Doğum eylemi bir annenin hayatı boyunca gerçekleştireceği en önemli anlardan biri olduğunu, bu anların en kaliteli şekilde geçirilebilmesi için artık hastanelerde de yoğun çalışmalar yapıldığını bildiren Uzman Ebe Esra Yörük," Her ne kadar doğum süreci önemliyse sonrası da aslında anne ve bebek sağlığı için çok önemlidir. Bu süreçler için artık hastanelerde lohusalık paketleri hazırlanmaktadır"dedi.
Bu paketler hakkında bilgi veren Koru Hastanesi Uzman Ebe Esra Yörük, "Aileler genellikle gebelik sürecinin rahat ve sağlıklı bir şekilde geçirilmesi ve doğum üzerine odaklılar. Fakat doğumdan sonraki dönemde de beklenmedik sıkıntılar gerçekleşebiliyor. Bizler bunları gebelik dönemi de 21 tane eğitim sınıfımızda verdiğimiz derslerle anlatıyoruz. Hem de servisten taburcu olmadan önce anlatıyoruz" dedi.
Annelerin doğum sonrası ev ortamında bazı sıkıntılar yaşadığını dile getiren Ebe Esra Yörük, "Ev ortamında karşılaştıkları güçlüklerde genelde onlara destek olanlar eski geleneksel bilgilerle iyi niyetli bir şekilde yardımcı olmaya çalışan akrabalar ve aile büyükleri oluyor. Bu dönemde de daha çok mamaya başlama, emzik kullanma gibi uygun olduğunu düşünmediğimiz uygulamalar gerçekleşmekte. Geleneksel uygulamalar içinde mesela babaneler der ki ’Kızım çocuğuna ben bakıyım sen ev işlerini hallet’. Halbuki çocukla annenin bağ kurması lazım. Annenin bebeğiyle ilgilenmesi lazım, ev işlerine başka birinin yardımcı olması lazım. Bu gibi aslında bizim genel kültürümüze biraz fazla modern gelen uygulamalarla ilgili ev ortamlarında değerlendirmelerde bulunuyoruz. Kişi hangi koltukta, hangi yastıkları kullanarak, kendi evlerinde nasıl bebeğini emziriyor, bebeğin odasında olması gereken yer doğru konuşlanmış mı, bebeğin beşiğinin içerisi su geçirmez alezle mi kaplı? Bu tehlikeli olabiliyor. Çünkü kusmuğun yatak tarafından çekilmesi lazım"diye anlattı.
Paket kapsamında bebeğin beslenme sonrası nasıl uyutulduğu , nasıl gazının çıkartıldığı, bebek banyosunun nasıl yapıldığının da anneye anlatıldığını ifade eden Ebe Esra Yörük, "Bunlar için yeterli güvenlik önlemlerinin farkında mı, bebeğin uyku ve beslenme saatlerini nasıl düzene koyacağını biliyor mu?Aldığı destek gerçekten olması gerektiği gibi mi? Yardıma ihtiyacı var mı? Bu durumlara bakıyoruz. Çünkü değişen hormonel düzey, aileye bir bireyin katılması, eşlerin artık karı kocalıktan ziyade yeni bir geçiş dönemi yaşadığı dönem. Ebeveynliğe geçişte bir çok kriz meydana gelebiliyor. Hem hormonel değişiklikler, hem yaşamdaki değişiklikler, annelerin kariyerleriyle sıkıntıları, kaygıları lohusalık depresyonuna sebep olabiliyor. Bunların her birini biz gözlemleme fırsatı yakalamış oluyoruz" diye belirtti.
Annenin beslenme ve ihtiyaçlarının da incelendiği bu süreçte nasıl davrandıklarını da sözlerine ekleyen Koru Hastanesi Uzman Ebe Esra Yörük , "Anne nasıl besleniyor, kanama miktarı normal mi, ne kadar su içiyor, pansumanı gerekliyse onu gerçekleştiriyoruz, yara bölgesini takip ediyoruz. Bebeğin banyosu, masajı, yatırılma şekli hakkında eğitimler veriyoruz. Aynı zamanda eğer gerekli görüyorsak bir seanslık bir psikolog görüşmesini de biz paket haline getirdik ve lohusa paketi dedik. Bu 3 ayrı ev ziyareti. Her ziyaret 2 saat sürüyor ve uzman ebe tarafından gerçekleştiriliyor. Bu 3 ayrı ziyarette biz aileleri 3 sefer takip etmiş oluyoruz. Değerlendirme yapıyoruz. Eğer gerekli görülürse 1 seanslık psikolog desteği de sağlıyoruz. Bu baya talep gören bir paket. Bu oldukça önemli bir hizmet." diyerek paketi anlattı.
Sorumlu Hemşire Berrin Güngör’se lohusalık süreci ve lohusalık paketleri hakkında şunları söyledi; "Bebek büyütmenin bilimsel anlamda net bir kitabı yok. O yüzden gerçekten herkes ailesine, kültürüne, gelenek ve göreneklerine göre çocuk yetiştiriyor. Bizim burada hedefimiz bilimsel bir standart oluşturmak aslında. Yani biz buradan taburcu ettiğimiz tüm annelere bebeklerini nasıl besleyeceklerini ve kendilerine nasıl bakacaklarını anlatarak gönderiyoruz. Fakat bu süreci evde ailenin katılımıyla nasıl sağlıyor göremiyoruz. Bunu gördüğümüz taktirde annenin yapacağı şeyleri bilimsel bir yolda sağladığımızda annenin özgüveni geliyor. Anne 10 günden sonra zaten toparlamış oluyor. Eski enerjisine kavuşmuş oluyor. Artık bebeğine kendi bakabilecek hale geliyor. Ama 2’inci 3’üncü fikirler çok birbirine giriyor. İşte büyüklerin, eşlerin, dostların yorumları gibi. Ama anne babayla ortak dili konuşuyorsa hem çok sağlam bir birey hem de sağlam bir aile yetişmiş olur. Bu dönemlerde aile içinde kriz yaşanabiliyor. Biz bu dönemde anne, baba ve bebeklere gerçekten akılcı yöntemle destek verebiliyoruz. Güvende olmalarını istiyoruz. Koru Hastaneleri’nde doğum yapmamış annelere de aynı şekilde başvururlarsa destek veriliyor." (BA-BC -