BİZE ULAŞIN
ANKARA (ANKA)-MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Yargıtay’ın arka bölümünde ses bombasının patlaması üzerine, “Sayın Başbakan burnunun ucunda bir bomba patlamışken, kendisinin özel temsilcisinin PKK’yla Oslo’da yapılan müzakerelerde şehirlerimize bomba yerleştirildiği bilgisini edinmiş ise; hükümet açıkçası bu bombanın adresini de bilmesi gerekiyor. AKP Hükümeti hali hazırda hangi şehirlerde ve nerede bomba düzenekleri yerleştirildiğini açıklamakla mükelleftir” dedi.
TBMM’de basın toplantısı düzenleyen MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, sözlerine Yargıtay’ın arka kapısında patlayan ses bombası nedeniyle “geçmiş olsun” diyerek başladı.
-“BURNUNUN UCUNDA BİR BOMBA PATLAMIŞKEN”-
Vural MİT ile PKK arasında gerçekleştiği öne sürülen Oslo görüşmelerine de gönderme yaparak şunları söyledi:
“Sayın Başbakan burnunun ucunda bir bomba patlamışken kendisinin özel temsilcisinin PKK’yla Oslo’da yapılan müzakereler de şehirlerimize bomba yerleştirildiği bilgisini edinmiş ise hükümet açıkçası bu bombanın adresini de bilmesi gerekiyor. Çünkü bu belirli görevi veren Başbakan olduğuna göre ve görevi verenlerde bombaları nereye yerleştirdiklerini, metropollere nereye yerleştirdiklerini nerede olduğunu biliyorsa Sayın Başbakan bu belirli görevi verenlere hesabını sormalıdır. Bu bombalar madem buralara kadar geliyor, burnumun ucuna kadar geliyor da bana niye haber vermediniz ya da nerededir, ne zaman, nerede patlayacak diye bir sorsa bari iyi olacak herhalde.
Bu konuda AKP Hükümeti hali hazırda hangi şehirlerde ve nerede bomba düzenekleri yerleştirildiğini açıklamakla mükelleftir. Bu sorumluluk onlara aittir, çünkü Başbakan’ın belirli bir görevi verdim dedikleri bu itirafı bulunmuşlardır. Bütün milletimiz bu kirli ve pis pazarlıkların neticesinde metropollerimize bomba yerleştirildiğini, bombaların nerede olduğunu bilenlerin kimler olduğunu ve bu bombaların nerede ne zaman hangi çerçevede patlatılacağı hususunda Başbakan’ın belirli bir görevi verdiklerini sorgulaması, soruşturması ve bu konuda da soruşturmanın önünü açması gerekiyor. Bu bombalar kimler tarafından nerede yerleştirilmiş.”
Vural, Başbakan’ın, bu kişilerle ilgili soruşturma iznini savcıya vermesi gerektiğini belirterek, “Aksi takdirde suç örtüyorsunuz demek olur” dedi.
-“BUNLARA BU CESARETİ VEREN KİM?”-
Diyarbakır’da yapılan konferansı hatırlatan Vural, “Türkiye ne noktalara geldi. Bir dil konferansı düzenleniyor. Bu marş eşliğinde bir de kalkmışlar saygı duruşu yapıyorlar. Kundaktaki bebekleri öldürenler bugün kalkmış bu marş eşliğinde saygı duruşunda bulunuyorlar. Bugün gazetelerde var. Sözde Kürdistan’ın paçavrası altında bir de Barzani’yle ilgili fotoğraflar altında Diyarbakır’da bu bayraklar çekiliyor. Neredesin ey hükümet. Gıkınız bile çıkmıyor. Esef verici tablolar oluyor. Sözde Kürt marşları çalınıyor, saygı duruşları düzenleniyor, sözde Kürdistan bayrakları Diyarbakır’da.Bunlara bu cesareti veren kim?” diye sordu.
Ipad’inden görüntü izleten Vural, “Buyurun senin genel başkan yardımcıların, milletvekillerin böyle bir marş eşliğinde saygı duruşunda bulunuyor, kimi kime şikayet edeceğiz. İnsaf diyorum artık, ey görmeyen gözler, ey kulakları olup da duymayanlar, bu tablo kimin eseridir. Diyarbakır’da sözde Kürdistan bayrağı asılıyor. Diyarbakır’da sözde Kürt marşları eşliğinde saygı duruşunda bulunuyor. Aslında bunların hamiliğini yapanlar aslında bu saygı duruşunda bulunanlar, ne yapıldı bunlarla ilgili” diye konuştu.
-“TÜSİAD İLE KAYIKÇI KAVGASI”-
AKP’nin TÜSİAD ile kayıkçı kavgası yaptığını ifade eden Grup Başkanvekili Vural, "TÜSİAD ile bir kayıkçı kavgası. Aslında Ermenistan para birimi Dram'a benzeyen TL simgesiyle açıklama yaparken TÜSİAD’a çatıyor. 'Biz patronların hükümeti değiliz'. Sevsinler seni. Zengini daha zengin yaptın, fakiri daha fakir yaptın” dedi. Vural, şunları kaydetti:
“Bugün bu kabadayılıkları yapıyorlar, bugün ötüyorlar, dün TÜSİAD daha önce alanına girmeyen konularda görüş beyanat etmişti, onları bir hatırlayalım,bunlarla ilgili hiç eleştiri getirmediler. Körler sağırlar birbirini ağırlar. Bu milletin milli değerlerinin aşındırılması konusunda fikir sarf edilirken AKP’nin gıkı çıkmıyor.Mesele aslında AKP iktidarına hizmet edip etmeme meselesidir. Öküz ölmüştür, ortaklık bozulmuştur öyle mi? Kimse AKP iktidarına dokunmayacak, eleştirmeyecek. Milleti nasıl 36 etnik parçaya böldüğünü yüzlerine haykırırsanız, Oslo’nun hesabını sormaya kalkarsanız film orada kopuyor.
TÜSİAD derin demokrasi çağrısı yapıp 301. maddenin değiştirilmesi işte bütün bu konularda değişiklik istediği zaman AKP bunları alkışlamıştır.”
-“ER MEYDANINA ÇIKALIM” DAVETİ-
“Beraber yürüdük biz bu yollarda dedi, onları uçurumdan aşağıya attın, patronlarla sırça köşklerde oturuyorsun” diyen Vural, şöyle devam etti:
“Siz er meydanına çıkmaktan korkuyorsunuz. Hodri meydan sizde yürek varsa gelin televizyonun önünde Türkiye’nin meselelerini tartışalım. Er meydanında değilsiniz, manşetlerle, anketlerle siyaset yapıyorsunuz. Ringde karşınızda millet var, millete yumruk vuruyorsunuz, muhalefetle bir er meydanına çıkmıyorsunuz, gelin görelim sizi. Ringe çıkalım. Meclis ringinde bile sözümüzü kesmeye kalkıyorsunuz. Siyaseti ringe benzetiyorsun. Ben er meydanına gel diyorum. Siz de biraz yürek varsa Türkiye’nin meselelerini televizyonlarda tartışırız.”
-DONKİŞOT BENZETMESİ-
“AKP gayrı millilerle kol kola gezen muhafazakarlıktan uzaklaşmış, sağduyudan uzaklaşmış siyasal Kürtçülerin kılavuzluğunda Türkiye’yi akıbeti meçhul bir yere sürüklemektedir” diyen Vural, “MHP’yi hedef aldığında siz sermayenin uşaklığını yapıyordunuz. Onun için bugün AKP’nin Donkişot gibi bu tartışmayı bu şekilde bu noktaya getirmesi aslında AKP politikalarının turnusol kağıdı gibi ortaya çıkmasını sağlamıştır” ifadesini kullandı.
-“SIRA BAŞBAKAN’IN YAPTIKLARININ ÜZERİNİ ÖRTMEYE GELECEK”-
Bir basın mensubunun, “Bakanlar Kurulu’na sunulan bir taslaktan söz ediliyor. MİT mensuplarının soruşturulması için Başbakan’a verilen yetki askerler için de isteniyor. Ne diyorsunuz?” sorusuna Vural, “MHP kişilere ve kurumlara göre bakmaz. Hukuk dışında verilen hiçbir talimatın önü kesilemez, soruşturması kesilemez. Hukuk dışı eylem ve faaliyetleri olanlar varsa bu faaliyetlerin sorgulanması gerekiyor, bu talimatları verenlerin de sorgulanması gerekiyor” dedi.
Vural, MİT Yasası'nda yapılan değişiklik ile belirli bir görev verilen kamu görevlilerinde bu kamu görevlisi kavramının ucunun açık olduğunu söyledi. Vural, şöyle devam etti:
“Kamu İhale Kurumundan tutun Emniyet, askere kadar her tarafta bu kamu görevlisi kavramı içine giriyorsa maalesef hukuka aykırı iş ve eylemlerin soruşturulmasının, iddiaların üstünün örtülmesini sağlayan bir girişim ile karşı karşıyayız. Bu devlet hukuka bağlı çalışmalıdır. Hukuk dışı eylemleri olmaz. Belirli görev dediğim gibi kamu görevlileri konusunda ucu açık. Herkes giriyor. Bundan sonra sıra nereye gelecek, artık bundan sonra sıra Başbakan’ın, hükümetin yaptıklarının hepsini bir devlet sırrı içerisine sokmak suretiyle üzerini örtmeye gelecektir, sıra buna geliyor.”
