Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi'nin (AFAD) verilerine göre; Ege Denizi’nde, Muğla'nın Datça ilçesinin 14.4 kilometre açıklarında, geçen hafta salı günü 5.1 büyüklüğünde deprem oldu. Bu depremin ardından birçoğu 4 büyüklüğünde 400'ü aşkın artçı deprem gerçekleşti. Bu sarsıntılar ise, tedirginlik yarattı. Bazı Datçalılar, depremin Knidos Antik Kenti açıklarında çok eski tarihlere dayanan bir yanardağın harekete geçmesi sonucu gerçekleştiğinin halk arasında konuşulduğunu kaydetti.
5 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREMİN 1'DEN FAZLA OLMASI
"Bölgedeki depremler 400'ü buldu" diyen Prof. Dr. Sözbilir, şöyle konuştu:
"İlginç olan bir konu ise 5 olan depremlerin birden çok olması. Ana şok sınıfına giren bu depremler, 1'den çok gerçekleşti. 3 ve 4 büyüklüğünde çok sayıda deprem meydana geldi. Bu tür birbirine yakın büyüklükteki depremlerin olduğu zamanlarda daha çok 'volkanik kökenden mi kaynaklandığı' konusunda bir soru işareti oluşuyor. Dolayısıyla bölgeye baktığımız zaman volkanları görüyoruz. Bu volkanlara baktığımız zaman Datça'dan Yunanistan'a doğru bir yay şeklinde uzanıyor. Bölgede çok sayıda volkanik ada bulunuyor. Bunlar tarihsel dönemlerde çok defa püskürüp insanlar için can ve mal kaybına yol açmış. Ayrıca bölgede çok sayıda fay da bulunuyor. Bunlar da geçmişte deprem üretmiş faylar.
"TSUNAMİ TEHLİKESİ OLUŞABİLİR"
"Bölgedeki bazı fayların kırıldığını görüyoruz. Öteki faylar 6.5'i aşan depremler üretebiliyor. Bu fayların bu boyutta deprem üretmesi durumunda Güney kıyılarımız özellikle Datça taraflarında tsunami tehlikesi oluşabilir"
DATÇA'NIN KIYI KESİMLERİ
Bölgede 6 büyüklüğünde bir depremin yaratacağı olumsuzluklara da değinen Prof. Dr. Sözbilir, Datça'nın kıyı kesimlerini işaret ederek, "Buradaki zayıf zeminlerde ve binalarda problem oluşacak. 6.5'i aşması durumunda ise tsunami yaratma tehlikeleri var. Bu olay gerçekleşirse Kos adası, Rodos Adası ve Datça Yarımadasının bazı kesimlerinde tsunami oluşabilir" dedi.
Bölgedeki hareketliliğin İzmir ve İstanbul'daki olası bir depremle bağlantısı olup olmadığına yönelik bir soruya ise Prof. Dr. Sözbilir, "İstanbul ve İzmir ile bu depremlerin bir bağlantısı yok. Bölgede kendi içinde tekil fay dediğimiz, çok sayıda fay var. Bunlar ne yapabilir, yanındaki fayı tetikleyebilir. Buradan İzmir'deki fayı tetikleme olasılığı yok. İzmir ve İstanbul için bir tehlike oluşturmuyor" dedi. (DHA)