HABER

Kretschmer'den TSK eleştirisi

ADANA (İHA) - Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Kretschmer, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ülke yönetimindeki pozisyonunun Türkiye'nin AB üyelik sürecinde sorun teşkil ettiğini söyledi. Kretschmer, "AB ülkelerindeki asker-sivil ilişkileriyle Türkiye'deki işleyiş farklı. Türkiye'de hala asker yönetimde çok etkin. Bu durum uyum sürecindeki engeller arasında yer alıyor" dedi.

Adana Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (ADSİAD) konuğu olarak Adana'ya gelen ve burada iş dünyasının temsilcileriyle yemekli toplantıya katılan Kretschmer, çarpıcı açıklamalarda bulundu. TSK'nın ülke yönetimindeki pozisyonunun Türkiye'nin AB üyelik sürecinde sorun teşkil ettiğini ifade eden Kretschmer, "AB ülkelerindeki asker-sivil ilişkileriyle Türkiye'deki işleyiş farklı. Türkiye'de hala asker yönetimde çok etkin. Bu durum uyum sürecindeki engeller arasında yer alıyor" diye konuştu.

Uyum sürecinde belirtilen AB direktiflerini alıp Türkçe'ye çevirmenin üyelik yolunda atılmış adım olamayacağını anlatan Kretschmer, "Örneğin AB'deki mezbahanelerle ilgili düzenlemenin hükümlerini alıp duvara asmak yetmiyor. Burası gerçekten o kriterleri taşıyan özellikte ve hijyeniklikte mi? Esas önemli olan uygulama. Türkiye uyum yasalarını çıkarıyor ama uygulamaları da görmek gerekiyor" şeklinde değerlendirme yaptı.

Bir işadamının, "Türkiye sizce ne kadar Avrupalı?" şeklindeki sorusunu cevaplayan Büyükelçi Kretschmer, şöyle konuştu:

"Nereden baktığınıza bağlı. İstanbul'un, İzmir'in belirli yerlerindense evet Avrupalı. Adana'nın şimdi bulunduğumuz yerinden bakınca da evet. Ama Adana'da da AB kriterlerinden çok uzak, yaşam mücadelesi verilen bölgeler var."

Türkiye'de uyum yasaları çıkmış olsa bile din, düşünce, konuşma ve yazma özgürlüğünde uygulamada ciddi sıkıntıların sürdüğünü hatırlatan Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Kretschmer, Türkiye'nin tam üyeliğinin 2014'ten önce mümkün olamayacağını kaydetti.

ADSİAD Başkanı Süleyman Onatça da yüzünü batıya dönen Atatürk Türkiyesi'nin sadece "AB istiyor" diye düzenlemeler yapmayacağını, halkının müreffeh yaşamı için gerekli reformlara devam etmesi gerektiğini söyledi.

AB sürecinde en hazırlıklı, uyumunu tamamlamış kesimin iş dünyası olduğunun altını çizen Onatça, "Zaten yaptığımız dış ticaretle ve dünyayla rekabet eden ürünlerimizle AB'nin içerisindeyiz. Eksikliklerimizi süratle gideriyoruz. Ancak AB'nin Türkiye'nin karşısına sürekli yeni taleplerle çıkması ya da diğer aday ülkelerden talep edilmeyenleri bizden istemesi, ülkemizde AB'ye olan güveni sarsıyor. Böylece kamuoyunda AB sempatisi her geçen gün azalabiliyor. Bu da bizi hedefimizden saptırabilecek tehlikeli bir durum" dedi.

En Çok Aranan Haberler