BİZE ULAŞIN
ANKARA (ANKA) - Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Biz kapıları hiçbir zaman kapatmadık. Herkesle oturur konuşuruz, bu konuşmalar neticesinde ülkemiz için en doğru olan neyse bunun gereğini yaparız. Hiç kimsenin bu ülkeye gömlek biçmesine izin vermeyiz. Hiç kimsenin şu veya bu başkentte oturarak, şu veya bu koalisyon modeli üzerinde Türkiye'ye gömlek biçmesine izin vermeyiz" dedi.
Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, nihai otoritenin millet olduğuna dikkat çekti. AK Parti'nin hiçbir zaman, hangi sonucu almış olursa olsun, millet iradesi konusunda herhangi bir tartışma yapmadığını söyleyen Davutoğlu, şunları ifade etti:
"AK Parti milli iradeyle yükselmiştir, milli iradeyle yükselmeye devam edecektir. Bu çerçevede, seçim kampanyasında bazı partiler, eğer AK Parti tek başına iktidar olursa, bu seçimleri tartışmaya açacaklarını, seçimin güvenilirliğini tartışmaya açacaklarına işaret eden açıklamalarda bulundular. Yani, 'Eğer biz barajı geçmezsek sivil itaatsizlik yaparız' diyen partiler oldu. Türk demokrasisini tartışmaya açmak isteyenler oldu. Türkiye'de seçimin güvenilirliğinin olmadığı gibi konuları tartışmaya açmaya çalışanlar oldu. Ama bütün bunlar göz önüne alındığında, seçimlerin şeffaf olması dahil, önce Türk demokrasisinin, ardından AK Parti iktidarlarının başarısıdır.
Bu seçimler, bir kez daha göstermiştir ki, AK Parti milletin omurgasıdır, 81 ilde miting yapan tek partidir. Hangi istatistikler alınırsa alınsın, yegane Türkiye partisi, AK Parti'dir. Onlar daha Türkiyelileşme sürecinde, başka partiler bölgesellikten çıkma sürecinde ama Türkiye'nin ta kendisi AK Parti'dir, AK Parti'nin kendisi de Türkiye'dir. Biz 5 ilde milletvekili çıkaramadık, ana muhalefet partisi 37 ilde milletvekili çıkaramadı. Şimdi Kılıçdaroğlu'nun seçim sonrasında aldığı oran itibariyle herhalde başını iki elinin arasına alıp bu haritayı çalışma masasının veya salonunun en görünür yerine koyup tekrar tekrar bakması lazım. 37 ilde temsil edilmeyen bir partinin, ülkeyi idare etme iddiası olamaz. Yine MHP, 34 ilde temsil edilmiyor. Milli birliği koruma iddiasındaki partinin 34 ilde temsil edilememesi, onların göz önüne alması gereken bir konudur. Seçimin başarılı partisi gibi lanse edilen HDP ise 55 ilde temsil edilemiyor ve Türkiyelileşme sürecinde kat edecekleri epey uzun mesafe var. Oranlar itibariyle baktığımızda, yüzde 40,87 oranla, en yakın rakibimize yüzde 16,5 fark atmış durumdayız. Bu da şunu bize gösteriyor; Türkiye'de seçim kampanyaları bir alternatif oluşturmak üzerine değil de Türkiye'yi başarıya götürmüş bir kadroyu zaafa uğratabilmek çabası üzerinden yürütülmüştür. Ama bilsinler ki, teşkilatlarımız dimdik ayaktadır. 258 kişilik sağlam grupla da bizi zaafa uğratmak imkansızdır."
-"BİZ KAPILARI HİÇBİR ZAMAN KAPATMADIK"-
Seçime ilişkin AK Parti olarak değerlendirmeleri gereken hususlar olduğunu kaydeden Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Onun için istişareler yapıyoruz. Sürekli arkadaşlarımızla genel merkezde, şimdi de sizlerle, her AK Parti teşkilatına ulaşacak şekilde istişareleri sürdüreceğiz. Milletimizin verdiği mesajlar, hem Türkiye geneli, hem bölgeler bazında hem de il il tetkik edilecek, objektif araştırmalarla ortaya konulacak. Bu çerçevede de AK Parti'nin yenilenerek yola devam etmesi için alınması gereken her tedbiri almakta hiç tereddüt göstermeyeceğiz. Yapacağımız şey şudur; özgüvenimizi ayakta tutacağız. Hiçbir AK Parti mensubunun karamsarlık içinde olmasını istemiyorum. Başımız dik olacak. Soğukkanlı bir şekilde değerlendirirken, milletimizin genelinde de herhangi bir karamsarlık oluşmasına izin vermeyeceğiz. İki üç gündür yaptığımız istişarelerin gösterdiği bir tablo var ki, Türkiye'nin istikrarının, huzurunun, barışının teminatı AK Parti'dir. Bundan sonra da belirleyici aktör olmak üzere, biz hiçbir alternatifi devre dışı bırakmadan, hangi adımı atmak gerekiyorsa bunu atacağız. Biz kapıları hiçbir zaman kapatmadık. Siyaset kapılarını hep açık tuttuk. Bu çerçevede daha ilk geceden başlayarak siyasi kapıları kapatanların tekrar değerlendirme yapmaya ihtiyaçları var. Herkesle oturur konuşuruz, bu konuşmalar neticesinde ülkemiz için en doğru olan neyse bunun gereğini yaparız. Hiç kimsenin bu ülkeye gömlek biçmesine izin vermeyiz. Hiç kimsenin şu veya bu başkentte oturarak, şu veya bu koalisyon modeli üzerinde Türkiye'ye gömlek biçmesine izin vermeyiz."
