Su aygırı teri
Su aygırları hayvanlar aleminin büyük, yağlı ve güneş yanığı olmayacak kadar şanslı hayvanlarıdır. Fazlasıyla yer kaplamaları, bir adamı çiğneyerek küçücük parçalara ayırabilme özelliklerine sahip olmaları yanında bu hayvanları inceleyen bilim adamlarının dikkatini ilk çeken başka bir şey var: O da terlemeleri!
Yapılan araştırmalar sonucunda kırmızı ve ağdalı olan terlerinin, yüksek faktörlü güneş koruyucusu olduğu ortaya çıktı. Su aygırının teri içindeki kimyasal, mikroskopik yapılar ışık moleküllerini kırıp dağıtıyor. Antiseptik özelliğe sahip olan bu keşif kozmetik dünyasının mucizelerinden biri olarak görülüyor.
Hayatlarının tek anlamının sineğe dönüşmek olduğu, böcek aleminin bu itici canlılarının en ilginç özelliklerinden biri antibakteriyel sabunda kullanılıyor olmaları! Ölü deriyi de yalayıp yutmalarından dolayı kurtçuklar, ölümcül yaralardan kangrene kadar birçok konuda insanlara yardımcı olabilmektedir.
Modern antibiyotiklerin gelişiyle ‘Kurtçuk terapisi’ kullanımı azalsa da tam anlamıyla rafa kaldırılmamıştır. Mutasyona uğrayarak dayanıklılığı bir hayli artan bakterilere cevap veremeyen modern ilaçlar yerini kurtçuk terapisine bırakmaktadır.
Eskiden hekimler sülükleri ateşten alerjiye kadar çok geniş bir yelpazede kullanıyorlardı. Antik Yunan inanışına göre insan vücudu kan, lenf, siyah safra ve sarı safra şeklinde dört salgıdan oluşuyordu ve bir tanesinin diğerlerinden fazla olması hastalığa neden oluyordu. Kanlanmış gözlerin nedeni uykusuzluk ya da fazla alkol değil de, kişinin çok fazla kanı olmasından kaynaklanıyordu ve sülük ile bu fazla kanı alıyordu.
Yapılan son araştırmalara göre sülük salyası, antibiyotik ve uyuşturucu özellikte yararlı enzimler içeriyor ve pıhtılaşmayı engelleyen özelliğiyle kalp krizlerini ve felci engelliyor.
Kendi dışındaki diğer böcekleri katlederken, atları da zehiriyle öldürebiliyor. Salgıladığı ‘kantaridin’ adındaki toksini aslında sadece erkek cinsleri salgılıyor ama bu toksin çiftleşirlerken dişilere geçiyor.
Salgıladığı zehirli toksinler insanları öldürmeye yeterli olmamasına rağmen acıya sebebiyet verir. Belli dönemlerde romatizma, iktidarsızlık ve Gut hastalığının tedavisinde kullanılmıştır. Kuduz böceğinden yapılan ilaçta bu salgı kullanılır. Yapılan son araştırmalara göre ‘kantaridin’ , dövme silme işlemlerinde, siğillerin iyileşmesinde ve kanser hücrelerinin üremesini durdurmada kullanılabiliyor.
Lezzetiyle bildiğimiz karidesin kabukları dahil her şeyini tüketebileceğinizi biliyor muydunuz? Ordudaki bilim adamları karides kabuklarıyla insanların hayatlarını kurtarmanın yollunu buldular. Mucizevi buluşlarıyla en büyük atardamar kanamalarını bir ile beş dakika arasında durdurma yoluyla, çok ciddi kanamaları bile mükemmel bir başarıyla kontrol altına alabiliyorlar.
Amerikan hükümeti, bu yöntem ile ölümleri yüzde 20 ve 30 oranında azaltabileceğine ve orduyu rahatlatabileceğine inanıyor.
İnsan vücudu içinde hızlıca üreyerek insanları çıldırtan bu canlılar, yolunu bulduktan sonra vücuttaki tüm değerli besleyici maddeleri emerek ishalden bağırsaklarda kan kayıplarına kadar bir sürü hastalığa neden oluyor.
Bu kurtçuklar Üçüncü Dünya Ülkeleri’nde büyük korku saçarken, gelişmiş ülkelere önemli yararlar sağlayabilir.
Professor David Pritchard ve çalışma arkadaşlarına göre kancalı kurt enfeksiyonu, en etkili alerji tedavi yöntemi olabiliyor.
Kancalı kurtlar bağırsakları koruyabilmek için vücudun bağışıklık sisteminin harekete geçmesine yardımcı oluyor. Yüksek seviyede saldırı gücüyle vücudun geri kalan bağışıklık sisteminin fazla çalışmasını engelliyor. Böylelikle vücudun alerjik bir tepki vermesini engelliyor
