Alerjik zatürree çocuklarda da görülebilirse de, daha çok 50 yaşın üzerinde olanlarda ve diğer akciğer hastalıklarının aksine sigara içmeyenlerde daha çok saptanır.
Tıp dilinde ventilasyon pnömonitisi olarak isimlendirilen alerjik zatürreeye, air-condition sistemlerinin nemlendirme bölümünde üreyen ve termofilik aktinomiçes adıyla bilinen küf mantarları ve bazı bakteriler neden olmaktadır.
Alerjik zatürrenin, ani(akut) ya da sinsi(kronik) başlayan olmak üzere iki türü vardır.
Akut alerjik zatürre, içinde küf mantarları bulunan havanın solunmasından 4-6 saat sonra ateş, baş, kas ağrıları ve halsizlik ile gribal bir infeksiyon gibi başlar. Daha sonra öksürük, balgam, nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi… gibi akciğerlere ait belirtiler ortaya çıkar. Ateş yüksekliği ile beraber, kalp hızı ve solunum sayısı da artmıştır.
Kronik alerjik zatürre, sinsi olarak yavaş yavaş gelişir. Tipik belirtisi, ilerleyici özellik gösteren nefes darlığı, yorgunluk ve kilo kaybıdır. Bazı hastalarda öksürük olabilir, ama ateş, baş ve kas ağrıları gibi belirtilere rastlanmaz.
Alerjik zatürreenin tanısı
Akut dönemde, akciğer röntgeninde tipik bulgular vardır. Kronik formda ise akciğerlerde bağ dokusunun artmış olduğu saptanır. Solunum fonksiyon testlerinde akciğer volümleri azalmış olarak bulunur, kanda oksijen basıncı da düşüktür.
Kesin tanı için, hastaların kanlarında allerjenlere karşı oluşmuş olan özel antikorların saptanması ve bronkoskopi ile akciğer dokusundan biopsi alınması gerekir.
Tedavi
Hasta kişinin allerjenle temasının kesilmesi sağlanmalıdır. Şiddetli belirtileri ve solunum sıkıntısı olan hastalara oksijen ve kortizon tedavisi uygulanır.
Klimaların neden olduğu allerjik zatürrenin önlenmesinde, klimaların bakımlarının ve temizliklerinin düzenli olarak yapılması çok önemlidir.