HABER

Öğretim üyelerinden türban tepkisi

ANKARA (ANKA) -Ankara'daki üniversitelerin öğretim üyeleri, Meclis'te CHP ve AKP'yi ziyaret ederek türbanla ilgili itirazlarını ve kaygılarını ilettiler. İktidarı üniversiteler üzerinden laik toplumsal düzeni hedef almakla suçlayan öğretim üyeleri, yaptıkları ortak açıklamada ilgili kesimleri toplumun esenliği için üniversitelerde türbanı serbest bırakma girişiminden vazgeçmeye çağırdılar.

Türban tartışmaları devam ederken, Ankara'daki çeşitli üniversitelerden öğretim üyeleri de Meclis'te CHP ve AKP'yi ziyaret etti. Ortadoğu Öğretim Elemanları Derneği, Tüm Öğretim Elemanları Derneği ve Gazi Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği üyesi öğretim üyeleri ilk olarak CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol, Hakkı Süha Okay ve CHP'nin öğretim üyesi kökenli milletvekilleri ile görüştü. Heyetin kalabalık olması nedeniyle Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda gerçekleşen görüşmede, öğretim üyelerinin türbana yönelik tepkilerini ortaya koyduğu bildiriyi, Tüm Öğretim Elemanları Derneği Genel Sekreteri Suay Karaman okudu.

-"CUMHURİYETİN TEMEL ESASLARI ÇİĞNENİYOR"-
Öğretim üyelerinin bildirisinde, iktidarın hedefinin, üniversiteler üzerinden laik toplumsal düzen olduğu belirtilerek şöyle denildi:
"Türbanın üniversitelerde serbest bırakılması konusunda AKP ve MHP arasında üzerinde uzlaşılan ve DTP'nin de destek vereceğini belirttiği son düzenleme ülkemizde bir bağımsızlık savaşı ile kurulmuş olan cumhuriyetimizin laik toplumsal düzenini tehdit etmektedir. İşbirliği içinde olanlar, Cumhuriyetle hesaplaşma içindedirler. Türbanın serbest bırakılması üniversitelerden başlayarak kısa sürede kamu kesimi dahil ülke genelinde bir bölünmenin zeminini yaratacaktır. Ülkemizde Cumhuriyetle sağlanan ülke birliğini parçalamaya yönelik bir sürecin önü açılacaktır. Cumhuriyetimizin temel esasları ve kuruluş yasaları çiğnenmektedir."
Bildiride, 12 Eylül darbesinden bu yana günlük yaşamın aşama aşama bir parçası haline getirilen "tesettür"ün bugün toplumsal barışın güvencesi olan laik kamu düzenini tehdit eder hale getirdiği vurgulanarak "batı ile her alanda uzlaşma içindeki iktidar, 22 Temmuz seçimlerinin beraberinde getirtiği siyasi ortam içerisinde altı yıldır uygulamakta olduğu kuşatma operasyonunu sürdürmektedir. Kadının bireysel özgürleşmesi önünde en büyük engel olagelmiş tesettürün birer özgürlük ve hak simgesi olarak sunulması, dinsel duyarlılığı olan insanlara söylenebilecek en büyük yalandır. Hedef alınan laik toplum düzenimizdir. Siyasal bir simgeye dönüştürülen türban ile üniversitelerdeki özgür bilimsel düşünce ortamı, dogmatizm ile abluka altına alınmak istenmektedir.Aklın ve bilimin her alanda egemen olduğu bir toplum özleminde olan ve Cumhuriyetin tüm kazanımlarına sonuna kadar sahip çıkacak olan biz öğretim elemanları, ilgili kesimleri toplumumuzun esenliği için bu girişimden bir an önce vazgeçmeye çağırıyoruz" denildi.

