HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Mehmet Selim Kiraz'ın adı Çağlayan Adliyesi'ne verilecek

DHKP-C tarafından şehit edilen Mehmet Selim Kiraz'in adı yaşamaya devam edecek. Mehmet Selim Kiraz'ın adı şehit edildiği İstanbul Çağlayan Adliyesi'ne verilecek.

Mehmet Selim Kiraz'ın adı Çağlayan Adliyesi'ne verilecek

İstanbul Adliyesi'nde düzenlenen silahlı saldırıda şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz, son yolcuğuna uğurlandı. Cenazede şehit savcı Selim Kiraz'ın eşi, tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Mehmet Selim Kiraz'ın minik oğlu ise, babası için dua etti. Cenazeye Türkiye Büyük Millet Meclis (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşegül İslam, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski Bakan Bekir Bozdağ, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, Birinci Ordu Komutanı Salih Zeki Çolak, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, mesai arkadaşları, savcılar ve hakimler katıldı.

Cenaze töreninin ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Ahmet Davutoğlu açıklamasında Çağlayan'daki istanbul Adalet sarayı'na şehit savcı Mehmet Selim Kiraz'ın adının verileceğini belirtti.

İşte Davutoğlu’nun açıklamalarından satır başları:

"Oğluyla kucaklaştığımızda, aileden aldığımız terbiyeyle nasıl metin durduğuna şahit olduk. Aynı Özgecan'ın ailesi gibi... Bu mesajları alıp bütün medyanın, STK'ların duvarlarına temel ahlakın ilkeleri olarak asmak lazım. Bu asil aileye minnet duyuyorum, teşekkür duyuyorum. Çağlayan Adliyesi'nin adı Mehmet Selim Kiraz olarak değiştirilecektir."

'İÇERİDEN SİLAH SESLERİ GELDİĞİ ANDA...'

"Emniyet güçlerimiz aldıkları talimatın gereğini yapmışlardır. En baştan beri, 'her türlü yöntemi kullanınız ve savcımızı salim kurtaracak şekilde çalışmanızı yürütünüz. Etkin şekilde müdahale etmekten kaçınmayın' dedik. İçeriden silah sesi geldiği anda da odanın duvarları da patlatmak suretiyle içeri girilmiş. Arka tarafa barikatlar kurulmuştu çünkü. Maalesef savcımızı kurtaramadık."

MEDYAYA SERT ELEŞTİRİ

"Aynı sağduyulu tavır siyasiler ve medya tarafından gösterilsin isterdik ama maalesef medyamızın bazıları bu acıyı paylaşırken, başka bir kesimi de daha evlat acısı yüreğine inmiş ailenin acısı dururken, bu sabah gazeteleri açtığınızda o resimleri, şakağına silah dayanmış resimleri, yayınlama ahlaksızlığını, nezaketsizliğini göstermiştir. Bütün bu medya mensuplarına çağrıda bulunuyorum. Öz eleştiri yapın. Kendi eşiniz, babanız olsaydı bunların olacağını düşünün, acaba ne hissederlerdi? Bu insani bir durumdur."

'KILIÇDAROĞLU KEŞKE BURADA OLSAYDI'

"Hep beraber cenaze namazı kıldık ama muhalefet burada değildi. Sayın Kılıçdaroğlu beni, bizi eleştireceğine keşke burada olsaydı, acıyı beraber paylaşsaydık, namazda aynı safhada dursaydık. Kılıçdaroğlu’nun attığı tweetler… Bu saldırı nasıl unutulmayacaksa o tweetler de unutulmayacaktır. Bahçeli’nin yaptığı açıklama da öyle."

'ŞİMDİ HESAP VAKTİDİR'

"Cenazeyi defnettiğimiz için söylüyorum, bu ülkenin kaderi hepimizin kaderi. Bu cenazede bulunmayan Kılıçdaroğlu ve Bahçeli iç güvenlik paketine karşı çıkmışlardır. Şimdi hesap vaktidir. Demirtaş, Kılıçdaroğlu, Bahçeli bugün burada olsaydı bu eleştirileri yapmayacaktım.

'KARŞIMIZDA ŞER İTTİFAKI OLDUĞUNUN FARKINDAYIZ'

"Milletin acısında yan yana duramayanlar milletin geleceğinde yol alamazlar. Siyasileri muhasebe yapmaya davet ediyorum. Teröre karşı bütün siyasilerle karşı karşıya gelmeye, konuşmaya hazırım ama seçim yaklaşıyor, hükümeti yıpratalım derlerse buna müsaade etmeyiz. Baktım kimseden destek yok, gerekirse sağıma soluna bakmadan tek başımıza yolumuza devam ederiz, tek başımıza yürümeyi de biliriz. Bu olayla ilgili kim olursa olsun, hangi ine girmiş olursa, her türlü operasyonun yapılması talimatını verdik. Bu alçakça saldırı... Karşımızda bir şer ittifakı olduğunun farkındayız. Bugün de Kartal Ak Parti binasına girildi."

