Artık tam bu yaz da geçti sayılır derken, meteoroloji raporları önümüzdeki günlerin mevsimin en sıcak günleri olacağını bildiriyor. Demek ki ağustosun yarısı yaz, yarısı sonbahar sözü de her zaman geçerli değilmiş.
Bu sıcak havalarda yapılacak en iyi şey, mümkünse hiç sokağa, güneşe çıkmamaktır. Evde ve iş yerinde serin bir köşeyi, bağlık bahçelik yerde bir ağaç gölgesini veya varsa klimalı ortamları tercih edin. Hele de saat 10 ile 15 arasında sakın dışarı adım atmayın.
Özellikle küçük çocukların, yaşlıların, kalp, tansiyon, böbrek ve şeker hastalarının sıcağa daha duyarlı olduklarını ve daha çok etkilendiklerini hemen hatırlatalım.
ÜSTSÜZ, AMA ŞEMSİYELİ
Mümkün olduğunca ince, pamuklu, açık renk ve bol kıyafetler tercih edilmelidir. Güneşe çıkması gerekenler güneş gözlüğü ve şemsiye kullanmalıdır. Şemsiye şems, yani güneş kelimesinden türetilmiştir ve güneşten koruyan anlamı taşır. Fakat bizde şemsiyenin yağmurda kullanılması adeti vardır, yazın sıcaklarda sokakta şemsiye ile gezen bir Allah’ın kulunu göremezsiniz. Güzel bir manken kızımız, şemsiye ile üstsüz olarak gezerken paparazilere yakalansa da, milletimiz de şu şemsiyenin kıymetini anlasa, ah ne iyi olur.
Şemsiye yerine gölge yapan ve başın serin kalmasını sağlayan geniş çeperli şapkalardan da yararlanılabilir, hani şu Meksikalıların taktıkları türden şapkalardan.
Her şeye rağmen, uzun süre güneş altında kalmak zorunda olanlar vücutlarının açık yerlerine güneş ışınlarından koruyucu kremler sürmelidir.
SİESTA YAPIN
Havanın sıcak ve nemin fazla olduğu günlerde fazla efordan kaçınmak gerekir. Yaşlılar ve kalp hastaları buna daha çok dikkat etmelidir. Kendinize serin bir ortam bulun. Fırsat bulabilirseniz siesta yapın, yani öğle uykusuna yatın.
Düzenli olarak spor ve egzersiz yapanlar, bu aktivitelerini sabahın erken saatlerinde veya akşam serinliğinden sonra uygulamalıdırlar. Güneş altında yapılan plaj voleybolu, futbolu gençler için bile sakıncalıdır. Yerinde duramayanlar için en iyi spor yüzmedir.
YİYECEK VE İÇECEKLER
Bu sıcak günlerde zeytinyağlı sebze yemeklerini tercih edin. Yağlı, etli yemeklerden ve kızartmalar kaçının. Az yiyin, porsiyonlarınızı küçültün. Baklava ve diğer hamur işi tatlıları değil, sütlü olanları ve daha iyisi dondurmayı tercih edin.
Alkol sıcak havalarda başınıza olmayacak sorunlar getirebilir. Çay ve kahvenin fazlası da öyle. Genç ve sağlıklı olanlar bol su, soda veya en iyisi ayran içebilirler, ama kalp ve tansiyon hastaları, böbrek yetersizliği olanlar, idrar söktürücü ilaç kullananlar ve yaşlılar içecekleri sıvı miktarları ve türü için doktorlarına danışmalıdırlar. Meselâ, bazı hastalar için tuzlu ayran ve çok fazla sıvı almak çok tehlikeli olabilir.
SERİNLEME YOLLARI
Evlerinde veya işyerlerinde klimaları olmayanlar büyük alışveriş merkezlerinin bedava serin ortamlarından yararlanabilirler. Günde birkaç kez duş almak da iyi bir serinleme yoludur.
TERLEMEKTEN KORKMAYIN
Organizmamızın dış ortam ısısının yükselmesine karşı en önemli savunma araçları, derideki damarların genişlemesi ve terleme ile sıvı kaybedilmesidir. Terleme ile vücuttan atılan su sayesinde vücut ısınsın yükselmesi önlenmiş olur ve terleme devam ettiği sürece, yeterince su ve tuz almak şartıyla çok yüksek ısılara tahammül etmek mümkündür. Nem oranı yükseldiğinde, terleme ile olan sıvı kaybı azalmaya başlar ve böylece sıcak çarpması ihtimali artar.
NE ZAMAN DOKTORA BAŞ VURMALI
Tüm bu dediklerimizi tutmanıza rağmen, bitkinlik, baş ağrısı, baş dönmesi, baygınlık, karın ağrısı, bilinçle ilgili değişiklikler hissederseniz, hele de vücut ısınız da yükseliyor ise güneş çarpması ile karşı karşıya olabilirsiniz.
Böyle bir durumda, kişi hemen gölge bir yere alınmalı ve elbiseleri tamamen çıkarılmalıdır. Vücut yüzeyi hortumla, soğuk suya batırılmış süngerle, duş yaptırılarak… ıslatılmalı, bir taraftan da vantilatörle hava verilerek suyun buharlaşması sağlanmalıdır. Güneş çarpması olanlar, air-conditionlu ambulanslarla en kısa zamanda bir hastaneye ulaştırılmalıdır.
**Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
**
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Göğüs Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi