Burun estetiği ameliyatı sonrasında kuşkusuz hastanın dikkat etmesi gereken bazı önemli noktalar vardır. Bize en çok sorulan sorulardan biri, burnuma herhangi bir darbe gelirse şekil bozukluğu olur mu sorusudur. Özellikle ilk haftalarda burun kemiklerindeki kaynaşma devam ettiği için, bir darbe gelmesi ya da devamlı basıya maruz kalması burunda şekil bozukluğu yaratabilecektir. Burun kemiklerinde ayrışma ve şekil bozukluğunun ortaya çıkması muhtemelen gerçekleşecektir. Bu nedenle özellikle ilk haftalarda dikkatli olmakta fayda vardır.
Doktorun önerilerine harfiyen uymakta fayda vardır. Dışarıdan alınacak öneriler ya da bu ameliyatla ilgili yapılan tavsiyelerden ziyade, ameliyatı yapan doktorun önerilerine harfiyen uymak iyileşme sürecini de bir o kadar kolay hale getirecektir.
Burun hem fonksiyonel hem de estetik bir ünite olarak yüzümüzde yer almaktadır. Bize başvuran hastaların çok büyük bir kısmında nefes alma problemi de buna eşlik ediyor. Şekil bozukluğunun yanı sıra eğer bir nefes alma problemi de varsa, ameliyatın buna göre planlanması, hem iç hem dış müdahalenin aynı anda yapılması ve ideal sonucun elde edilmesi hedeflenir.
Mutlaka bir travma, kaza vb. hikaye vardır. Ya da çocukluk yaşlarında oyun sırasında düşme ve çarpma sırasında burunda meydana gelen değişiklikler daha sonraki dönemde şekil bozukluğu ve nefes alma problemi olarak ortaya çıkar. Ya da nefes alma problemi yoktur ama kişi burun şeklinden rahatsızdır. Bu gibi durumlarda, kişinin kendisini daha iyi hissetmesi açısından estetik cerrahi devreye girer.
Burun estetiği yapılması için belirli bir yaş sınırı vardır. Bu da kadınlarda ve erkeklerde ergenlik dönemi tamamlandıktan sonra planlanmalıdır. Ama çok belirgin bir nefes alma problemi varsa, daha önceki yaşlarda bu nefes alma problemine yönelik içte bir ameliyat planlanabilir.
Bir üst sınır yoktur, çünkü kişi ihtiyaç duyuyorsa 70'li yaşlarda bile burun estetiği yapılabilir. Tabii bazı dönemlerde ameliyatların yapılması sakıncalı olabilir. Bu dönemler hamilelik, emzirme, kronik rahatsızlıkların olduğu dönemlerdir.
Burun estetiğinde genelde sabit bir fiyat uygulaması vardır. İçeride ve dışarıda yapılan müdahaleler, burun içinde nefes alma problemine yönelik yapılan müdahale ve şekillendirme konusunda yapılan müdahale bir bütündür. Bunu tek bir ameliyat olarak planlamak doğrudur. Pek çok yerde de tek bir fiyat olarak lanse edilir.
Fiyat, hastanın ekonomisi açısından önemli bir konudur. Hastalara önerim, kişinin kendisini maddi ve manevi olarak hazır hissettiği dönemde bu operasyonları yaptırmasıdır. Çünkü bu operasyonları ucuza mal etmeye çalışmak, kötü sonuçları da beraberinde getirecektir.
Fotoğraflama ve ideal burun şeklinin belirlenmesinin ardından hastayla karşılıklı olarak konuşulur ve kafasındaki sorulara en net şekilde yanıt vermeye gayret gösteririz. Hastanın herhangi bir ilaç kullanıp kullanmadığı, kronik bir rahatsızlığı olup olmadığı sorulur. Bunun ardından ameliyatın yapılacağı gün belirlenir, sonra da check-up işlemiyle hastanın çeşitli biyokimyasal değerleri kabul edilir. Kalp ve akciğer problemleri olup olmadığı çeşitli tetkiklerle tayin edildikten sonra anestezi uzmanı tarafından değerlendirilir. Ardından hasta ameliyata alınır.
