ABD, Amerikan vatandaşı gazeteci Lindsey Snell'in bu ayın başında Suriye'den Türkiye'ye geçtikten sonra askeri bölgeyi ihlal suçlamasıyla tutuklandığını doğruladı, bu konuda Türk yetkililerle irtibatın sürdüğünü açıkladı.
Hatay Valisi Ercan Topaca, 7 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, Snell'in sınırdan yasa dışı geçiş yapmak isterken yakalanıp tutuklandığını belirtmişti. Bu dönemde Türk medyasında Snell'in ajan olduğuna dair iddialar ortaya atılmıştı.
KİRBY: NEDEN SURİYE'DE OLDUĞUNA DAİR KONUŞAMAM
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby dün yaptığı açıklamada, Snell'in 6 Ağustos'ta tutuklandığını söyledi. Kirby ABD'li yetkililerin onu, tutuklanmasından yaklaşık üç hafta sonra, 26 Ağustos'ta ziyaret edebildiğini belirtti.
Kirby açıklamasında şunları söyledi: "Şu anda Hatay'daki bir cezaevinde tutuluyor. Anladığımız kadarıyla askeri bölgeyi ihlalle suçlanıyor. Ancak neden Suriye'de olduğuna ve oraya seyahat etmesinin nedenlerine değinemem."
SOSYAL MEDYADA KENDİNİ İSTANBUL MERKEZLİ GAZETECİ OLARAK TANITIYOR
Snell Facebook sayfasında ABD'nin Florida eyaletindeki Dayton kentinden olduğunu, son dönemde İstanbul'da ikamet ettiğini belirtiyor.
Twitter sayfasında ise kendisini video içerikli haberler yapan serbest gazeteci olarak tanıtıyor ve MSNBC, VICE, ABC News, Discovery, Uluslararası Af Örgütü, Vocativ, Yahoo News, IRIN, The New Arab gibi kuruluşlara haber yaptığını aktarıyor.
LinkedIn'deki sayfasında ise Mart 2014'ten bu yana haber sitesi Vocativ'in kıdemli yurtdışı muhabiri ve yapımcısı olduğunu yazmış. Yine sosyal medya profillerinde Florida Üniversitesi ve Fordham Üniversitesi Hukuk Bölümü'nde eğitim gördüğünü aktarıyor.
Müslüman olduğunu belirtiyor ve sosyal medyada paylaştığı fotoğraflarında başörtülü olduğu görülüyor.
SURİYE'DE NE YAPIYORDU?
Snell 5 Ağustos'ta Facebook'tan paylaştığı bir mesajında, Suriye'de kendisine çekim yapma izni veren Nusra Cephesi (Örgüt adını geçtiğimiz dönemde Şam'ın Fethi Cephesi olarak değiştirdi) tarafından hapse atıldığını belirtti.
Bu mesajında Snell, "Tüm dostlarımdan ve iş arkadaşlarımdan bu durumun neden olduğu acı ve kaygı nedeniyle özür dilerim. Hepinizi seviyorum. Salıverilmemi sağlamak için yapılacak her tür çabaya müteşekkirim" diye yazdı.
Snell bu mesajında, grubun ölen militanlarından birinin ailesinin yanında kalırken tutuklandığını belirtti ve şunları ekledi:
"Kendine has durumundan dolayı, beni esir alanları telefon kullanmama izin vermeye ikna ettim. Bu da kaçışımı planlamamı sağladı. Aynı zamanda esaretimi fotoğraflar ve videoyla belgeleme imkânı verdi."
Snell daha sonra Twitter'da, motorsikletli cesur bir adam tarafından kurtarıldığını yazdı. Snell bunları yazdıktan iki gün sonra Türkiye'de tutuklandı.
TÜRKİYE'YE NASIL GEÇTİ VE TUTUKLANDI?
Hatay Valisi Ercan Topaca 7 Ağustos'ta Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, 5 Ağustos'ta ABD helikopterlerinin sınırda Snell'i almak için dolaştığını ancak onu bulamadıklarını açıkladı.
Topaca kadın gazetecinin Türk makamları tarafından Altınözü sınırında yakalandığını belirtti. Topaca açıklamasında şunları söyledi:
"Sınırdan yasa dışı geçiş yapmak isterken ABD'li bir gazeteci yakalandı, mahkemeye çıkarıldı, tutuklandı. Yargılanma safhası devam ediyor, ajan mı değil midir şu an bilmiyoruz. Sınıra gelen helikopter bunun için gelmişti.
"Tabii onlar kendi imkânlarıyla 'sınırın karşısında' diye arıyorlardı, yani 'Türkiye'ye giriş yapacak' diye bekliyorlardı. Tabii onların beklediği zaman gelmedi. Ertesi gün geldi, biz yakaladık, tutuklandı. Suriye'den Türkiye'ye geçerken Altınözü sınırında yakalandı. ABD'li, Türkiye'de ikamet izni var."
AJAN İDDİASI
Bu dönemde Türk medyasındaki farklı yayın organlarında yer alan haberlerde Snell'in ajan olduğu iddia edildi. Hürriyet gazetesinden Deniz Zeyrek, 7 Ağustos'taki haberinde Snell'in ismini vermeden bir ABD ajanı için sınırda operasyon yapıldığını yazdı. Haberde özetle şu ifadeler yer aldı:
"Suriye topraklarında görev yapan Amerikalı kadın ajan (…) gizli bir operasyonda yaralandı ve tahliye çağrısı yaptı. Kadın ajan, ABD'li yetkililere bulunduğu yerin koordinatlarını gönderdi.
"ABD'li yetkililerin yaptığı çalışma sonucu, kadın ajanın Yayladağı yakınlarındaki Türkmen dağı bölgesinde bulunduğu tespit edilince kurtarma operasyonu başladı. ABD'li yetkililer, Türk Genelkurmayı ile temasa geçerek, bölgede yüksek çözünürlüklü kameralar ve (…) 'Hellfire' (Cehennem Ateşi) füzesi taşıyan, iki insansız hava aracına uçuş izni istedi. Genelkurmay Başkanlığı (…) izni derhal verdi.
"ABD'ye ait iki tane İHA, bölgeyi taramaya başladı. Bu süreç iki gün devam etti. Arama sürerken ABD'ye ait iki helikopter de Türk sınırının sıfır noktasında hazır bekletildi. Tüm çabalara rağmen kadın ajanla ABD helikopteri buluşamadı.
"Aramalar sürerken, TSK'nın hudut birliklerine bağlı askerler, sınır bölgesinde bir hareketlilik fark etti. Uyarılar yapıldığında, yaralı bir kadın ellerini kaldırarak, 'dost olduğunu' söyledi Mehmetçik tarafından alınan kadın önce Hudut Karakolu'na götürüldü."
BBC'nin görüştüğü bir ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Snell'in neden Suriye'ye gittiğinin belirsiz olduğunu söyledi. Yetkili, Snell'in gazeteciliğinin tutuklanmasıyla ilgisi olup olmadığını da bilmediklerini söyledi.