-"AK PARTİ YENİLENECEK, YENİ TÜRKİYE KURULACAK"-
"Pazartesi günü için AK Parti, büyük bir çoğunlukla iktidar gelmiş, hele hele Anayasa çoğunluğuyla iktidara gelmiş olsaydı, Pazartesi sabahı için kaos çıkarma planları hazır olan çevreler vardı, hem içeride hem dışarıda. Şaibeli bir seçim var diyeceklerdi, Gezi olayları gibi provokasyonlarla Türkiye'de kaos çıkartmak isteyenler olacaktı" diyen Davutoğlu, şunları ekledi:
"Biz ona da hazırlıklıydık. Şimdi farklı bir tablo içinde bütün bu argümanlar ellerinden alındıktan sonra, bu sefer de AK Parti içinde birtakım kanaatlere oynamak isteyenler olacaktır. Hep beklentileri bu oldu, AK Parti içinde acaba parçalanma yaşanır mı? Şimdi de bu kanaat içinde olanlar, bizim aramıza nifak sokmak isteyenler bilsinler ki, AK Parti geçici konjonktürel bir parti değil, kalıcı ideallerin oluşturduğu tarihi yürüyüşün bugünkü adıdır. Kim ne derse desin bu yürüyüş, menzile ulaşana kadar da devam edecektir. Ama şunu da gördük ki, bu da önemli derstir. Siyaset; rehavet, yorgunluk kaldırmadığı gibi, siyaset fazla bir emniyet içinde farklı gelişmelere kapalı olmayı da kaldırmaz. Her an teyakkuz halinde olmamız lazım. Son 12-13 yıldır çalışma azmiyle teyakkuz halindeydik. Şimdi de aynı teyakkuzu sürdürürken, en önemli hususlardan birine tekrar gelerek ifade etmek istiyorum, AK Parti'nin siyasi denklemin dışında kaldığı tablo ki, böyle bir şey söz konusu değil, Türkiye'nin etnik ve mezhep temelli bölünmeyle siyasetin tanımlandığı bir tabloyu ortaya çıkaracaktır. Bizim dışımızdaki partilerin bölgesel mevcudiyetleri, etnik ve mezhep referansları açık bir şekilde Türkiye'nin Iraklılaşma, Lübnanlılaşma gibi bir senaryo tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye'nin etrafında bir ateş çemberi var. Bu ateş çemberi içinde Türkiye bugün milli birliğini, sınırları içindeki huzurunu koruyabilmişse burada hiç tevazu göstermeden, söyleyebiliriz ki, 12 yıllık AK Parti iktidarı bütün bu olumsuz senaryoları etkileyen yegane faktördür. Şimdi de bu puslu havalarda bir koalisyon hükümeti üzerinden ya da AK Parti'nin etkisini kaybetmesi gibi bir senaryo üzerinden Türkiye'yi çevre ülkelerde görülen etnik ve mezhebi parçalanmalara götürmek isteyen dış veya iç çevreler de bilmelidirler ki, biz hangi konumda olursak olalım, AK Parti teşkilatları 81 ilde dimdik ayaktayken, toplumun her kesiminde, hangi kökenden gelirse gelsin, her vatandaşımıza ulaşmışken, bu senaryoların uygulanmasına kesinlikle izin vermeyiz. O zaman bizim bu teşkilatlarımızdaki bütüncül karakteri, toplumun her kesimini kucaklayıcı karakteri, toplumun bizim dışımızda düşünen, bize oy vermemiş kesimlerine dahi açık kanallarımızı sağlam tutmamız gerekiyor. Hedefimiz, yeni Türkiye'yi kurmaktır. AK Parti yenilenecek, yeni Türkiye kurulacak. Bu yenilenme, bütün sağlam temelli gelenekleri devam ettirmek, ama şartlar neyi gerektiriyorsa bunu yapmak, AK Parti kadrolarını tahkim etmektir."
