ANKARA (İHA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, ihracatı 60 milyar dolardan 100 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, "Bunu da yatırımcıyı destekleyerek yapacağız. Bu da iş alanlarını artıracak ve fakirlik azalacaktır" dedi.
'12-18 Aralık Yoksullarla Dayanışma Haftası' etkinlikleri çerçevesinde, Yoksullara Yardım ve Eğitim Vakfı (YOYAV) tarafından düzenlenen açılış töreni bugün Dedeman Otel'de gerçekleştirildi. Törene Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Kilis Valisi Aslan Kütükçü, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve eşi Nevin Gökçek, Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, YOYAV Genel Başkanı İbrahim Ateş ve YOYAV üyeleri katıldı.
Törende bir konuşma yapan Bakan Şahin, kişi başına düşen milli geliri en yüksek olan ülkelerde bile yoksulların var olduğunu belirterek, "Önemli olan yoksulları en aza indirmek ve bunun için de ekonomik ve sosyal politikaları gerçekleştirmektir" şeklinde konuştu.
Şahin, Türkiye'nin yakın tarihte iki önemli ekonomik kriz geçirdiğini ve varlıklı olanların bile varlıklarının bir kısmını bir gecede kaybettiğini ifade ederek, "Türkiye'de bozulan bu değerleri düzeltmek, sosyal politikada iyileşme sağlamak bizim öncelikli görevimiz" diye konuştu.
Ekonomideki hedefin, ekonomik büyüme ve ekonomik büyüme sonucu artan değerlerin vatandaşa adil dağıtılması olduğunu dile getiren Şahin, "Önce ekonomiyi büyütmek ve artan değerleri vatandaşa dağıtarak refah seviyesini artırmayı hedefleyen bir iktidarız. Her iktidarın hedefi de bu olmuştur" dedi.
Vatandaşın en büyük şikayetinin hayat pahalılığı ve enflasyon olduğunu vurgulayan Şahin, 2005'de yüzde 8 olan enflasyon hedefini, 2007 yılında yüzde 5'in altına indirmeyi hedeflediklerini bildirdi. Bütçedeki borç faizi ödemeleri azaldıkça, bu paraların artık halkın refahı için kullanılacağını ve sosyal devlet olmanın bir gereği olarak iki yıldır farklı uygulamalar yaptıklarını belirten Şahin, 10 milyon öğrencinin ders kitabını temin ettiklerini ve yoksullara kömür dağıtımı yaptıklarını söyledi. Şahin, "Ama amacımız yoksullara daha fazla yardım yapmak değil, yoksulların sayısını azaltmaktır" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin en önemli sorunun işsizlik olduğuna dikkat çeken Şahin, ekonominin üretim yaparak büyütülebileceğini, bunun için de özel sektör girişimcilerinin önünün açılması gerektiğini ifade etti. İhracatı 60 milyar dolardan 100 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini de belirten Şahin, "Bunu da yatırımcıyı destekleyerek yapacağız. Bu da iş alanlarını artıracak ve fakirlik azalacaktır" diye konuştu.
Şahin 1992 yılından itibaren özelleştirmeler dolayısıyla işten çıkarılmış ve emeklilik hakkını yitirmiş insanları da kamuya geçici personel olarak alacaklarını bildirdi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise, daha önce belediyelerle dernek ve vakıfların işbirliği yapmasının yasal olarak mümkün olmadığını ancak değişen Belediyeler Kanunu ile birlikte, Belediye Meclis Kararları doğrultusunda vakıf ve derneklerle işbirliği yapılabileceğini bildirdi. 2005 yılından itibaren derneklerle daha çok faaliyet yapacaklarını bildiren Gökçek, belediye olarak 11 yıldır yoksullara yardım etmeye çalıştıklarını belirterek, bu yıl 240 bin aileye yapılan 50 kilogramlık gıda yardımının gelecek yıl 360 bin aileye yükseleceğini dile getirdi. Bu yardımları yapmaya mecbur ve mahkum olduklarını da belirten Gökçek, "Önemli olan yoksulun karnını doyurmak. Yoksulluk insana her şeyi yaptırır. İnsanı yoldan çıkaran fakirliktir" dedi.
