BİZE ULAŞIN
İçinde bulunulan yaz mevsimi nedeniyle vatandaşları besin zehirlenmelerine karşı uyaran Bahar, "Besin zehirlenmeleri, halk sağlığını yakından ilgilendiren ve özellikle yaz aylarında artan yaygın rahatsızlıklardan biridir. Çoğunlukla hafif seyirli ve kısa süreli hastalıklar olmalarına karşın, zehirlenmeye yol açan besinler ve kişiyle ilişkili bazı faktörler, hastalığın zaman zaman daha ağır geçirilmesine ve hatta ölümcül seyretmesine yol açabiliyor. Besin zehirlenmelerine çoğunlukla bakteri türü mikroorganizmalar yol açıyor. Bu bakteriler, 5 ile 70 derece arasında ve daha çok oda sıcaklığı ve üzerindeki sıcaklıklarda çoğalma eğilimi gösteriyorlar. Bu nedenle bu tür rahatsızlıkların yaz aylarında görülme sıklığı artmaktadır. 70 derece ve üzerindeki sıcaklıklarda uygun süre ısıtma ve pastörizasyonla ölen bu tür organizmalar, asidik ortamlarda yani düşük nem, yüksek tuz ve şeker içeren gıdalarda ise çoğalamıyorlar" dedi.
Besin zehirlenmelerine neden olan etkenler hakkında da bilgi veren Bahar, "Bir gıdada, besin zehirlenmesine yol açan etkenler 3 yoldan oluşur. Birincisi gıdanın kendisi bu etkeni içerir. Özellikle hayvan kaynaklı gıdalar. Bunlar arasında da özellikle kümes hayvanları bu tür bulaşmada rol oynar. İkincisi de işlenmemiş gıdaya katılan maddeler nedeniyle bulaşma olabilir. Üçüncüsünde ise, gıdayı hazırlayan kişi veya gıdanın hazırlandığı çevreden bulaşma olabilir" şeklinde konuştu.
Gıda zehirlenmelerine karşı hangi besinlerde dikkatli olunması gerektiğine de değinen Bahar, "Besin zehirlenmelerinde özellikle yüksek proteinli gıdalar (Hamburger, kümes hayvanları, yumurta, kremalı gıdalar), kirli kullanma suyu veya insan dışkısının gübre olarak kullanıldığı koşullarda yeterince tüketilen meyve ve sebzeler, fast food restoranlarda sunulan ızgara türü yiyecekler, hazırlanması sırasında çok işlem gerektiren yiyecekler (köfte vb.), pastörize edilmemiş süt ve bu sütte hazırlanan süt ürünleri, 2 saatten fazla oda ısısında bekletilmiş ve tüketilmeden önce tekrar ısıtılmayan gıdalar (Zeytin yağlı yiyecekler, soğuk sandviçler, salatalar vb.), midye gibi kabuklular olmak üzere kirli denizlerden çıkarılan deniz hayvanları sorumlu tutulmaktadır" diye konuştu.
Besin zehirlenmelerinde uygulanan tedavi hakkında da bilgi veren İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Bahar, şunları söyledi:
"Besin zehirlenmeleri genellikle kendiliğinden sınırlanan tablolar olduğu için, çoğunlukla kaybedilen sıvının ağzından alınan sıvılarla telafisi yeterli olmaktadır. Ancak bazı durumlarda mutlak hekime başvurmak gerekir. Hangi durumlarda doktora başvurulmalı derseniz; bunlar dışkının kanlı olması, hastada 38.5 derece üzerinde ateş olması, 24 saatte 6 kezden fazla şekilsiz dışkılama, ishalin 48 saatten uzun sürmesi, hastanın bebek veya yaşlı olması, 50 yaşın üzerinde bir kişide şiddetli karın ağrısı ile birlikte ishal olması olarak tanımlanabilir. İshal dışında uzun süre giden kusmalar nedeniyle hasta ağızdan sıvı almıyorsa bu durumda bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Zehirlenen kişilere, ishal süresince süt ve sütte bulunan laktozu içeren diğer gıdaların ve kafeinli içeceklerin tüketilmemesi önerilmektedir. Tuzlu krakerler, çorbalar, yoğurt, kola türü içecekler, pirinç ve patates tarzı besinler ishal sırasında tüketimi önerilen gıdalardır."
