen polisler, zincirli kapıyı kırıp içeri girdi. Bina önünde bekleyenler ile polis arasında çıkan arbede sırasında bazı çalışanlar yaka-paça gözaltına altındı. Kayyum ekibi polis eşliğinde içeri girdi.
POLİS ZİNCİRLENEN KAPIYI YERİNDEN SÖKTÜ
Sabah saat 04.45 sıralarında Çevik Kuvvet otobüsleri ve 2 TOMA Koza-Ipek grubu binası önüne geldi. Bu sırada toplanan kalabalık, alkış ve ıslıklarla polisin gelişini protesto etti. Haberi duyan CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, Barış Yarkadaş ve Eren Erdem bina önüne gelerek kalabalığa destek verdi.
Polis ile bekleyen kalabalık arasındaki gerginlik sürerken, saat 07.00 sıralarında çok sayıda Organize Suçlarla Mücadele ŞubeMüdürlüğü polisi Koza-İpek grubu binası önüne geldi. Sabah saat 07.15 sıralarında Kanaltürk TV ve Bugün TV'nin içinde bulunduğu binanın kapısına gelen polis ekipleri ile grup arasında arbede çıktı.
Kapı önünde bekleyenlere biber gazı sıkılarak kapıdan uzaklaşması sağlandıktan sonra polisler demir zincirlerle kitlenen kapıyı itfaiyenin demir kesme makası ile yerinden söktü. Demir kapı polisler tarafından yol kenarına taşındı.
KAYYUM POLİS EŞLİĞİNDE İÇERİ GİRDİ
Binaya giren polisler kendilerine engel olmak isteyen çalışanları yaka paça dışarı çıkarttı. Bazı çalışanlar yere yatırılarak gözaltına alındı. Binanın içi boşaltıldıktan sonra kayyum görevlileripolis eşliğinde içeri alındı. Binadaki çalışanlardan bazıları da yaşanan arbede de yaralandı. Bir gazeteci ise yaralı elindeki sarı basın kartını göstererek 'Basın kartıma kan bulaştı' dedi.
Müdahale esnasında emniyet müdürü fenalaştı
KAMERALARIN KABLOSU ÇIKARILDI
Bina içindeki çalışanların tamamı dışarı çıkarıldıktan sonra kapı önünden canlı yayın yapan Kanaltürk kameralarının kablosu çekilerek canlı yayına son verildi. Kapıda bekleyenlere TOMA'dan tazyikli su sıkılarak dağıtıldı. TOMA'nın önüne gelen 4 kişi ise TOMA'nın hareket etmesini önlemek için elleriyle TOMA'yı ittiler. Biber gazı sıkılan 4 kişi polis tarafından uzaklaştırıldıktan sonra TOMA su sıkmaya devam etti. Yaşanan arbedede polisler çekim yapan kameramanları da engelledi. Bir basın mensubunun kamerası zarar gördü.
GERGİNLİK SIRASINDA CADDE KAPATILDI
Kanaltürk binasının bulunduğu Ortaklar Caddesi trafiğe kapatıldı
Mecidiyeköy'deki Ortaklar Caddesi trafiğe kapatıldı. Koza İpek grubuna ait Kanaltürk TV, Bugün ve Millet gazetelerinin bulunduğu binanın önünde polisin ve protestocuların bekleyişi sürüyor.
Bir TOMA ile çok sayıda çevik kuvvet polisi Ortaklar caddesi üzerinde bariyer oluşturdu. Protestocu grup da binaya yaklaştırılmıyor. Polislerle çalışanlar arasındaki tartışmalar da zaman zaman sokağa yansıyor.
Önce kelepçelendiler sonra kelepçeli olarak arkadaşlarının yanına gönderildiler
Koza-İpek Grubuna aitmedya kuruluşlarına kayyum atanmasından sonra bugün Kanaltürk binası önünde yaşanan arbadede polis ekipleri ellerine plastik kelepçe taktı. Polis kelepçelediği medya çalışanlarını daha sonra kolkola giren polislerin oluşturduğu güvenlik şeridinin dışına bıraktı.
Yaklaşık 3-4 çalışanınplastik kelepçe takıldıktan sonra caddede serbest bırakılması ise kameralara yansıyor. Plastik kelepçe takılan çalışanlar bina önünde ilerleyerek basın mensuplarının önüne kadar gittikten sonra ellerindeki plastik kelepçeler arkadaşları tarafından kesildi.
