Tarımda lisanslı depoculuk dönemi

ADANA (İHA) - TBBM Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu Başkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Adana Milletvekili Prof. Dr. Vahit Kirişçi, lisanslı depoculuk sisteminin üreticiyi borç batağından kurtaracağını bildirdi.

Kirişçi, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de yeni uygulanmaya başlayan lisanslı depoculuğun, AB ülkelerinde yıllardır var olduğunu ve sistem sayesinde ürün pazarlama sorunu yaşamadıklarını söyledi. Hükümetin, lisanslı depoculuk gibi tarımda çok değişiklik yaptığı için takibinde bile zorluk çektiklerini belirten Kirişçi, "Konunun biraz uzağında olan üreticimiz hepten kaybediyor, bir bağlantı kuramıyor. Başbakan orada vadeli işlem opsiyon borsasını açıyor, biz Meclis'te lisanslı depoculuğu görüşüyoruz, vatandaş anlamıyor, 'Ya bu adamlar ne yapıyor?' diyor. Halbuki, ABD'deki çiftçinin 2007'ye kadar mahsullerini satmasını sağlayan sistem, olmazsa olmaz bir şeydir. Vadeli işlem ve opsiyon borsası olmazsa olmazlardandır" dedi.

Artık pamuk, mısır, buğday, domates salçası, zeytinyağının bile lisanslı depocuk yoluyla borsada işlem görebileceğini kaydeden Kirişçi, "Biz şimdi filin kuyruğunu tuttuk, kuyruğunu anlatıyoruz. Burnunu tuttuk, burnunu anlatıyoruz. Dünyada böyle bir sistem zaten vardı. Bizim bu tarımı iyi algılamamız lazım. Şimdi eğer biz borsayı kurmuş, lisanslı depoculuğu gündeme getirmişsek, odalar ve borsaların da aynı şekilde ziraat odalarının da kendine çeki düzen vermesi lazım" diye konuştu.

Lisanslı depoculuğun, yasası ve müessesesi olmadığı halde bu ülkede yıllardan beri uygulana gelen emanet usulü mal teslimi yapıldığını vurgulayan Kirişçi, şöyle devam etti:

"Şimdi ürünler kayıt altına alınacak. Lisanslı depocu kalite sınıflaması yapıyor. Ürün senedi veriyor. Pamuğun adı şu, lif uzunluğu bu, randımanı bu, rutubeti bu diye belgenizi veriyor. Sizde bu belgeyi kıymetli evrak olarak bankada teminat olarak kullanabiliyorsunuz."

Eskiden çiftçinin hasat yapar yapmaz borcunu ödemek ve finansman sıkıntısını gidermek için malını hemen tüccara sattığını, şimdi ise lisanslı depoya dökerek aldığı senedi bankaya teminat mektubu olarak götürdüğünde bankanın ona çok uygun şartlarda kredi verebileceğini söyleyen Kirişçi, şunları kaydetti:

"Bunun da normal faizin yüzde 50 daha aşağısında olmasını istiyoruz. Bizim amacımız kayıt dışındaki sektörü kayıt altına almak. Bizim devlet olarak kazancımız bu. Bu kredi faizi sübvanse etmenin amacı o. Çok büyük faydası olacak. Bu ürün senedini bankaya götürmezse başka ne olabilir. Vadeli işlem borsasına koyar, ne zaman fiyatı makul görüyorsa ürünü o zaman satar. Kimse o malı görmez. O mal bilinir ki lisanslı depocudadır. Artık bu pamuk Ahmet'in Mehmet'in pamuğuna karışmıştır, ama kalitesi aynıdır."