Ameliyat tercihen genel anestezi altında yapılır. Hem hastanın rahat olması, hem de ameliyat sırasında heyecan duymaması açısından genel anesteziyi tercih ediyoruz. Cerrahın da rahat çalışması açısından genel anestezi çok avantajlı olmaktadır. 1,5 - 2 saat süren bir operasyon sonrasında hastamız odasına alınır, herhangi bir şikayeti olursa anında müdahale edilir. Bir gece yatırılır, ertesi gün hasta kendisini iyi hissederse taburcu edilir.
Burun estetiği ameliyatında tetkik cerrah tarafından belirlenir. Açık ve kapalı tetkik konusunda hastaların soruları olmaktadır. Burun şekli ve burundaki problemli alanlara müdahale edilmesi açısından estetik cerrah hangi yöntemi daha uygun görürse bu yöntemi kullanacaktır.
Her iki yöntemde de prensip olarak yapılanlar aynıdır. Açık teknikte burun ucundan yapılan bir kesiyle burun derisi kaldırılarak öndeki kıkırdak yapılar ve ardındaki anatomik yapılara daha çok hakim olunur. Kapalı teknikte ise daha çok arka bölgelerdeki sıkıntılara yönelik, burun içinden yapılan kesilerle işlem yapılır. Sonuçta açık ya da kapalı teknikte hedef ideal burun şeklinin yakalanabilmesidir.
Burun estetiği sonrasında kişinin yüz yapısına bağlı olarak bir miktar morarma olabilir. Göz altı, burun yan bölgelerinde bazen de üst göz kapağında bir miktar olabilir.
Bu morarmanın doğal bir durum olduğu, ameliyat sonrası buz uygulamalarıyla önemli ölçüde geçtiğini hastalara söyleriz. Çoğu hastada ufak bir morarma ortaya çıkar ve birkaç gün içerisinde ortadan kalkar. Kişinin sosyal yaşamını etkilemez.
Kişinin yüz yapısına bağlı olarak bir miktar şişlik olabilir. Ameliyat sonrasında ilk saatlerde yapılan çeşitli buz uygulamalarıyla bunun en az düzeyde olması sağlanıyor.
Birkaç gün içerisinde şişliklerin indiğini ve kişinin yüzünde herhangi bir şişlik kalmadığını görüyoruz. Bu bakımdan kişinin sosyal yaşama dönmesi son derece hızlı olabiliyor.
Burun estetiği ameliyatı sonrasında hastalara öncelikle şunu söyleriz. Burnun şekil alması diğer organlara nazaran uzun bir periyot gerektiriyor. Bir yıla kadar süren bir şekil alma söz konusudur. Burun ameliyatı sonrasında en son şekil budur diyebilmemiz için bir yıl sonraki burun şekline bakmamız gerekmektedir.
Burun tek bir dokudan oluşmaz, pek çok dokunun bir araya gelmesiyle ortaya çıkan bir organdır. Bu yüzden de iyileşmesi, dokuların oturması ve en son şeklini alması uzun bir süreyi kapsıyor. Hastaların sabırlı olması ve bu süreyi mümkün olduğunca burna odaklanmadan geçirmesi gerekiyor. Çünkü alçı ilk çıktığı zaman oldukça şiş ve farklı bir görüntü ortaya çıkabilir. Ama zaman geçtikçe hasta bu konuda fikir sahibi olabilir. Bu dönemde doğal iyileşme sürecine bırakılır.
Burun ameliyatı tamamlandıktan sonra, özellikle iç bölgede nefes alma problemine yönelik olarak yapılan işlemler sonrasında, kanamaları engellemek, ödemi azaltmak, dokuların yerine oturmasını sağlamak için tampon uygulaması yapılır. Bu tampon yaklaşık 2 gün, duruma göre de 3 gün tutulabilir.
Günümüzde silikon tamponları sıklıkla tercih ediyoruz. Hasta uyandığı zaman az da olsa bu borulardan nefes alabiliyor. Bu tamponların çekilmesi sırasında herhangi bir ağrı ve acı duymuyor. Çekildikten sonra iyileşme süreci içeride devam edebiliyor.
