Samsun Devlet Hastanesi Genel Cerrah Uzmanı Opr. Dr. Ayfer Kamalı Polat, meme kanserinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kadınları tehdit ettiğini belirtti. Meme kanserinin kadın ölümlerine neden olan kanserler arasında yer aldığını hatırlatan Opr. Dr. Ayfer Kamalı Polat, "Kadınların yüzde 12.5'i meme kanserine yakalanıyor. Bunların yüzde 3.5'i ölümle sonuçlanıyor. Endişeye sebep olan verilerin yanında erken teşhis edilebilen kanserlerin yüzde 90'ı tedavi edilebilmektedir" dedi.
Kadınların en sık olarak meme ağrısı, meme başında akıntı ve kitle nedeniyle kliniklere başvurduğunu hatırlatan Opr. Dr. Polat, "Memede saptanan değişikliklerin ve kitlenin hepsi kanser değildir. Ancak şüphe edilen her değişim mutlaka doktor tarafından değerlendirilmeli ve tanısı ortaya konulmalıdır " diye konuştu.
Erkeklerin de meme kanserine yakalanma riskinin yüzde 1 olduğunu ifade eden Opr. Dr. Ayfer Kamalı Polat, "Erkekler doktora daha geç gidiyor. Bu nedenle erkeklerde meme kanserinin erken tanısı daha nadirdir. Ancak kanser ilerlediğinde teşhis ediliyor. Meme kanseri, tarama yöntemiyle erken teşhis edilmektedir. Düzenli tarama memografileri ile menopoz sonrası dönemdeki kadınlarda meme kanserinden ölüm oranı büyük oranda azaldı. Her kadın 35 yaşından itibaren, risk gurubundan olanlar ise 25 yaşından itibaren her ay kendi kendini muayene etmeli, yılda bir doktora muayene olmalı ve memografi taramasından geçmeli" şeklinde konuştu.
Opr. Dr. Polat, meme kanserindeki risk faktörlerini şöyle sıraladı:
"40 yaş üzeri, ailede özellikle anne, teyze, kız kardeş ve halanın meme kanseri olması, hiç doğum yapmama, hiç emzirmeme, 30 yaşından sonra doğum yapma, erken yaşta adet görme, geç menopoza girme, 18 yaşın altında uzun süre doğum kontrol ilacı kullanmak, östrojen tedavisi, şişmanlık, göğüs bölgesinin radyasyona maruz kalması ve diğer memede kanser oluşması."