'BİR KİŞİ DAHA YÜZÜNÜ ÖRTEREK MOLOTOFA YÖNELİRSE...'

"Halkımıza ve herkese hitap ederek söylüyorum, 2013 senaryosu uygulanmak isteniyor. Bu saldırı ilk defa olmuyor. Reyhanlı’da, Gezi’de bunu yaptılar. Seçime giderken kaos ortamının istendiğinin farkındayız. Basın mensuplarının ve siyasilerin oluşturduğu cepheyi gördük. Biz bu oyuna gelmeyiz, bu ülkeyi kurban etmeyiz. Bir kişi daha yüzünü örterek molotofa yönelir şimdiden uyarıyorum hiçbir müsamaha gösterilmeyecektir. Niyeti ne olursa olsun, kim olursa olsun… Bu alçakların dün yaptıklarından sonra sokaklarda her türlü tedbirin alınması talimatını verdik. Seçimde şöleni hep beraber yaşayacağız. Tekrar başımız sağolsun diyorum, taziyelerimi sunuyorum. Tuzaklara karşı uyanık olmalıyız."

'TALİMATLARIN NEREDEN GELDİĞİNİ ORTAYA ÇIKARACAĞIZ'

"Soruşturma derinleştiriliyor. Önemli sonuçlar ortaya çıkacak ama zamanı gelince paylaşacağız. 6 saat süresince yapılan telefon görüşmeleri var, bu ağı tespit ediyoruz, taliimatların nereden geldiğini ortaya çıkaracağız. Bu teröristlerin networkünü, arka planını araştıracağız. Bazıları teröristleri masum, devleti suçlu göstermek için 'devlet infaz etti' diyorlar, düşünebiliyor musunuz? Bir muhalefet lideri bu kadar seviyesini düşürdü. Birkaç dakika içinde odaya girildiğinde, müdahale edildiğinde savcımızı kurtaramadık.

MEHMET SELİM KİRAZ KİMDİR?

Gezi olayları sırasında polisin attığı gaz fişeği ile başından ağır yaralanarak 269 gün sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın davasının son savcısı Mehmet Selim Kiraz olmuştu. Savcı Selim Kiraz, 15 yaşında hayatını kaybeden Berkin'in faillerinin bulunması için davaya Eylül 2014'te atandığında dosya 3 aydır sahipsizdi.

Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın yeni makamına atanmasının ardından Berkin'in babası Sami Elvan ve avukatı Evrim Deniz Karatana savcılığa başvurarak neden halen iddianame hazırlanıp dava açılmadığını sormuş ve bir an önce gerekli işlemlerin yapılmasını talep etmişti. Savcı Kiraz ilk iş olarak gaz fişeğini atmakla suçlanan polislerin aynı kişiler olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu'nu devreye sokmak oldu.

İstanbul Cumhuriyet savcısı Mehmet Selim Kiraz, daha sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazarak, Ulusal Kriminal Büro'nun fotoğraflar üzerinden yaptığı incelemede 3 polisin eşgalinin tespit edildiğini ancak açık kimliklerinin tespit edilemediğini bildirmişti. Savcı Kiraz, eşgalleri belirlenen ikisi ZET'çi (biber gazı tabancası kullanan polisler), biri de muhimmatçı bu 3 polisin açık kimliğinin tespiti için olay günü olay yerinde görev yapan polislerin açık kimliklerinin fotoğrafları ile birlikte kendisine yollanmasını istedi.

12 GÜN ÖNCE POLİSLERİN FOTOĞRAFLARI GELDİ

İstanbul Emniyet Müdürlüğü, ise 12 gün önce Savcı Kiraz'ın talebi üzerine 21 polisin açık kimliklerini ve değişik açı ve boylardan çekilmiş fotoğraflarını soruşturma dosyasına yolladı.

Savcı Mehmet Selim Kiraz, daha önce eşgalleri belirlenen ancak açık kimliklerine ulaşılamayan 3 polisin fotoğrafları ile emniyetin yolladığı 21 polisin fotoğraflarını ve kimlik bilgilerini Adli Tıp Kurumu Ses ve Görüntü İnceleme Şube Müdürlüğü'ne yolladı. Savcı Kiraz, eşgalleri tespit edilen ancak açık kimlikleri tespit edilemeyen bu 3 polisin, emniyetin gönderdiği 21 polis içinde olup olmadığının belirlenmesini istedi.

14 YILLIK SAVCI

Mehmet Selim Kiraz 14 yıllık bir savcı. Berkin Elvan dosyasına atanana kadar da memur suçlarına bakıyordu. Bu öğlen saatlerinde ise aynı dosya yüzünden adliyedeki odasında rehin alındı.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler