Economist dergisi, Balkanlar'da Osmanlının yeniden canlandığı görüşünün de abartılı olduğunu savundu.
Türkiye'nin Boşnak, Sırp ve Hırvatlar arasında arabuluculuk girişimlerinin başarısız olduğu hükmünü veren Economist, buna karşılık Türkiye'nin "yumuşak güç" uygulamada daha etkili olduğunu kaydediyor.
Türk dizilerini, Osmanlı döneminden kalma anıtların onarılmasını, binlerce öğrencinin Gülen hareketi ile bağlantılandırılan okul ve üniversitelerde okuması, bunun örnekleri arasında sayılıyor. Kosova dış işleri bakan yardımcısı Petrit Selimi'nin "bir zamanlar bizden geriydiler şimdi çağdaşlaşma gücü oldular" dediği aktarılıyor.
Dergi, iş ekonomiye gelince de Batı Balkanlar'da fazla bir etkinlik olmadığını, otoyol ve havaalanı projelerinin Türkiye'nin bölgedeki yatırımlarına ilişkin yanlış bir izlenim verdiğini savunuyor.
Saraybosnalı analist Alida Vraciç, Boşnakların İstanbul'a gittiklerinde sıcak karşılandıklarını ama yatırımların Sırbistan'a gittiğini söylerken, orada bile Türkiye'nin ilk 20 dış yatırımcı arasında olmadığı yorumunu yapıyor.
Sırplar da Türkiye ile ilişkiler konusunda dikkatli.
Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ballandıra ballandıra Balkanlarla altın çağdan söz ederken, bölgede Türkiye'ye ilginin "duygusal" görüldüğü yorumuna yer veriyor.
Economist'e göre bölge için öncelik Avrupa Birliği'ne katılmak.
Bir Sırp yetkilinin şu sözlerini aktarıyor dergi: "Türkiye ile fazla yakınlaşmaktan yana değiliz. Çünkü AB (kapısında) kaybedenler kulübünün parçası olarak görülmek istemiyoruz."