Mardin’in Derik ilçesine 2015-2018 yıllarında Derik ‘in köylerinde ve merkezinde görev yapan İngilizce öğretmeni Büşra Tüylüoğlu Mardin’de terörle mücadele önemli bir rol üstlenen ve Eylül ayında Şehit olan Özel Herakat Şube Müdürü Tufan Kansuva ‘nın adını unutturmamak için öğrencileri ile birlikte duygusal bir çalışmaya imza attı.
Tayini Zonguldak’ın Ereğli ilçesine çıkan Büşra öğretmen müdür yardımcısı olarak görev yaptığı okulunda öğrencilerine Mardin deki öğrencilerini ve Özel Harekat polislerinin terörle mücadelesini anlatarak öğrencilerine Türkiye’nin doğusu ile batısının kardeşliğini aşıladı. Öğrencileri bu mücadele Eylül ayında Mardin’in Ömerli ilçesinde şehit olan Özel Harekat Şube Müdürü Tufan Kansuva için Mardin’de görev yapan Özel Harekat polislerine mektup yazdı. Büşra öğretmen öğrencilerinin duygu dolu mektuplarını Mardin Özel Harekat Şube müdürlüğüne gönderirken öğrencilerinin duygusal mektuplarına şimdi Özel Harekat polislerinden şimdi cevap bekliyor.
Öğrenciler Mektuplarında en çok Tufan Müdürün ölmediğini ifade ederek Mardin’de törörle mücadele eden tüm güvenlik güçlerinin yanında olduklarını yanında olduklarını ifade ettiler.
İhlas Haber Ajansı Muhabirine çalışmasını aktaran Büşra Tüylüoglu “İngilizce öğretmeni olarak 2015 senesinde Derik’in bir dağ köyüne atanmıştım. Sonraki senelerde Derik merkezde okul müdürlükleri yaptım ve kayyum sayesinde belediye ve kaymakamlıklarda kültür projelerinde kadın merkezlerinde müdürlük yaptım. Hendek olayları gibi kötü bir süreçlerden geçerken, tüm bu zorlu süreçlerde Polis Özel Harekâtın varlığı bize güç verdi. O zamanlarda Tufan abiyle tanışmıştım. Kendisi benim öğrencilerimi kazanma adına yaptığım çalışmalardan haberdardı ve hep takdir ederdi. "Sende bizim kadar PÖH’sün bu cesaretinle azminle" derdi. Çocuklarımız artık kitaplarından bayrakları yırtmasın, polis asker görünce kaçmasın diye çok zorluklara rağmen pes etmeden yılmadan mücadele ettim. Bu süreçte pek çok çocuğumuzla Tufan abimizi ve şubesini ziyarete giderdik. Eşi ve çocukları ile de memleketlim olarak ayrı bir bağımız vardı. Şark hizmetimde ki son 6 ayımda da Mardin valiliğinde Kadın ve gençlik hizmetlerinde sosyo kültürel koordinatörlük görevi üstlendim. Bu süreçte de Tufan abimizle sıkça irtibat halindeydik. En son Sevgi Evlerinde kalan yetim öksüz çocuklarımızla yaptığım görüşmelerde Polis olmak isteyen çocuklarımızı görünce "Tufan abi böyle çocuklar var senle tanıştırmak istiyorum" dediğimde hemen "al gel şubeye gezdirelim" dedi. Mardin’den tayinim çıktıktan sonra tekrar orayı ziyarete gitmiştim. Birlikte polis evinde yemek yiyip sohbetler etmiştik. Onu son görüşüm olacağını bilseydim böylesi değerli bir yiğitten son bir helallik almadan gitmezdim Mardin’den. O Mardin’de "Tufan müdür efsanesi" diye anılacak kadar büyük bir insandı. Artık gerçek bir efsane oldu. Benim bir Türk vatandaşı, bir eğitimci ve ona bir kardeş olarak boynumun borcu vefa borcumu onun için son kez yerine getirmeye çalışıyorum ve şuan müdür yardımcısı olarak atandığım okulda onun ismi sonsuza denk yasasın unutulmasın diye bir kütüphane açmaya çalışıyorum” dedi.