BİZE ULAŞIN
AFAD verilerine göre 10:42'de Bursa'nın Mudanya ilçesindeki Gemlik Körfezi'nde meydana gelen 5,1 büyüklüğündeki deprem sonrasında halk büyük panik yaşadı. İstanbul'da da hissedilen deprem, Kocaeli, Sakarya ve Çanakkale'de de paniğe neden oldu. Deprem sonrası uzman isimlerden depremin öncü bir deprem olup olmadığı hakkında önemli açıklamalar geldi.
Prof. Dr. Şükrü Ersoy, "Depremin sığ olması hissetmek için önemli bir kriter. Ama nasıl bir binada olduğunuz da hissetmenizin derecesiyle alakalı bir durum. Nitekim çok da uzak bir yer değil İstanbul'a. 5 büyüklüğündeki bir deprem yaklaşık 30 tane 4 büyüklük bir depremin enerjisini hissettirir. Zemin de kötüyse fena hissetmişlerdir." dedi.
Ersoy 5,1 büyüklüğündeki depremin öncü bir deprem olup olmadığı hakkındaki soruya, "5,1 büyüklüğündeki bir depremin daha büyük bir depremi tetiklemesi mümkün değil. Sadece öncü müdür sorusu olabilir. Ancak buna da büyük bir deprem yaşandıktan sonra bunu söyleme şansımız olabilir. Daha büyük bir deprem bekleniyor görüşü doğru değil." dedi.
Prof. Dr. Üşümezsoy meydana gelen depremle ilgili, "Yeni bir durum söz konusu değil. 99 depreminden sonra stres güneye doğru gidiyordu, o da kendini gösteriyor. Gemlik'ten gelen fayla birleşirse 6,5'u geçen deprem olabilir." dedi.
Prof. Dr. Okan Tüysüz, "Bu büyüklükteki depremin geniş bir bölgede hissedilmesi doğal. Bizim büyük deprem beklediğimiz fay kolu üzerinde bir deprem değil. O yüzden İstanbul için görünür bir tehlikeden söz etmek henüz mümkün değil. Gemlik körfezi içerisinde çok çeşitli faylar var. Bu faylardan birinin kırılmış olabileceğini düşünüyoruz. Burada büyük bir deprem olacağı beklentisinde değilim. Büyük depremler belli zaman aralıklarında gerçekleşirler. O yüzden yakın zamanda büyük bir deprem olacağı kanaatinde değilim." ifadelerini kullandı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, Marmara Denizi'ndeki depreme ilişkin "Bunları olağan karşılamak gerekiyor çünkü Marmara Denizi'nin etrafında, özellikle Marmara'nın içerisinde kırılmayı bekleyen, bugün aktif olduğunu bildiğimiz ve her an 5,5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip olan faylar var." dedi.
TRT Haber canlı yayınına telefonla katılarak Marmara Denizi Gemlik Körfezi'nde meydana gelen 5,1 büyüklüğündeki depreme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tatar, Marmara Denizi'nin etrafındaki çok sayıdaki aktif faydan birinin de Gemlik fayı olduğunu söyledi.
Bu depremden sonra artçı sarsıntılar meydana gelebileceğine işaret eden Tatar, "Bunların hepsini olağan karşılamak gerekiyor çünkü Marmara Denizi'nin etrafında, özellikle Marmara'nın içerisinde kırılmayı bekleyen, bugün aktif olduğunu bildiğimiz ve her an 5,5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip olan faylar var." diye konuştu.
Tatar, Marmara Bölgesi'nde hangi tarihte ve kaç büyüklüğünde deprem olacağının sorulmasının yerine depreme hazırlıklı olunmasının önemini vurguladı ve bu kapsamda devletin önemli çalışmalar yaptığını kaydetti.
