HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Bozdağ'dan çözüm süreci yorumu

Trabzon’un Of ilçesine, yeni yapılan Müftülük hizmet binasının açılışı için gelen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, AK Parti ilçe merkezinde basının sorularını cevaplandırdı.

Trabzon’un Of ilçesine, yeni yapılan Müftülük hizmet binasının açılışı için gelen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, AK Parti ilçe merkezinde basının sorularını cevaplandırdı. Türkiye’nin yararına olan sürecin birtakım zorluklarla dolu olduğuna dikkat çeken Bozdağ, “Bu zorlukları, riskleri Türkiyemizin gelecekte daha iyi olması için göğüsleme ve her türlü riski yüklenme iradesini Sayın Başbakanımız ortaya koydu. Biz yolumuza devam edeceğiz. Süreç arzu edildiği gibi terör örgütünün silah bırakmasıyla neticelendiği taktirde Türkiye birkaç sene içerisinde 2023 hedeflerini 2023 yılı gelmeden, 2071 hedefleri ise 2071 yılı gelmeden yakalayacak. Terörün bittiği bir Türkiye düşünebiliyor musunuz? Terörle mücadele için sarf edilen enerji kaynakları, Türkiye’nin altyapı üst yapı yatırımlarına, başka alanlarına sarf edildiğini zaman birkaç sene sonra bugün bulunduğumuz yerden nereye taşıyacağımızı herkesin iyi değerlendirmesi lazım.” şeklinde konuştu.

Terörle mücadele etmede elde net veriler olmamasına rağmen 350-400 milyar dolar gibi rakamlar harcandığını ifade eden Bekir Bozdağ, şunları anlattı: “Terörün bittiği bir Türkiye’de kaynaklar, terörle mücadeleye değil, ülkemizin her alanda daha güçlü olması için altyapı, üst yapılarına harcandığı zaman ülkemizin nasıl bir sıçrama yapacağı ortada. Türkiye’yi meydana getirmek ve ülkenin her tarafında huzuru, refahı saadeti temin etmek vazifemiz. Hükümet olarak adımlarımızı bunun için atıyoruz. Tabi bundan rahatsız olan kesimler var. Şehit yakınlarımızı, gazilerimizi istismar edenler var. Bunları milletimizin iyi tanıması lazım. Bütün insanlarımıza sesleniyorum. Terörle mücadelede şehit olan bir askerimiz, polisimiz, kamu görevlimiz terör bitmesin diye mi şehit oldu? Terör örgütü bundan sonra da eylemlerine devam etsin diye mi şehit oldu? Bir şehidimiz ‘son şehit ben olmayayım, benden sonra da Ahmetler, Mehmetler şehit olsun, başkalarını da anası, babası ağlasın eşi, yavruları geride boynu bükük kalsın diye mi şehit oldu? Şehitlerimiz kan akmaya devam etsin diye mi şehit oldu? Niçin şehit oldular, terör bitsin diye şehit oldular, değil mi? Bir daha kan akmasın diye şehit oldular. En son şehit olan, benden başka terörle mücadele kapsamında başka şehitler olmasın diye şehit oldular. Eğer biz çözüm sürecini neticelendirir, terör örgütünün silah bırakmasını temin edebilir, Türkiye’de kanın durduğu bir fotoğrafı ortala çıkartabilirsek bu şehitlerimizin ruhunu rahatsız etmez, aksine bizim inancımıza göre onlar diridirler, mana aleminden şöyle diyebilirler: ‘Bizim uğruna canımızı feda ettiğimiz mücadeleyi, evlatlarımız, kardeşlerimiz başarıya ulaştırdı. Terörü sona erdirdiler.’ Kan dursun diye canlarını verenler, mana aleminde bahtiyar olurlar.”

Bu noktada farklı söyleyenlerin terörden beslendiğini ifade eden Bekir Bozdağ, “Terörün varlığından kendine güç devşirenler var. Ceplerine para girenler var. Karanlık yapılara kendilerince oradan kandil getirerek aydınlık ortaya koyanlar var. Onlar bundan rahatsız olabilir. Türkiye’nin 76 milyonunun kardeşliğini takviye edecek adımları atmada kararlıyız. Bunun bir faturası varsa hükümet olarak AK Parti bu faturayı aldı. Bu işin altına gövdesini koydu ve koymaya da devam edecek. Yeter ki bu kan dursun, bu terör bitsin. Yeter ki başkaca askerimizin, polisimizin terörle mücadele kapsamında şehit olmadığı bir Türkiye’yi hep beraber yakalayalım.” diye konuştu.

BOZDAĞ:YEMİNLİ HUSUMETLİLER, ATTIĞIMIZ HER ADIMI ÇARPITIYOR

Anayasa değişimi ile ilgili de soruları cevaplandıran Bozdağ, AK Parti Grubu’nun anayasanın başlangıç ve genel hükümlerin ilişkin önerilerini uzlaşma komisyonuna sunduğunu anlattı. Bozdağ, bazı siyasi partilerin, bazı ideolojik yaklaşım içerisinde olanların ve AK parti için yeminli husumetlilerin sürekli bir biçimde attıkları adımları çarpıtma gayreti içerisinde olduğunu ifade etti. Bozdağ, konu ile ilgili şunları söyledi: “Biz vatandaşlık ile ilgili maddeyi değiştireceğimizi söyledik. Anayasa’nın 66. maddesinin başlığı Türk vatandaşlığı ama maddenin muhtevasında bir etnisite tanımı yapılıyor. Biz istiyoruz ki bu madde, bir etnisite değil, vatandaşlığın tanımını yapsın. Bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını nasıl tanımladığımızı daha önce komisyona vermiştik. Hemen bir karalama kampanyası başlatıldı. ‘AK Parti anayasa’dan Türk kelimesini çıkartacak’ diye. Bu kampanyanın iftira olduğunu her platformda ifade ettik. Bu kampanya 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan referandum zamanında da yapıldı. Sayın Bahçeli ve Kılıçdaroğlu, meydan meydan gezdi ve darbecileri yargılayamayacağımızı söyledi. Biz de gelinen noktada Ankara’da yargılanmaya başladıklarını belirterek özür dilemelerini istedik ama dilemediler.

(CİHAN)

Express


En Çok Aranan Haberler