"MADDE BAĞIMLILARI İÇİN BİR MERKEZ KURACAĞIZ" Belediyenin yoksullara verdiği hizmetler hakkında bilgi veren Gökçek, Milli Piyango İdaresi ile bir proje hazırladıklarını ve madde bağımlıları için bir merkez kuracaklarını bildirdi. Belediye yardım ettikçe insanların dualarıyla bu yardımlar için kaynakların da sağlandığını belirten Gökçek'in, "Maliye Bakanı'nın da 160-170 trilyon borcu var. Dua edin kalbi yumuşasın" sözleri salonda gülüşmelere neden oldu.
ATO Başkanı Aygün ise BM'nin İnsani Gelişme Raporu'na göre Türkiye'nin 175 ülkede 88. sırada ve 'Orta İnsani Gelişmişlik' sınıfında olduğunu belirterek, Norveç'te kişi başına düşen milli gelir 36 bin dolarken, Türkiye'de bu rakamın 6 bin dolar olduğunu söyledi. Aygün, Türkiye'de nüfusun yüzde 2'den fazlasının günde 1 dolar ile geçinmeye çalıştığını, karton toplayarak, pet şişe toplayarak, pazarlardan çürük sebze toplayarak geçinenlerin sayısının çok fazla olduğunu ifade ederek, "Bu ürperten mucizeyi gerçekleştiren bu ülkenin insanıdır. Bu ülkedeki Türk ve Müslümanlar'dır. Bir bu Türkiye var, bir de televolelerde izlediğimiz sahte Türkiye var. Bu iki Türkiye arasında 237 kat fark var. Yani gerçek Türkiye'de bir kişi 1 ekmek yerken, diğerinde bir kişi 237 ekmeği çöpe atıyor" diye konuştu.
Yoksulluğun beraberinde gasp, fuhuş, kapkaç gibi olayların da arttığını bildiren Aygün, "Türkiye'de hayata tutunamayanlar var. Yoksulluk en çok çocukları vuruyor. Organize suç örgütlerinin eline düşüyorlar" dedi.
Yoksullar için zenginlerden yardım istediğini de belirten Aygün, "20 milyon dolarlık uçaklara binenler yardım isteyince 1.5-2 milyar gönderiyorlar. Bir gün o kapkaççılar onların eşlerini ve kızlarını çevirirler" dedi.
Leyla Zana'nın Avrupa gazetelerine verdiği ilana da değinen Aygün, "Bunlar çıktığı deliğe geri tıkılacaktır. Bunlar bu ülkeyi bölmek isteyenlerdir" diye konuştu.
YOYAV Genel Başkanı İbrahim Ateş de yetkililerin AB'ye girmek büyük çaba gösterdiklerini belirterek, "Başarıyla noktalanmasını istediğimiz bu çalışmaları takdirle izliyoruz. Ama onun kadar önemli olan yoksullukla mücadele konusunda benzeri bir önemin gösterilmemesinden dolayı üzüntü duyuyoruz" dedi.
Yoksullukla mücadelenin AB'ye girmek kadar önemli olduğunu ifade eden Ateş, tüm siyasetçiler ve her branştaki özel sektör temsilcilerinin ilgi göstermesi gereken konunun başında yoksullukla mücadele geldiğini söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bir gazeteye verdiği röportajında, 'Milletimiz bize güvensin. Yoksullukla yolsuzluğun ümüğünü sıkacak bir hükümet var' dediğini belirten Ateş, "Ona gönülden güveniyoruz. Ama şu ümük sıkma olayı ne zaman gerçekleşecek, onu da bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Daha sonra Ateş, Bakan Şahin ve etkinliğe katılan kurum ve kuruluş temsilcilerine birer şükran plaketi verdi. Şahin, plaketi alışı sırasında Başbakan Erdoğan'ın kurumların birbirlerinden plaket almalarını yasakladığını belirterek, "Ama siz sivil toplum kuruluşusunuz. Sizden plaket alabilirim" dedi.