Bahçeli, bu konuda AK Parti’yi destekleyen bazı partililere, “Yıllar öncesinden 3K teorisi diye ortaya koyduğumuz görüş vardı: Kafa, kalp, kol. Bunların açılımını yapmış olsanız AKP solda sıfır kalır zaten” sözleri ile tepki gösterdi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle:
**REYHANLI SORUŞTURMASI**
''Başbakan Erdoğan Adana’da açık hava toplantımızı gerçekleştirdiğimiz gün içinde Reyhanlı'yı ziyaret ederek bombalı saldırıları Esad yönetimine tekrar ihale etmiş ve ellerinde belgeler olduğunu açıklamıştır.
'Gereken cevabı misliyle veririz, şimdi büyük devlet refleksiyle hareket ediyoruz' gibi içi boş sözlerle aczini ve pısırıklığını gizlemek için binbir dereden su getirmektedir. Sormak gerekir ki ataletin, acziyetin, sünepeliğin, sinmişliğin ve korkaklığın adı ne zamandır büyük devlet refleksi olmuştur?
**'SES VAR GÖRÜNTÜ YOK'**
Suriye Devlet Başkanı Esad’a karşı lafa gelince şahin kesilen, mangalda kül bırakmayan Başbakan’ın, 'Cilvegözü ve Reyhanlı saldırılarının arkasındaki güçleri biliyoruz' diyerek sürekli ezbere konuşması ve boşa sallaması hezeyanla eşdeğerdir. Başbakan Erdoğan’ın hali, vakti ve durumu aynen şudur; ses var, görüntü yok, laf çok, eylem yok,boş konuşma çok, kararlılık ve yürek kesinlikle yoktur.
**'ELİNDE NE BELGE VARSA AÇIKLA'**
Sayın Başbakan, sana sesleniyorum, Reyhanlı’da 52 canımızı alan katillerle ve azmettiricilerle ilgili elinde ne belge, ne bilgi ve ne bulgu varsa açıkla da milletimiz tüm gerçekleri öğrensin. Başbakan bunları saklamamalı, gizlememeli ve sumen altı yapmamalıdır. Böylesi önemli bir belge ya da belgelere gerçekten de sahipse ortaya koymalı ve milletimizin bilgisine sunmalıdır. Meseleyi kuru laf kalabalığına ve karambola getirmemeli, ağırdan almamalıdır. Şeffaf ve açık olmalı, kuşkuları gidermeli, endişeleri yok etmeli, korku bulutlarını dağıtmalıdır.
Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlık makamında konu mankeni olarak oturmuyorsa 52 şehidimizin kanlılarından ve arkasındaki güçlerden bunun hesabını sormalıdır. Yakalandığı iddia edilen şüphelilere değil, büyük resme odaklanmalıdır.
**SURİYE'DEKİ İÇ SAVAŞ**
Esad'a vaatler biçen hükümet sürekli duvara toslamış, yanılmış ve cepten yemiştir. Türkiye'nin sözü yere düşmüştür. Türk dış politikası subjektif yargılarla yönetiliyorsa vay halimize. PKK ve PYD terör örgütleri Suriye'nin kuzeyine yerleşmek için fırsat kollamaktadır. AKP, Türk milletinin baki çıkarlarını değil, küresel proje ve pazarlıkların avukatlığını yapar. Türkiye'nin bölgesel konumu daha çok uzlaştırıcı, barışçı bir politika izlemesini şart koşar. Başbakan hatalarını kabul etmezse ağır bir bilançoyla karşılaşma riskimiz yüksektir.
**GECE ALKOL YASAĞI POLEMİĞİ**
Olumlu yaklaştık. Bizim bu tavrımız AKP'ye verilmiş bir destek değildir, gençliği korumak için partimizle uyumlu atılmış bir adımdır. Kişisel özgürlüklere saygı duymakla birlikte kötü alışkanlıklarla mücadele görevimiz.
Bizim sorumluluğumuz büyük Türk milletine ve gelecek kuşaklaradır. Kötü alışkanlıklarla mücadele ise, boynumuzun borcu. Türk gençliğinin büyük çoğunluğunun elbette kötü alışkanlıklardan uzak durduğu bizce malumdur.
**'AKP'Yİ DESTEKLEMEK GAFLETTİR'**
Yine de tedbir almak siyasetimizin hedeflerinden birisidir. MHP'nin programına, seçim bildirgelerine bağlı kalarak tutarlı bir siyaseti her şart altında yaparken birileriyle uyuşuyor diye kendi iradesini kenara atıp AKP'yi desteklemek bir gaflettir. Herkes konuşurken haddini bilecek, ne söylediğinin farkında olacak.
**3K: KAFA, KALP, KOL**
Çok daha öncelerde bu hassasiyeti ortaya koyan MHP'yi kötü alışkanlıklara destek verecek bir konuma sadece AKP'ye karşı olmakla ilişkilendiren zavallılar MHP'de yer bulamaz.
**'AKP SOLDA SIFIR KALIR'**
Bu arkadaşlarıma sesleniyorum. Yıllar öncesinden 3K teorisi diye ortaya koyduğumuz görüş vardı: Kafa, Kalp, Kol. Bunların açılımını yapmış olsanız AKP solda sıfır kalır zaten.
**'BAŞBAKAN'IN SÖZLERİ MAKSADINI AŞTI'**
Ancak başbakanın 'gece gündüz içen kafası kıyak bir nesil istemiyoruz' sözü ise maksadını tamamen aşmıştır.
Başbakan onu bunu bırakmalı, sokaklardaki tinercilerin, köprü altında yatan çocukların, evsiz barksız yavruların derdine düşmelidir. Kıyak kafa konusunda tecrübesi varsa kendisine saklamalı. Gençlerimizi töhmet altında bırakacak davranışlardan ve ithamlardan uzak durmalıdır.''