Kuşatmaya direnemedi

Hedef 48 yıldır sarayda hizmet veren Konyalı Lokantası’ydı. 150 belediye yıkım ekibi burayı yerle bir etti. Lokanta Genel Müdürü Bulut ise “150 bin rezervasyon yapmıştık. Ne yapacağımızı bilmiyoruz”

Konyalı Lokantası, 103 yıl önce İstanbul’da kuruldu. Aile işletmesi olan lokanta şu anda dördüncü kuşak tarafından işletiliyor. Türkiye’nin en ünlü lokantalarından biri olan Konyalı şimdiye kadar Atatürk’ten İngiltere Kraliçesi Majeste Elizabeth II’ye, Pakistan Başbakanı Benazir Butto’dan Amerika eski başkanı Richard Nixon’a kadar dünyanın dört bir yanından binlerce kişiye hizmet verdi. Özellikle Konyalı’nın Topkapı Sarayı’ndaki yeri, protokol davetlerinin vazgeçilmez yerlerinden biriydi.

Ekipler 4:30’da Saray’da

48 yıldır Topkapı Sarayı’nda faaliyet gösteren Konyalı’nın dün sabah saat 4:30’da kapısını belediye ekipleri çaldı. Yaklaşık 150 kişiden oluşan belediye ekipleri, emniyet güçlerinin denetiminde 520 kişi kapasiteli lokantanın 400 kişilik kapasitesini elinde bulunduran bahçesindeki bütün yapıları yıktı. Yıkım işlemi akşam saatlerine kadar sürdü. Konyalı Lokontası Genel Müdürü Savaş Bulut ise yaşananları ve yıkım nedenini VATAN’a anlattı:

“1969 yılında Topkapı Sarayı’ndaki şube açıldı. Bu tarihte lokantanın bahçesindeki alana branda yapıldı. Yıllardır burada hizmet veriliyor. Ancak bu brandayla ve bahçedeki yapılarla ilgili zamanında izin alınmamış. Bununla ilgili resmi girişimler oldu. 1986 yılında başlayan ve zamana yayılan 3 girişimimiz oldu ama sonuç çıkmadı. Son olarak 2009 yılının Haziran ayında Kültür Bakanımız Ertuğrul Günay lokantamıza geldi. Brandanın eskidiğini ve değiştirmemiz gerektiğini söyledi. Biz de kendisine durumu anlattık. Hatta bu brandayı kaldırmayı düşündüğümüzü söyledik. O da bize yer kaybı yaşayacağımızı, kaybımız olmaması için iç bahçede bize yer verebileceklerini söylediler.”

Savaş Bulut, Bakan Günay’ın desteğini aldıktan sonra mimar Sinan Genim tarafından projenin çizildiğini ve 17 Eylül 2009 tarihinde Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’a projenin teslim edildiğini söyledi: “Ancak 21 Aralık 2009 tarihinde Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan bize yıkım yapılacağını tebliğ ettiler. Biz de kendilerine hemen cevap vererek, projemizin Kurul’da olduğunu söyledik. 8 Ocak 2010 tarihinde proje başvurusunun sonunucunu bekleyeceklerini açıkladılar. Böylece Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan çıkacak sonucu beklemeye başladık.”

Savaş Bulut, 23 Mayıs 2010 tarihinde Ertuğrul Günay’ın kendilerini ziyaret ettiğini söyledi: “Bu ziyaret sırasında rüzgar tersine döndü. Bakan Günay yıkımın hemen yapılması yönünde yetkililere talimat verdi. Biz kendisine projeyi hatırlattığımızda ise ’Önce yıkılır sonra gereği yapılır. Yıkım yapmayanlar hakkında da savcılığa suç duyurusunda bulunurum’ dedi.

150 kişi kapıya dikildi

İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü de projeyi bekleme karar aldı. Ancak pazartesi günü saat 16:30’da belediye ekipleri gelerek yıkım tebligatını bize teslim ettiler. 24 saat içinde yıkım bizim tarafımızdan yapılmazsa, belediye tarafından yapılacağı yazıyordu bu tebligatta. Daha sonra da sabah 4:30’da yaklaşık 150 kişilik belediye ekibi ve emniyet güçleri gelerek burayı bomba atılmış hale getirdiler.”

5 milyon dolar zarar

Savaş Bulut, zararlarının yaklaşık 5 milyon dolar olduğunu söylüyor: “Burada bizim yaptığımız yoğunluklu iş protokol ağırlamaktı. Yılda 400 bin kişiyi ağırlıyorduk ve 300 kişi bu işletmede çalışıyordu. Bu yıl için de 150 bin rezervasyon talebi geldi ve sözleşmeler imzalandı. Şimdi 400 kişilik bahçemiz yıkıldı. Bu talebi karşılamamız imkansız. Kasım ayında biz kendimiz yıkalım dedik ama kabul edilmedi. Yıkımdan dolayı zararımız yaklaşık 1 milyon dolar. Rezervasyon iptalleri yüzünden de 4 milyon dolar kaybımız olacak. Artık hukuki süreçte hakkımızı arayacağız.”(Vatan)