İZMİR (A.A) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisine katılımlar nedeniyle Kültürpark İsmet İnönü Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, ülkeyi aydınlık geleceği taşımanın CHP'nin olduğu kadar her yurtseverin de görevi olduğunu söyledi. Her yurtsevere, aydına, çiftçiye, emekliye, üniversite hocasına CHP çatısı altında yer olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Güçlerimizi birleştireceğiz, bölünmeyeceğiz, fabrikada çalışan işçisi de Kemeraltı'ndaki esnafı da Hakkari'deki esnaf da artık CHP çatısı altına gelsin. Türkiye rayından çıkmış, nereye gideceği belli olmayan tren gibi gidiyor. Her an, her yerde kaza olabilir. Türkiye'nin gerçek gündemine bir türlü dönülemiyor. İşsizlik, yoksulluk konuşuluyor mu? Konuşulan şeyler başka şeyler. AKP ülkeyi sağlıklı yönetemiyor. Bugün gazete manşetlerinde var, eğitim sisteminde hala çok gerilerdeyiz. Binlerce, milyonlarca gencimiz işsiz, bunlar geleceğe umutla nasıl bakacaklar? AKP iktidarının işsizlik sorununu çözmek gibi görevi yok, onların tek görevi var ceplerini doldurmak. Onun için onlara diyoruz yolunu bulanların partisi diye.
Bizim partimizden söz ediyorlar. CHP'den Sayın Başbakan'ın söz etmesi için önce ağzını temizlemesi lazım. Bizim partimizin kurucuları belli, liderleri belli. Mustafa Kemal'den başlıyor, Bülent Ecevit, İsmet İnönü, Deniz Baykal hepsi partimizin liderleri. Biz kendi ismimizle, geçmişimizle, sicilimizle onur duyan bir partiyiz, her yerde bunu onurla söyleriz. AKP orada, onlara adaletten kaçanlar partisi diyoruz, aldatanlar ve kandıranlar partisi diyoruz. Bunlar gelip acil eylem planını başbakanlıkta ilk açıkladıklarında 'İşsizlik sorunun çözeriz' demediler mi? Çözüldü mü? Onun için bu partiye güvenmeyeceğiz. Dışı allanıp pullanıp, içi felaket olan partidir.''
-ÖĞRENCİLERİN BAŞINA GELENLER-
Kılıçdaroğlu, ülkeyi AK Parti iktidarından çok daha güzel yöneteceklerini savundu.
Kılıçdaroğlu, ''Bizim felsefemizde temel unsur şudur, vatandaşa hesap vermek. Hesap vermek boynumuzun borcudur. Kim ne sorarsa sorsun. Üniversite öğrencilerinin başına gelenleri gördünüz. Neymiş Başbakan'a dosya verecekler, dertlerini Başbakan'a anlatacaklar. Coplar, tekmeler... Buna 'demokrasi' diyorlar, 'coplu demokrasi, AKP demokrasisi' diyorlar buna. Biz bunu yapmayacağız. Her öğrenci, her örgüt, yasal hakkını kullanarak soru da sorabilir, protesto da edebilir, pankart da açabilir. Madem ki demokrasiyi içselleştireceğiz, eleştirilere de göğüs gereceğiz. Çünkü bizim verilemeyecek hesabımız yok. Bizi AKP'den ayıran temel nokta budur'' diye konuştu.
-''CHP'NİN DÖRDÜNCÜ KATI-
CHP'ye üye olmanın artık zor olmadığının altını çizen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Hangi yurttaşımız isterse CHP'nin kapıları sonuna kadar açıktır. Eskiden genel merkezimizde partiye üye olmak için 4. kata çıkmak gerekiyordu, aşağı indirdik. İl Başkanları Toplantısında söyledim, bütün il başkanlarının performansları ölçülecek. Ölçme kriterlerinden birisi de kaydettiği üye sayısı olacak.
Sosyal demokrasi, yani sosyal demokrasiyi ayağa kaldıracağız, yeniden inşa edeceğiz, yoksulluğu tarihe gömeceğiz. Bu ülkede bir tek Allah'ın kulu bile yatağa aç girmeyecek, bunun sözünü veriyorum. Onlar ceplerini doldurdular, biz halkın cebini dolduracağız, halkı zenginleştireceğiz. Halk umutla bakacak geleceğe. Vatandaşı azarlamayacağız, sonuna kadar dinleyeceğiz, yanıtlarımız varsa onu da anlatacağız. CHP'yi halkın partisi yapacağız, halkı kucakladığımızda yanımızda hissedeceğiz.''
Konuşmanın ardından Kılıçdaroğlu, aralarında eski Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Alıcı, eski İzmir Barosu Başkanı Özdemir Sökmen ve emekli albay Cevat Yavuz'un da bulunduğu 41 kişiye parti rozetlerini taktı.