Mahmut Hamsici
BBC Türkçe, Antakya
Antakya'da, Gezi Parkı eylemlerinin yıldönümünde Armutlu Mahallesi'nde akşam saatlerinde bir yürüyüş düzenleniyor.
En önde çeşitli sol grupların yan yana dizilmiş bayrakları var.
Aralarında rengarenk bir bayrak, bir gökkuşağı bayrağı dikkat çekiyor.
Eylem sonrasında, bayrağı taşıyanlarla bir kafede bir aradayız.
Aykan Deniz bayrağı etrafına dizildiğimiz masanın üzerine seriyor ve sohbet başlıyor.
Onlar, Kaws Kuzah LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Transgender, İnterseks) Topluluğu mensupları.
Anlattıklarına göre, Antakya'da bir LGBTİ oluşumun kökleri, LGBTİ bireylerin Mart ayındaki Dünya Kadın Yürüyüşü'ne bireysel olarak ve arkadaşlarla birlikte katılıp, bireysel inisiyatifle açılan gökkuşağı bayraklarının çevresinde toplanmalarıyla atılmış.
Zamanla kişisel ilişki ağları, tanışıklıklar, etkinlikler vasıtasıyla genişlemiş ve sonunda haklar için mücadele etmeye karar verilmiş.
Açılan bir Facebook sayfası üzerinden ilk duyurular yapılıp, bayrak serilen masalarda ilk toplantılar yapılmış.
Çeşitli toplantılar, paneller, film gösterimleri, toplumsal eylemlere katılım derken Antakya'nın ilk LGBTİ oluşumu ortaya çıkmış.
Gruptakiler ortaya çıkışlarını büyük heyecanla anlatıyorlar.
'Homofobiye kuzzulkurt'Handan Özkan, başlarda onlara, Antakya gibi bir yerde asla bir eylem yapamayacaklarını söyleyenlerin olduğunu ama topluluk olarak kendi başlarına eylem yapmayı başardıklarını söylüyor.
Cihan Aydeniz, en büyük avantajlarının Antakya'daki sol grupların, ama özellikle de bu gruplardaki kadınların kendilerine büyük bir destek sunmaları olduğunu söylüyor.
Kaws Kuzah, Arapçada Gökkuşağı demek. Sloganları ve pankartları da hem Türkçe hem Arapça grubun...
Aralarında hem Antakyalılar hem kente eğitim için gelen üniversite öğrencilerinin bulunduğu grubun şiarı ise "kuzzulkurt"muş.
Soyadını vermek istemeyen Ufuk, Arapçada, birine kızıldığında kullanılan bu sözün, "Zıkkım ye" gibi bir anlama geldiğini, onların da slogan ve pankartlarında karşı çıktıkları şeyleri sıralayıp arkasına "kuzzulkurtu" yapıştırdıklarını söylüyor.
Bunlardan en popüleri, "Homofobiye, baskıya, ayrımcılığa kuzzulkurt"muş.
Siyasi partilerle ilişkilerinden konuşuyoruz.
"Herhangi bir siyasi partinin çatısı altında değiliz" diyor Dilara Erdoğan, bununla birlikte çoğunun HDP'yi desteklediğini söylüyor.
HDP ile yer yer temasları da olmuş. CHP ile ise herhangi bir temasları olmamış.
Çoğunun oyu HDP'yeGrup, kendi arasında seçimlerle ilgili konuşmuş. Tamamına yakınında HDP'ye oy verme eğilimi çıkmış. Ancak HDP'ye oy vermeyecekler de olması nedeniyle grup olarak bir destek açıklaması yapmamışlar.
LGBTİ'lerin talepleri noktasında HDP'ye karşı bir şüphelerinin ya da eleştirilerinin olup olmadığını soruyorum.
HDP milletvekili Altan Tan'ın Malatya'da LGBTİ bireylerle fotoğraf çektirmek istemediği iddiasını konuşuyoruz.
Cihan, Tan'ın bir yanlış anlaşılma olduğuna dair açıklamasından bahsediyor.
Handan "Açıklamayı samimi bulmuyorum" diyor.
Cihan partide muhafazakâr insanların da bulunduğunu kabul ediyor.
Genel olarak HDP'ye desteğini ise şöyle açıklıyor:
"HDP'ye benim sempati duymanın sebebi LGBT mücadelesini benim gözümde samimi olarak kucaklayan tek parti olması. Seçimlerin öncesinde de LGBTİ mücadelesinde HDP vardı. Yani illa seçimleri beklemediler. Daha da önemlisi HDP birçok farklı kesimi kucakladığı için büyük bir sempati duydum. Ekolojik mücadeleye destek vermesi, kadın haklarını savunması, etnik kültürleri barındırması vs..."
Belli ki HDP barajı geçerse, yapılacak kutlamalarda gökkuşağı bayrağı da sallanacak.