YAYIN KESİLDİ, KAMU SPOTU GİRDİ
Kayyumların binaya girmesinden sonra reji odasına giren kayyumlar yayının kesilmesini istedi. Daha sonra yaşanan tartışmaların ardından yayına kamu spotu girdi.
GENEL YAYIN YÖNETMENİ TOROS'TAN AÇIKLAMA
Bugün TV Genel Yayın yönetmeni Tarık Toros yayının kesilmek istenmesine tepki gösterdi. Toros kapıda yayının kesilmesine karşı çıkarak bir süre kayyumların müdahalesine tepki gösterdi.
Tarık Toros şunları söyledi:
"Kanalın genel yayın müdürü benim. Neden kameranın arkasına geçiyorsunuz. Bu yayın devam edecek. Yayına müdahale edemezsiniz. Yayını yayın müdürü götürür." Bunun üzerine kayyum heyeti "Ben sizi görmeye geldim. Buyurun yukarı çıkalım." diye Toros'a yanıt verdi.
Toros yine bu isteğe karşılık olarak şunları söyledi:
"Yayına müdahale etmeyin. Titriniz nedir sizin? Arkadaşlar herkes işine baksın. Göreviniz nedir? Burası benim kanalım, ben bu kanalın genel müdürüyüm. Hangi hakla benim yayınımı durduruyorsunuz? Bu kanalın her dakikasının kontrolü benim. Yayına müdahale edemezsiniz. Kayyumun böyle bir yetkisi yok." diye konuştu.
KAYYUM: BURAYI YÖNETMEME İZİN VERİN
Ümit Onal: "Benim burayı yönetmeme müsaade edin. Hiçbir kimseyle ilişki kuramadım. Mesai arkadaşlarım lütfen benimle gelir misiniz? Birlikte dışarı çıkacağız, sizlerle kol kola birlikte çıkalım. Bana yardımcı olun beraber çıkalım buradan."
Tarık Toros: "Arkadaşlarım telefon etti, ana kumanda müdahale var dediler. Normal yayın akışına dönün dediler. Benden talimat almadan herhangi bir şey yapmayın dedim. Baktım içeride ismini kim olduğunu sordum, bir şey söylemeyemeyn iki tane bey, sürekli arkadaşlarıma talimat veriyorlardı. Israrla buranın genel yayın yönetmeni benim dedim. Siz bu insanlara talimat veremezsiniz dedim. Israrla isimlerini, hangi yetkiyle hakkı kullanmaya çalıştıklarını, bu odaya girdiklerini... Bu oda bizim mahremimizdir, bu oda yayın kuruluşlarının beynidir. Bu odaya yayın yönetmeni müdürü ve operatörü arkadaşlarımın dışında genel yayın müdürü girer sadece.
Kanalın genel yayın müdürü benim. Ne kanalıma ne Kanaltürk'e el konulmuştur. Kanaltürk'ün genel yayın yönetmeni Murat Uzun'dur, Bugün TV'nin genel yayın müdürü Tarık Toros'tur. Beni kimse engelleyemez. Kanalıma bir kayyum atanmış olabilir, aldığımız bilgi bir tebligat yok. Atanmış bir durum da yok. Yani şirketimize polis gücümüzle girilmesinden itibaren herhangi bir kağıt, imza yok.
Bir defa devraldığınız şey yönetim olur. Yayın yönetmeni benim. Ama devraldığınız yönetimden aldığınız fiili bir durumla polisler nasıl girdiyse buraya, siz benim ana kumandama giriyorsunuz.
Diyor ki "lütfen biraz nazik olun" Benim arkadaşlarım kelepçelendi, biber gazı sıkıldı. Sen burada nasıl çıktın kapıdan? Çünkü burada bulunma yetkin yok.
Hangi yetkiyle içeridesin ki bana bunu da söylemiyorsun. Bana bir kağıt göster, "Bu kanalın genel yayın müdürü ben oldum" de. Sözlü olarak da yazılı olarak da söyleyemiyor. Ben şu anda yayın sorumlusu olarak bu durumun daha ne kadar devam edeceğini bilmiyorum."