Burun ucunda çeşitli problemler olabilir. Burun ucunun kıkırdak yapısında büyüklük, kıkırdaklarda eşitsizlik vb. problemlerin giderilmesi için, sadece burun ucuna yönelik bir cerrahi planlanabilir. Tabii kişinin içeride nefes almaya yönelik herhangi bir probleminin olmaması, kemik yapısının müdahale gerektirmeyecek şekilde düzgün olması bu ameliyatın endikasyonları arasındadır.
Bu ameliyatın süresi ana burun ameliyatına göre daha kısa sürelidir. Sadece öndeki kıkırdak yapıları şekillendirmeye yönelik bir ameliyat olarak planlanır.
Erkeklerin ve kadınların burun ucunun çeşitli açılarının olması gerekiyor. Kadınlarda biraz daha kalkık bir burun yapısı, erkeklerde ise yaklaşık 90 derecelik bir açı planlanacaktır. Burun ucundaki kıkırdakların birbiriyle uyumlu olması, bunun yanı sıra burun deliklerinin de simetrik olması bu ameliyatın amaçları arasındadır.
Burna şekil verdiğimiz zaman içeride çok belirgin problemler yoksa, nefes almaya engel olan sorunlar çok ağır değilse bazen tamponsuz şekilde burun ameliyatı da yapılabilir.
Et büyümesinde veya burun içi eğriliği durumunda tampon kullanılmasını tercih ediyoruz. Böyle bir problem yoksa ve bu problemlere bir müdahale yoksa, tamponsuz burun estetiği de bir seçenek olarak düşünülebilir.
Burun estetiği ameliyatı sonrasında iyileşme dönemi beklenir. 1 yılın sonunda bazen hastanın kafasına takılan, bazen de doktorun gözüne çarpan bir takım durumlarda, bunlara yönelik olarak revizyon ameliyatları planlanabilir.
Revizyon ameliyatı, ana ameliyattan daha kısa süren, probleme odaklı olarak planlanan bir girişimdir. Kişinin görüntüsüyle ya da nefes almasıyla ilgili bir problem olabilir. Dünyada yaklaşık yüzde 10 civarında bu tarzda bir durum ortaya çıkmaktadır. Bunun hastaya izah edilmesi ve buna yönelik girişimlerin planlanması uygun olacaktır.
Açık teknik burun estetiğinde, burun ucundan yapılan bir kesiyle burun derisi geriye doğru kaldırılır. Özellikle burun ucundaki kıkırdak yapılarının anatomik olarak daha iyi görülmesi ve cerrahın bu işlem sırasında anatomik yapılara daha hakim olması açısından açık burun estetiği de bir alternatiftir.
Özellikle burun ucunda şekil açısından ciddi problemlerin olduğu vakalarda tercih edilebilir. Kapalı tekniğe göre avantajda, cerrahın tecrübesi belirleyici bir etken olacaktır. Hastanın sonuç odaklı olarak doktoruyla bunu paylaşması, tekniğin estetik cerrah tarafından belirlenmesi her zaman en sağlıklı sonucu doğuracaktır.
Açık teknik ve kapalı tekniğin seçimini, burnun durumuna göre estetik cerrah yapacaktır. Açık teknikte dışarıdan yapılan bir kesiyle, burun ucu kaldırılarak özellikle burnun ön kısmındaki kıkırdak yapılara hakimiyet gerçekleştirilebilir. Ama sonuçta kapalı teknikle de burun ucunda eğer çok büyük müdahaleler gerekmiyorsa çeşitli işlemler yapılabilir.
Kapalı teknikte, tamamen burun deliği içerisinden yapılan kesilerle işlem gerçekleştirilir. Her iki teknikte de kemik yapıda düzeltmeler yapılabilir.
Kadın ve erkek burunları anatomik olarak biraz daha farklı bir yapıda olabilmektedir. En basitinden deri ve kemik yapısının kalınlığı değişkenlik gösterebilir. Prensip olarak aynı cerrahi yöntemler kullanılır. Erkeklerde daha düz açıları tercih ediyoruz. Kadınlarda ise doğal bir kavis ve burun ucunda kalkıklık olmasını hedefliyoruz.
Copyright © MYNET A.Ş. Telif Hakları MYNET A.Ş.'ye Aittir.