İSTANBUL (İHA) - Sakarya'nın Pamukova İlçesi yakınlarında hızlandırılmış trenin raydan çıkması sonucu 139 kişinin ölümü, 57 kişinin de yaralanması, hızlı trenin güvenliği konusundaki tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
Hızlandırılmış trenlerle İstanbul-Ankara arasındaki yolculuk süresinin 5 saate indirilmesine ilk büyük eleştiri Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Aydın Erel'den gelmişti. 7 Temmuz'da bir açıklama yapan Prof.Dr. Aydın Erel, "Mevcut raylar hızlı trene müsait değil. Gerekli araştırma yapılmadan trenler sefere girdi. Bu trenler her an devrilebilir" demişti.
Prof. Dr. Erel, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın da katıldığı 10. Ulaştırma Araştırma Konferansı'nda hızlı trenlerle ilgili kaygılarını dile getirerek, "Ulaştırma Bakanlığı'nın gerekli teknik yeterlilik sağlanana kadar hızlı treni seferden kaldırmasını istirham ediyorum. Hızlandırılmış trene binmem, sevdiklerimin binmesine de izin vermem" ifadelerini kullanmıştı.
"Ana yurdun dört baştan demir ağlarla örülmesinden" bu yana alt yapı çalışması yapılmadığını söyleyen Prof. Dr. Erel, demiryollarının alt yapısının hızlandırılmış trenlere uygun olmadığına dikkat çekerek şöyle konuşmuştu:
"Hız yüzünden, raylar bozulacak ve hızlı trenler masraf çıkaracak. Rayların doğrultusu ve hat genişliği bozulacak, yol eğrileşecek, tren yolunda çökme olacak. Önlemler acilen alınmazsa, trenin yoldan çıkması şeklinde kazalar olacaktır. Böyle bir durumu olan trene asla binmem!"
Konferans sonunda Ulaştırma Bakanı Yıldırım, konu hakkında Bakanlık yetkililerinin Prof. Dr. Erel ile irtibata geçeceğini ve gerekli tedbirlerin alınacağını söylemişti.
Prof. Dr. Erel, hızlandırılmış tren seferlerinin durdurulmasını isterken, Ulaştırma Bakanlığı'na önerilerini şu şekilde sıralamıştı:
"Demiryolu hatlarımız ve bu hatlarda kullanılan lokomotif ve vagonlar acil kontrol edilsin. Uygun olmayan lokomotif ve vagonlar, bu raylarda kullanılmasın, kullanılacak taşıtlar ise sürekli denetim ve kontrol altında tutulsun. Yol trafiğe kapanmadan 'alt yapı iyileştirmesi' mümkün olmadığından, altyapının olumsuzlukları üst yapıda uygulanacak çözümlerle azaltılsın. Uygun olmayan yol elemanları değiştirilsin, yolun geometrik ve fiziksel kalitesi yükseltilsin."