Türkiye, Avrupa için bir fırsat ve ödül

WASHINGTON (İHA) - Hollanda'nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı Atzo Nikolai, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) tam üye olması halinde AB sınırları içinde yaşayan milyonlarca Müslüman'a çok güçlü ve olumlu bir mesaj gönderilmiş olacağını söyledi.

ABD'nin başkenti Washington'da bulunan Hollandalı Bakan Nikolai Johns Hopkins Üniversitesi tarafından düzenlenen bir toplantıda yaptığı konuşmasında, AB'nin Türkiye karşısında bu kadar ayak diremesinin, Türkiye'nin AB'ye katacakları göz önüne alındığında tuhaf görünebileceğini belirtti.

Zengin tarihi, kültürel geleneği ve büyük ekonomik potansiyelinin yanı sıra Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu'nun kesiştiği çok önemli bir stratejik noktada bulunan Türkiye'nin, AB'ye yapacağı katkıların bunlarla da sınırlı kalmayacağını belirten Nikolai, "Üyeliğin arkasındaki en önemli nokta politik önemi. Türkiye'nin üyeliği AB'de ve AB sınırları dışında yaşayan milyonlarca Müslüman'a olumlu bir mesaj göndermiş olacak. Medeniyetler çatışmasının bazen kaçınılmaz gözüktüğü bir dünyada Türkiye'nin üyeliği değişik kültür ve dinlerin uyum içinde yaşayabileceğini gösterecek" ifadelerini kullandı.

Müzakerelerin başlamış olmasına rağmen üyeliğin bir 10 yıl sonra gerçekleşebileceğini belirten Bakan Nikolai, "O tarihte bile müzakerelerin tam üyelikle sonuçlanabileceği kesin değil. Neden Avrupa ayak diriyor? Türkiye jeopolitik bir ödül. Fırsatı yakalamak lazım" dedi.

Öte yandan AB'nin NATO gibi algılanmaması gerektiğine değinen Bakan Nikolai, AB'nin hükümetler arası anlaşmalardan ibaret değil, toplumlar arası bir köprüden oluştuğunu da vurgulayarak, "Türkiye üye olmak istiyorsa değişmek zorunda. Bu süreç AB'yi de değiştirecek" diye konuştu.

Üyelik zamanı yaklaştığında Türkiye nüfusunun 85 -90 milyona çıkarak Avrupa'nın en büyük ülkesi durumuna geleceğini ve hala bir tarım ülkesi olarak sayılacağını söyleyen Hollandalı Bakan, "Türkiye'nin AB üyeliği Meksika'nın tüm halkının İslam'ı kabul etmesinden sonra ABD'nin 51. eyaleti olmasına benziyor" dedi.

AB'nin her zaman halkın sesini dinlemek değil, halka liderlik yapmak anlamına geldiğine de değinen Bakan Nikolai, "Verdiğimiz sözleri tutmamız lazım. Türkiye dahil mevcut ülkelere verilen sözler tutulduktan sonra genişleme sürecinin yavaşlatılmasından yanayım. Ukrayna'nın AB üyesi olması söz konusu değil" diye konuştu. AB liderleri arasında da geçtiğimiz Pazartesi günü yaşanan asıl tartışmanın "Türkiye'ye verilen sözler tutulmalı mı?" çerçevesinde olduğuna değinen Hollandalı Bakan, ayrıcalıklı üyelik seçeneğinin üzerinde durulmasına da şahsen karşı olduğunu belirtti.
Kıbrıs ile ilgili bir soruya yanıt veren Bakan Nikolai, AB üyesi olmak isteyen bir ülkenin halihazırda AB üyesi olan bir ülkeyi tanımamasının söz konusu olamayacağını da belirterek "Tam üyeliğin gerçekleşebilmesi için Türkiye'nin Kıbrıs'ı tanıması şart. Pratikte Türkiye limanlarını Rum gemilerine açarak Kıbrıs'ı zaten tanımış olacak" dedi.
Bakan Nikolai, sözde Ermeni soykırımının tanınmasının AB'nin üyelik koşulu olmadığını, ancak AB standartlarına ulaşabilmek için tarihte neler yaşanmış olduğuna açık olmak gerektiğini Türkiye'nin bu konuya dikkat etmesinin gerekli olduğunu söyledi. AK Parti'nin bu konunun çözümü için çaba göstermesini de takdir eden Hollandalı Bakan, konuya daha fazla açıklık getirilmesi gerektiğine değindi.