Ankara -AA- Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç, Türkiye'nin önünde hala yapılması gereken pek çok şey olduğunu belirterek, ülke ekonomisinin kırılganlığını daha da azaltmaya ihtiyaç bulunduğunu bildirdi.
Koç TÜSİAD'ın Hilton Oteli'nde gerçekleştirilen Yüksek İstişare Konseyi toplantısında yaptığı konuşmada, dünyadaki ekonomik ve politik gelişmelere ayak uydurabilmenin ön koşulunun,ülkenin kendi içindeki yapısal sorunlarını gidermek ve gelişmiş ülkelerle aradaki mesafeyi kapatabilmek için gereken atılımı yapabilmek olduğunu söyledi.
Türkiye'nin son zamanlarda tereddüt yaratacak bazı gerilemeler yaşamış olmasına rağmen, 2001 krizinden bu yana enflasyonla mücadelede belirgin bir başarı elde ettiğini, gerek borç dinamiklerinde, gerekse bütçe açığında Maastricht kriterlerini yakaladığını anlatan Koç, ülkenin hızlı bir büyüme eğilimi içine girdiğini, özel sektör yatırımları ve verimlilikte önemli artış kaydedildiğini ifade etti.
Dünyadaki politik gelişmelerde ABD'nin "sürükleyici faktör" olmaya devam ettiğini belirten Koç, "Irak'ta Türkiye'yi ilgilendiren ön önemli konu, PKK terörü. Bu konuda yakın zamana kadar müttefik ABD'den beklediğimiz anlayışı göremedik" dedi. Ancak 5 Kasım'da gerçekleştirilen Erdoğan-Bush zirvesinin ardından olumlu beklentilerde bir yükselme olduğuna işaret eden Koç, beklentilerin ne kadar karşılanacağını, bunun ilişkinin tümüne ne ölçüde olumlu yansıyacağını zamanın göstereceğini bildirdi.
Türkiye'nin ABD ile olan ilişkilerinde 1 Mart tezkeresinden bu yana yeni ve her iki taraf için de memnuniyet verici olmayan bir süreç yaşandığını savunan Koç, "Bu süreçte tetikleyici olmakla beraber 1 Mart tezkeresinin tek etken olduğu tabiki söylenemez. Daha ziyade ABD'nin bölgeyle ilgili planlarının değiştiğini ve ortaya bir uyum sorununun çıktığını söylemek doğru olacaktır" dedi.
Anayasa tartışmalarını toplumsal ve siyasal uzlaşmanın bir zemini haline getirmek gerektiğini de söyleyen koç şöyle devam ekki:"84 yıllık kazanımlarımızı ve laik demokratik yapımızı basamak yaparak özgürlükçü, eşitlikçi, katılımcı, girişimci, hukuka saygılı, bireyi yücelten, devlet-toplum-birey dengesini doğru kuran, toplumsal katılımla şekillendirilmiş bir anayasa yapmalıyız."