Tekstil sektöründe kriz ve çıkış yoları
MUĞLA (İHA) - Muğla'nın Marmaris İlçesi'nin İçmeler Beldesi'nde Türkiye Tekstil İşverenleri Sendikası'nın düzenlediği "Tekstil sektöründe derinleşen kriz ve çıkış yoları" konulu seminerin açılışına katılan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "Türkiye'ye karşı uzadıkça budanan, kurudukça sulanan bir politika uygulanıyor" dedi.
Martı Otel'de 3 gün boyunca sürecek olan Tekstil İşverenleri Sendikası'nın seminerinin açılışına katılan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türkiye'ye karşı uzadıkça budanan kurudukça sulanan bir politika uygulandığına dikkat çeken Bakan Çelik, "Sayın Demirel hep der ki, 'Türkiye ne zaman take-off noktasına gelse, birileri tutup eteğinden çekiyor'.
Uçak havalandı havalanacak, birisi kuyruğundan tutup çekiyor. Şu Türkiye'nin durumuna bakın. Yurt dışına gidiyoruz, muhataplarımızla görüşüyoruz. Şerefle temin ediyorum şu anda dünyanın parlayan yıldızlarından birisi Türkiye'dir. Buraya sermaye geliyorsa özelleştirmelere karşı talep varsa eğer, Türkiye son 4 yılda yüzde 32-35 arasında büyüyorsa ve Avrupa yerinde sayıyorsa bunun bize bir şey ifade etmesi gerekiyor" dedi.
Yargıya karşı güvenin ortadan kalmaması gerektiğini ifade eden Bakan Çelik, "Bazı zorluklar var. 'Tek parti hükümetisiniz, çıkarın kanunları' diyorsunuz. Çıkardığımız kanunların nerelerden nasıl döndüğünü hepiniz biliyorsunuz. Bir ülkede hükümete karşı güven, yürütmeye güven, yargıya güven, yasamaya güven azalırsa; orada hiçbir şey olmaz. Özellikle yargıya güvenin ortadan kalkmaması lazım" diye konuştu.
Danıştay 2. Dairesi'ne yapılan saldırıyı da kınayan Çelik, şunları söyledi:
"Bir saldırı sonucu hayatını kaybeden Danıştay 2. Dairesi'nin değerli üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'e rahmet diliyorum. Bu saldırıyı lanetliyorum. Kim ne adına yapmış olursa olsun, ister komünistlik adına, ister bölücülük, ister etnik kaygılar adına, ister dini duygular adına ne adına olursa olsun eğer bir insan diğer bir insanın hayatına kastederse, terör yaparsa, onu lanetlemeliyiz. Onu ayaklarımızın altına almalıyız. Diyoruz ki, demokratik sosyal laik hukuk devleti. 12 Eylül Anayasası nedeniyle demokrasinin halen yeterli standarda ulaşmadığından şikayet ediyoruz. Eğer bir cumhuriyetin demokratik vasfı eksikse oradan hayır beklemeyin"
