Yatağan'da "Bischoff" krizi
MUĞLA (İHA) - Muğla'nın Yatağan İlçesi'nde, yapımına 1997 yılında Alman Bıschoff Firması tarafından başlanan ve deneme çalışması sırasında sık sık arızalanan baca gazı arıtma tesisi yaklaşık 8 aydır çalışmıyor. 35 milyon euro daha isteyen firma Yatağan'ı terk ederken, deneme çalışması sırasında "temiz hava" ile tanışan Yatağanlılar ise, sistemin çalışmaması sonucu yeniden zehir solumaya başladı.
Yatağan ve Yeniköy Termik Santrallerinin Baca Gazı Arıtma Tesisleri'nin temeli 29 Ağustos 1997 yılında dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz tarafından atıldı. Alman Bıschoff Firması, iki santralin baca gazı arıtma tesisleri için Yatağan'a 77 milyon 791 milyon dolar, Yeniköy Santrali için de 51 milyon dolar teklif verdi ve kazandı. Firma, 1. üniteyi Eylül 2000, 2. üniteyi Ekim 2000 ve 3. üniteyi de Kasım 2000 tarihinde bitirmeyi taahhüt etti. Bıschoff Firması işi zamanında teslim edemeyince, mühendislik hizmetlerinin artmasını ileri sürerek arıtma tesisleri için 35 milyon euro ek para talep etti, Enerji Bakanlığı ise bu talebi reddetti.
Alman Bıschoff Firması'nın 8 Mayıs 2003 tarihinde Yatağan'ı terk etmesinin ardından, 10 Ocak 2003 tarihinde 1. ünite, 25 Temmuz 2003 tarihinde 2. ünite ve 1 Ekim 2003 tarihinde de 3. ünitenin baca gazı arıtmaları devre dışı bırakıldı. Şu anda tek ünite çalışırken, ünitelerin baca gazı arıtma tesisleri çalışmıyor.
Enerji Bakanlığı ile anlaşmazlığa düşen Alman Bıschoff Firması, işi Uluslararası Tahkim Kurulu'na taşıdı. Uluslararası Tahkim Kurulu'nda kararın önümüzdeki günlerde sonuçlanması beklenirken, Bıschoff Firması yetkililerinin Ağustos 2004 ayında tekrar Yatağan'a gelecekleri ve çalışmaya başlayacakları ileri sürüldü. Enerji Bakanlığı tarafından hem Yatağan hem de Yeniköy Termik Santrallerinin kesin kabulünün yapılmadığı öğrenildi.
"SÖZÜMÜZÜ DİNLETEMEDİK" Tes-İş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Erol Soğancı, Bıschoff Firması'nın bir başka termik santralde kurduğu desülfirizasyon (baca gazı arıtma) sisteminin de randımanlı çalıştırılamadığını belirterek, "Tesisin kuruluşu Bischoff'a verilirken biz gerekli uyarıları yapmıştık. Bizi dinleyen olmadı. Bugün biz haklı çıktık. Keşke haksız çıksaydık. Olan devletin parası ile milletin sağlığına oluyor" dedi.
Muğla Valisi Hüseyin Aksoy ise, şu anda kirlilik olmadığını ifade ederek, "Eğer bir kirlilik söz konusu olursa, Valilik olarak yetkimizi bugüne kadar nasıl kullandıysak yine kullanırız. Devletin kurduğu bir fabrika var. Bu fabrikanın en verimli ve aynı zamanda insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde çalıştırılmasını sağlamak bizim görevimiz. Geçmişte para cezası uyguladık. Santralın üretimini çok ciddi bir hava kirliliği olmadan durdurmamız söz konusu olamaz. Santrali durdurmak çözüm değil. Şu anda santralde üretim üç üniteden tek üniteye düşürülmüş bulunuyor. O nedenle çok ciddi bir kirlilik söz konusu değil" diye konuştu.
Yatağan Belediye Başkanı Haşmet Işık, 8 aydır baca gazı arıtma tesislerinin çalışmadığını kaydederek, "Yine başa döndük. Enerji Bakanlığı ile Bıschoff Firması arasındaki anlaşmazlığın faturasını Yatağan halkı ödüyor. Geceleri saat 02.00-03.00'ten sonra bacaların tamamı zehirli gaz çıkarıyor. Vatandaşlar genel miting için bizi zorluyor. Santral nedeniyle yöredeki tüm pazarlarda, Yatağan yöresinin sebze ve meyvelerine adeta ambargo kondu ve kimse almıyor. Sayın Valimiz, yetkisini kullanarak bacalardan çıkan zehirli gazları bir an önce kesmeli. 78 milyon doların boşa gitmemesi için acil önlem alınmalı. Türkiye'nin üçüncü kirli hava soluyan kenti Yatağan artık temiz hava solumak istiyor" şeklinde konuştu.