Artçı sarsıntılar hissedildiğinde paniğe kapılmamak gerektiğini belirten Tatar, şöyle konuştu:
"Marmara Bölgesi, ülkemizin en yoğun aktif faylarının bulunduğu bölgelerden bir tanesi. Marmara'nın etrafını çevreleyen çok sayıda aktif fay var. Dolayısıyla bunlara artık alışmamız gerekiyor. Panik yapmak yerine hem bireysel olarak önlem almak hem de ciddi şekilde şehirlerimizi dönüştürmemiz gerekiyor. Kentsel dönüşüm çok önemli hususlardan bir tanesi. Muhakkak riskli yapılarımızı çok hızlı şekilde dönüştürmemiz gerekiyor. Bu işin şakası yok."
ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Koçyiğit, "4 adet deprem oldu değişik büyüklükte ve depremler hala sürüyor. Bu hat üzerindeki faylardan bir tanesi harekete geçti. İmralı adasına doğru az da olsa bir enerji aktarımı var şu anda. Zaten burada yaklaşık 500 yıldır bir enerji birikimi var. 99 depreminin ardından sonra da bir enerji birikimi oluştu. Sadece kuzeye değil aynı zaman Güney Marmara’ya da enerji aktarımı oldu burada oluşacak büyük depremi de öne çekti ama ne kadar öne çekti bilmiyoruz.
Yer seçimi yapılmadan çürük binaları yine eski yerine yapmamalıyız. Şu anda Kahramanmaraş merkezdeki yeni yapıların hepsi eski yerine yapılıyor. Zemin kötü olduğu için bu yapılmamalı. Depremi şiddetli hissedenlerin hepsi zayıf zeminlerin üzerinde. Şu anda Kuzey Marmara’da zemini en kötü olan yerde Avcılar ve çevresi diyebiliriz."
Yıldız Teknik Üniversitesi Öğr. Üyesi Profesör Dr. Ali Koçak, "Bu normalde beklediğimiz İstanbul depremi değil. O deprem fayı üzerinde oluşan bir deprem de değil. Ancak bu bir uyarıdır. Maraş depremlerinden sonra İstanbul ve diğer illerde bir panik havası vardı. Vatandaşlar riskli binaları tespit etmek için uğraşı içine girmişti ama son dönemde bunlar birden bire kesildi.
İki depremin peş peşe olması normaldir. Çünkü birbirini tetikler. Buradan bir hasar beklemiyoruz. Vatandaşlar eğer binalarında bir çatlak görürse AFAD ekiplerine haber versinler. İstanbul depremini böyle küçük depremler tetikleyemez. Aynı hat üzerinde de değil. Onun tetiklenebilmesi için Düzce, Gölcük yani Doğu’daki fay hattı üzerinde bir depremin oluşması gerekiyor. Bu deprem çok basit ve düşük ölçekli bir deprem dolayısıyla sallantıyla geçiştirdi."
Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Deprem bilimci Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan deprem hakkında sosyal medyadan açıklama yaptı. Ercan, “10,42’ de Kuzey Anadolu Kırığının güney kolu, Akyazı, İznik, Gemlik üzerinden gelip, Mudanya-Kumyaka’da 5,4 km odak derinliğinden M5,1’lik deprem oluşturdu. Güney kolun İmralı yakında oluşturması beklenen deprem M6,4’dür. Bu deprem öncüdür. Ancak kuzey kolla, İstanbul ile ilişkisizdir” dedi.
Afet yönetimi uzmanı Doç. Dr. Özmen, Marmara Denizi'ndeki depremle ilgili, "Bu deprem Gemlik Körfezi'nde İstanbul'a uzak bir noktada meydana geldi. Deprem, tam Marmara Denizi'nin güney kıyılarında, İstanbul'dan uzak bir noktada meydana geldi. Asıl İstanbul'u etkilemesi beklenen, kuzeydeki fay hattı üzerinde olan bir deprem değil. Marmara Denizi'nin en güney kıyılarında Mudanya'ya, Gemlik'e yakın bir noktada meydana geldi. Uzun süredir deprem üretmeyen bir fay hattıydı. Deprem ülkemizin bir gerçeği. Olayı sükunetle karşılamak gerekiyor." ifadelerini kullandı.