ABD'den 'Koza - İpek Holding' açıklaması
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasına ilişkin bir soruya verdiği yanıtta, Türk hükümetine adil yargı ve hukuk önünde eşit muamele ilkesine uyma çağrısı yaptı
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, Washington’da düzenlediği günlük basın toplantısında, Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasına ilişkin soruya verdiği yanıtta, Türk hükümetine adil yargı ve hukuk önünde eşit muamele ilkesine uyma çağrısı yaptı. Türk demokrasisinin kendileri için önemli olduğunu vurgulayan Kirby, 1 Kasım'da yapılacak erken genel seçimlere ilişkin bir soruyu da “özgür, adil ve güvenilir bir seçim görmek istiyoruz" diye yanıtladı. Kirby, ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Victoria Nuland'ın, Türkiye'de yaptığı görüşmelerin içeriğine ilişkin diplomatik ayrıntılara girmeyeceğini belirtti.
Türk yetkililere, evrensel demokratik değerler ve Türkiye anayasasında da kutsal kabul edilen değerler çerçevesinde davranma çağrısında bulunan Kirby, “Daha önce de kaygı duyduğumuzu belirttiğimiz, özgür medya, ifade özgürlüğü ve toplanma hakkı gibi konulara ilişkin kaygılarımız sürüyor” diye konuştu.
Bu konulardaki kaygılarını gerek özel gerekse genel ortamlarda dile getirdiklerini belirten Kirby, Türkiye'de hükümetin nasıl oluşacağı kararının Türk halkının kararına bağlı olduğunu, ABD'nin dikte etmesine bağlı olmadığını söyledi.
DÜNYA MEDYASI BÖYLE DUYURDU
Uluslararası ajanslar, bugün sabah saatlerinde kayyumun polis zoruyla Koza-İpek Grubu'na ait Kanaltürk TV, Bugün, Bugün TV ve Millet gazetesinin bulunduğu binaya girmesini 'son dakika' gelişmesi olarak duyurdu. İşte birkaç başlık;
REUTERS:
İngiliz Reuters haber ajansı canlı yayın görüntülerine dayandırdığı haberinde, "Türk polisi, seçimler öncesinde, ABD'de yaşayan din adamı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hasmı (Fethullah Gülen) ile bağlantılı şirketlere yapılan operasyonlar kapsamında, muhalif bir medya şirketinin ofislerine zorla girdi" ifadesine yer verdi.
FINANCIAL TIMES:
Türkiye medya üzerindeki kısıtlamaları genişletti: Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hükümeti eleştiren televizyon ve gazetelerin bağlı olduğu Koza-İpek Holding'in Ankara'daki merkezi önünde toplanan kalabalığa karşı polisin biber gazı kullanmasıyla, Türk medyası üzerindeki baskısını artırdı.
Agence France-Press (AFP):Fransız AFP haber ajansı gelişmeleri, "Gözyaşartıcı gaz ve su sıkan Türk çevik kuvvet polisi, çarşamba günü, hafta sonu yapılacak seçimden sadece günler önce, hükümeti eleştiren bir medya grubunun İstanbul merkezine girdi" ifadesiyle aktardı.
Gasp edilen Kanaltürk Eski sahiplerine verilsin.
— MAVİHAZAR🇹🇷🇨🇳🇷🇺🇮🇷🇸🇾🇮🇶🇱🇧🇦🇿AVRASYA (@mavihazar) October 28, 2015
Bizler tutuklandığımızda "gazeteci değiler" diyolardı; @BugunTV v @Kanalturk. Ama biz aynı şeyi demeyeceğiz. Bu zorbalığı şiddetle kınıyoruz
— A.Rahman Gök (@arahmangok) October 28, 2015
Kanaltürk baskını polis ve kayyumun televizyonun ana kumanda,reji odasına girmesiyle sürüyor.Canlıyayın kesildi. Özgürlükler ayaklaraltında.
— Derya Sazak (@sazak_derya) October 28, 2015
hakan aygün olarak bugün-kanaltürk çalışanlarına tavsiyem: kayyumu canlı yayına alın, açıklasın. yetki belgesini ve ne istediğini söylesin!
— hakan aygun (@hakan_aygun) October 28, 2015
Dünya tarihinde bir ilk. Canlı yayında hırsızlık yapılıyor. Mafya devleti bir televizyon kanalını tümüyle çalıyor! @BugunTV #Susmayız
— Emre OĞUZ (@oguzemrese) October 28, 2015
Hukuk dışı uygulamalar karşısında #susmayız ;susamayız.
— Ismail Kucukkaya (@KucukkayaIsmail) October 28, 2015
Copyright © MYNET A.Ş. Telif Hakları MYNET A.Ş.'ye Aittir.