Melih Gökçek beraat etti

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, ABD Büyükelçiliğini çevreleyen bariyerlere ilişkin idari yargının verdiği yürütmeyi durdurma kararına uymayarak, ''görevini kötüye kullandığı'' iddiasıyla yargılandığı davada beraat etti.

Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Gökçek ile avukatı katıldı.

Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Gökçek, ABD Büyükelçiliğinin etrafındaki ''atkılı baba'' olarak adlandırılan bariyerlerin, saldırı tehlikesine karşı İl Trafik Komisyonunun kararıyla konulduğunu, belediyenin kararı olmadığını ifade etti.

Bir kişinin, bariyerlerin konulmasına karşı Ankara 12. İdare Mahkemesinde dava açtığını ve mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini kaydeden Gökçek, mahkemenin kararını, kendileriyle ilgisi olmadığı halde sonradan öğrendiğini dile getirdi.

''Yıksanız bir türlü, yıkmasanız bir türlü. Yıksak da yıkmasak da sorumluluk bizde'' diyen Gökçek, Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi'ni de göz önünde bulundurarak, İçişleri, Dışişleri bakanlıkları ve ABD Büyükelçiliği ile temas kurduklarını ve görüşlerini aldıklarını ifade etti.

İdare Mahkemesinin kararına karşı Danıştaya başvurduklarını, Danıştay 8. Dairesi tarafından esastan bozma kararı verildiğini, yapılan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını anlatan Gökçek, ilgili yasa değiştirilerek İl Trafik Komisyonunun yetkisinin Ulaşım Koordinasyon Merkezine geçtiğini, ''baba''lar arasındaki ''atkı''ların kaldırıldığını, bu yolla bariyerlerin yaya geçişini etkileyemeyecek duruma getirildiğini ifade etti.

Suçlamaları reddeden Gökçek, beraatını istedi.

Gökçek'in avukatı Mehmet Ali Alan da müvekkili hakkında beraat talebinde bulundu.

Esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Vahit Civelek, suçun manevi unsurlarının oluşmadığını, kasıt da bulunmadığını ifade ederek, Gökçek'in beraatını istedi.

Hakim Zülfü Yılmaz, Gökçek hakkında beraat kararı verildiğini açıkladı.

İddianamede, Gökçek'in, İdare Mahkemesinin verdiği yürütmeyi durdurma kararını uygulamayarak, görevi kötüye kullandığı iddiasıyla, 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyordu.