ANKARA (İHA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Kıbrıs sorununun bir oldu-bittiye getirilerek, Avrupa Birliği perspektifine ve takvimine uygun bir şekilde çözümü için yoğun bir baskı ve zorlama süreci harekete geçirilmiştir. Türkiye, temelden sakat bir pazarlık zeminini kendi rızasıyla hazırlamıştır" dedi.
Devlet Bahçeli, partisinin istişare toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin dış politikada tehlikeli bir yola sürüklendiğini öne sürdü. Bahçeli, zirve öncesinde komuoyunda Kopenhag zirvesinde müzakere tarihi alınacağı yönünde insanların şartlandırıldığını ve şartlandırma kampanyası yürütüldüğünü ancak tüm beklentilerin karşılık bulamadığını söyledi. Bahçeli, bu zirve sonunda Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye bakış açısını ortaya koyduğunu, Kıbrıs'ın üyeleği konusundaki siyasi kararını da sonuçlandırdığını belirterek, Türkiye'nin gerçeklerle yüz yüze kaldığını ifade etti.
Türkiye'nin Kopenhag zirvesinde bir kez daha rencide edildiğini ve dışlandığını iddia eden Bahçeli, şöyle konuştu:
"Diğer dokuz aday ülke ile birlikte Kıbrıs Rumları'nın Avrupa Birliği'ne üye olması kararlaştırılmıştır. Buna göre Rumların Nisan 2003'te Kıbrıs adına üyelik anlaşmaları imzalanacaktır. Bu tarihe kadar Birleşmiş Milletler planı esas alınarak Kıbrıs sorununa çözüm bulunamazsa, Kuzey Kıbrıs Avrupa Birliği'nin dışında kalacaktır. Bu tarih aşılırsa, Kıbrıs Türklerine Kıbrıs Rumları'nın istediği bir siyasi çözümü kabullenerek Avrupa Birliği'ne üye olmuş Kıbrıs Cumhuriyeti'ne iltihak etmek ve bu yolla Avurpa Birliği'ne dahil olmak gibi bir tek seçenek kalacaktır. Kıbrıs'a bu şekilde Almanya modeli olarak adlandırılan yöntem uygulanacaktır."
MHP Lideri Bahçeli, geçmişte Doğu Almanya'nın, Sovyet Bloku'nun dağılmasından sonra kendi varlığına son verip Batı Almanya'ya iltihak etmesi sonucu Avrupa Birliği'nin içine girdiğini ve aynı modelin Kıbrıs'a uygulanmasının söz konusu olduğunu söyledi. Zirve kararlarının Kıbrıs sorunu üzerinde çok olumsuz etkileri olacağını söyleyen Bahçeli, "Kıbrıs Konusunun bir pazarlık unsuru haline getirilmesi sonucu, böyle bir süreçte Türkiye'nin karşısına çıkarılacak ilk faturanın Kıbrıs olacağı ortadır" dedi.
Birleşmiş Milletler'in 10 Aralık'ta taraflara sunulan gözden geçirilmiş ikinci metninde çok büyük ölçüde Rum kesiminin talepleri doğrultusunda değişiklerin yapıldığına, bu haliyle Türk tarafı için ciddi riskler taşıyan ve tehlikeli sonuçlar olacak düzenlemeler içerdiğini söyleyen Bahçeli, bu durumun adada gerginlik ve çatışma ortamının yeniden yaşanmasına yol açacağını ifade etti. Avrupa Birliği'nin Türkiye'yi alma sürecinde bundan sonraki taleplerinin sona ermeyeceğini de kaydeden Bahçeli, "Türkiye için boş bir Avrupa Birliği perspektifi karşılığında Kıbrıs Türk halkı ve bağımsız devleti KKTC'nin asla feda edilemeyeceği çok iyi bilinmelidir" diye konuştu.