-MİLLETVEKİLLERİNE ÇAĞRI-

Öğretim üyeleri, CHP ile yaptıkları görüşmede, milletvekillerine de çağrıda bulundular. Gazi Üniversiteli Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu tarafından okunan milletvekiline çağrı metninde ise "tarihi bir sorumlulukla karşı karşıyasınız. Türbanın üniversitelerde serbest bırakılması konusunda parti yöneticilerinizin üzerinde uzlaştığı yasal düzenlemeler, ülkemizde cumhuriyetle benimsenmiş yerleşik sistem ve değerlerimizde bir çatlak oluşturacaktır. Siyasi bir simge haline getirilen türbanın kamusal alanda serbest bırakılmasının toplumumuzda yaratacağı çatlak kısa sürede kamu kesimi dahil ülke geneline hızla yayılarak büyüyecek ve bu fiili durum Cumhuriyet düzenimizde onarılmaz bir kırılmaya yol açaçaktır. Bu kırılma, Cumhuriyetle sağlanan ülke birliğimizin parçalanmasına yönelik bir sürecin önünü açarak, ülkemizi bir dizi belirsizlik ve istikrarsızlığa sürükleyecektir. Aklın ve bilimin her alanda egemen olduğu bir toplum özleminde olan ve bu çerçevede cumhuriyetin tüm kazanımlarına sonuna kadar sahip çıkacak olan biz öğretim elemanları siz milletvekillerimizi, tarihsel bir sorumlulukla siyasi çıkar hesaplarının dışında kalarak ülkemizin birliği ve toplumumuzun esenliği için bu girişime destek vermemeye çağırıyoruz" denildi.

-ANADOL: OYUN BÜYÜK ARKASINDA BOP VE ILIMLI İSLAM PROJESİ VAR-
Öğretim üyelerini kabulde, CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, CHP'nin gerek yarın yapılacak anayasa komisyonu toplantısında gerekse önümüzdeki hafta genel kurul görüşmelerinde bildik tavrını sürdüreceğini belirterek "flu, renksiz, net olmayan bir tavrımız yok. Bu tavrımızı komisyonda ve genel kurulda da ortaya koyacağız" dedi. Anayasa değişikliğini 2 madde ve YÖK kanununun bir maddesinde yapılan basit bir değişiklik olarak görmediklerini ifade eden Anadol, "oyun büyük, arkasında Büyük Ortadoğu Projesi ve Ilımlı İslam Projesi var. Atatürk'ün hedef gösterdiği çağdaş uygarlık treni, makas değişikliğiyle başka yöne çevrilmek isteniyor. Olay basit bir olay değil. Çağdaş uygarlıktan çağdışı Ortadoğu karanlığına uzanan zincirin son halkasındayız" diye konuştu. Anadol, Başbakan Erdoğan'ın geçmişte yaptığı laiklik ve türbanla ilgili konuşmalarını da hatırlatarak "bunu yüksek öğrenime has bir değişiklik olacak, ortaöğretime, kamuya yansımayacak diye halkı kandırmak isteyenler büyük bir aldatmaca ve yalan içindedirler" dedi.

-OKAY: DEVLET KURUM VE KURALLARI İLE KENDİNİ KORUYACAKTIR-

Görüşmede, Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay ise Türkiye'nin çok önemli bir dönemeçten geçtiğini belirterek, "Devletin hukuksal, anayasal yapısı tartışılıyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Devlet mekanizması kendi kurum ve kuralları ile kendini koruyacaktır. Değişiklikler masum, sıradan değişiklikler olarak sunuluyor. Oysa yapılmak istenen laik, hukuk düzenini ortadan kaldırmaktır. Ancak hiçbir anayasa değişikliğinin buna gücü yetmez, kimse bunu aklından çıkarmasın" dedi. Yapılmak istenen genç kızların türbanla okula girmesini sağlamak değil kadınların başını kapatmak olduğunu kaydeden Okay, "Yapılmak istenen surlarda gedik açmaktır. Buna izin vermeyeceğiz. Anayasa'nın 2'nci maddesi olduğu sürece anayasada bu gediği açamayacaklar" dedi. Okay, türbanla ilgili yapılmak istenen düzenlemenin ayrışmaları körükleyeceğini belirterek Meclis Başkanlığını da eleştirdi. "Bu teklifi Meclis başkanlığının sevk etmemesi gerekirdi" diyen Okay, mücadelelerini yargı sürecinde de devam ettireceklerini kaydetti.

En Çok Aranan Haberler